Batıkent Dayanışma Platformundan çocuk istismarı ve İmamoğlu kararına tepki
Batıkent Dayanışma Platformu, cemaatte yaşanan çocuk istismarı ve yargının Ekrem İmamoğlu kararına ilişkin açıklama yaptı.
Fotoğraf: Evrensel
Batıkent Dayanışma Platformu, ‘Batıkent Adalet Buluşması’ adı altında cemaatlerde yaşanan çocuk istismarı ve yargının İmamoğlu kararına ilişkin basın açıklamasında bulundu. Yapılan açıklamda platform adına konuşan Mustafa Eberliköse, “Ülkede adalet yoksa gelecek de yoktur. Mutlu çocuklar yoksa gelecek de yoktur. Adalete bir gün mutlaka herkesin ihtiyacı vardır. O nedenle kim iktidar olursa olsun öncelikle adaleti sağlamak zorundadır. Erişilebilir adalet herkesin hakkıdır. O yüzden son kez diyoruz ki; adalet, adalet, adalet herkese” dedi.
Batıkent Meydanında yapılan açıklamada konuşan Mustafa Eberliköse, “Geçtiğimiz hafta yaşanan iki gelişme adalete olan inancımızı ve vicdanlarımızı yaraladı. Yargı’nın bağımsızlığını zedeledi ve Yürütme’nin yani Saray İktidarının Yargı’yı nasıl kendi politik silahı haline getirdiğini bir kez daha açıkça ortaya koydu” dedi.
"İSTİSMAR DA İSTİSMARCILAR DA AKLANMAK İSTENDİ"
İsmailağa Cemaati’ne bağlı Hiranur Vakfı’nda ortaya çıkan çocuk istismarına şahit olduklarını ifade eden Eberliköse, “Tüm ülkenin gözü önünde yaşananlar ve tartışmalara rağmen istismarcılar korunmak, kollanmak istendi. Büyüyen tepkiler üzerine birkaç gün önce istismar olayında adı geçen Yusuf Ziya Gümüşel ve Kadir İstekli tutuklandı. Hepimiz bir çocuğa baskı kuran bir aileye, tarikata; cezasızlıkla dosyayı kapatan Yargı’ya ve yaşananları görmezden gelen, denetlemeyen bir devlete şahit olduk. İstimar da istismarcılar da aklanmak istendi. “Rızası var” yalanları, “Aile kurmak kutsaldır” söylemleri ile altı yaşında bir çocuğun evlendirilmesi ve yıllarca cinsel istismara maruz kalmasına neredeyse göz yumuluyordu. Cemaat ve tarikat düzeninin kurucu Saray İktidarı, kendi kurduğu düzen sürsün, buradan gelen oyları kaybetmeyeyim kaygıları ile tarikat ve cemaatlerde işlenen tüm suçları görmezden geliyor, hasır altı ederek münferit bir vaka olarak gösteriyor. Kendi eliyle bizzat Milli Eğitim Bakanlığı üzerinden cemaat ve tarikatlarla protokoller imzalayarak okulların içine sokuyor, çocuklarımızı istismara açık hale getiriyor. Tüm ülkenin gözü önünde yaşananlar karşısında ise hakim ve savcılar, İktidar’dan aldıkları talimatla harekete geçmiyorlar. Baskı büyüyünce ise tutuklamak zorunda kalıyorlar”
"İSTİSMARA SUSAN YARGI, İMAMOĞLU İÇİN HIZLA KARAR VERİYOR"
“İstismara susan aynı hakim ve savcılar Ekrem İmamoğlu’nun Süleyman Soylu’ya söylediği sözleri YSK üyelerine söylenmiş gibi yansıtılan iddialar içinse derhal harekete geçerek bir kez daha siyasal bir karar imza atıyorlar” diyen Eberliköse,Ekrem İmamoğlu için cezanın siyasal bir ceza olduğunu belirterek hukuki hiçbir karşılığının olmadığını ifade etti.
"ADALET YOKSA GELECEK DE YOKTUR"
Bağımsız ve adil olması gereken yargının tamamen iktidarın oyuncağı haline getirildiğini söyleyen Eberlioğlu şöyle konuştu: “Halkın iradesi bir kez daha yok sayılmak istenmektedir. Halkın iradesi ile seçilmiş birçok Belediye Başkanı daha göreve başlamadan haklarında zorla yapılan iddialarla suçlu hale getirilerek yerlerine kayyım atanmıştır, atanmaya devam etmektedir. Adeta Yargı yolu ile AKP karşısındaki politikacılar cezalandırılmaktadır. Yıllardır tutuklu bulunan Selahattin Demirtaş gibi. Şimdi Ekrem İmamoğlu için de benzer bir süreç işletilmek istenmektedir. Bizler Batıkentliler olarak diyoruz ki bir ülkede adalet yoksa gelecek de yoktur. Mutlu çocuklar yoksa gelecek de yoktur. Adalete bir gün mutlaka herkesin ihtiyacı vardır. O nedenle kim iktidar olursa olsun öncelikle adaleti sağlamak zorundadır. Erişilebilir adalet herkesin hakkıdır. Adalet toplumun oksijenidir. Adalet olmazsa toplum nefes alamaz, gelişemez. O yüzden son kez diyoruz ki; adalet, adalet, adalet herkese!” (Ankara/EVRENSEL)