Bekaert işçileri: Biz hükmen galibiz
Bekaert işçilerinin direnişi tüm kararlılığıyla sürüyor. Grev alanı zaman zaman diğer fabrikalarda yaşanan gelişmelerin, siyasetin ve futbolun konuşulduğu bir alana da dönüşüyor.
Fotoğraf:Gözde Meydan/Evrensel
Gözde Meydan
Kocaeli
Cumhurbaşkanı kararıyla grevleri yasaklanan Bekaert işçilerinin direnişi tüm kararlılığıyla sürüyor. Grev alanı zaman zaman diğer fabrikalarda yaşanan gelişmelerin, siyasetin ve futbolun konuşulduğu bir alana da dönüşüyor. Fabrikada çalışan işçiler arasında azımsanmayacak sayıda Kocaelispor taraftarı var. Grevin 6.gününde grev alanında buluşan bir grup işçi Kocaelispor- Ankara Demirspor arasında gerçekleşen maçı izlemeye gitti. Tribünlerde Bekaert işçilerini desteklemek için slogan attırmak üzere bir çaba da gösterdiler. Taraftar gruplarında arkadaşları olanlar tanıdıklarını aradı, sordu. Direniş alanından ‘haydi bakalım ağzınıza kuvvet’ diyerek uğurlandılar.
Maç öncesi direniş alanına uğrayan, koyu bir Kocaelispor taraftarı olan bir Bekaert işçisi, yense de yenilse de takıma her daim destek olma ihtiyacı hissettiğini şu sözlerle ifade ediyor: “Bu işler biraz zevk işi, kimi kahvede oyun oynamaktan hoşlanır, kimi kitap okumaktan biz de bundan keyif alıyoruz. Türkiye’yi gezdim tüm deplasmanlara gitmişimdir. Kendini mecbur hissediyorsun, gitmediğinde eksiklik var gibi hissediyorsun.”
“PARANIN OLDUĞU YERDE HER ŞEY DEĞİŞİYOR”
İddia, bahis oyunlarının yaygınlaşmasıyla birlikte maçlardan artık eskisi kadar zevk almadığını da ifade eden işçi, “Önceden maçları tahmin edebiliyorduk. Şimdi edemiyorsun, ilk yarı 3-0 adam galip. Devre arasında paralar dönüyor, maçın seyri değişiyor. Paranın olduğu yerde her şey değişiyor. O yüzden de eskisi kadar keyif vermiyor ama yine de gitmezsek olmaz. Bir de stadı kötü yere yaptılar. Tramvay durağına yaptılar ama tramvay yok. Stat yapılırken Avrupa şampiyonasının Türkiye’ye verilme ihtimali vardı, verilmeyince tramvayı yarıda bıraktılar. Otopark sorun, ulaşım sorun” diyor.
Vardiyalı çalışırken deplasmanlara gitmek, maçları takip etmek zor olmuyor mu sorusuna cevabı ise şöyle oluyor: Bir şekilde ayarlıyoruz, yeri geliyor yıllık iznimi kullanıyorum, vardiyamı değiştiriyorum. Aslında bir nevi stres atıyorsun, kendini yeniliyorsun maçlarda. Çocukken babam götürürdü maçlara, şimdi ben onu götürüyorum. Bir keresinde 4-12 vardiyasında halı sahada maç yaptık, işe gittik. İş çıkışı eve dönüyoruz, servisten indik bir baktık otobüsler Ankara’ya maça gidiyor; bindik maça gittik o yorgunlukla.
Tribünlerin rengi taraftar gruplarına ilişkin ise “Eğer yapabilirsek stadyumda bizim için slogan attıracağız. Taraftar grupları genelde terör olaylarında ses çıkarıyor, onun dışında pek bir ses yok. Bizim grevi şimdi oraya taşısak en fazla ‘Bekaert işçisi yalnız değildir’ sloganı atarlar. Hükümete bir şey demezler. Çünkü büyükşehirden destek alıyorlar, onu karşılarına almak istemezler. Aslında buraya grev alanına gelseler daha güzel olur ama tribünden destek verseler de olur” diyor.
Fabrika yönetimi 3-4 yıl önce işçiler için kombine kart almış ve loca satın almış. İşçiler maçları locadan izlemiyor tabi: “Biz fabrikadaki arkadaşlarla bağırmayı çağırmayı taraftarın içinde olmayı seviyoruz. Öyle olunca maçı daha bir yaşıyorsun. Stres atıyorsun. Takımın durumu iyiyse daha bir keyif alıyorsun.”
Ertesi gün Kocaelispor’un 4-2 yenildiğini öğreniyorum. Maça giden işçilerden biri izlenimlerini şöyle anlatıyor : “2- 1 iken maçı berabere alırız diyordum ama yenileceğimizi düşünmemiştim. Maç ilerledikçe biz bunları yenemeyiz diye düşündüm. İnsanın bir şeyi yapabilme kapasitesi vardır, bazı futbolcuların da belli bir kapasitesi var işte. Teknik direktör de takımı yönetecek, fark yaratacak bir teknik direktör değil. Oyundaki hamleleri, tepkisizliği, maça müdahaleleri onu gösteriyor.”
“MAÇTA YENİLDİK AMA DİRENİŞ ALANINDAKİ SKOR 3-0”
Maç öncesi konuştuğumuzda skora dair tahmini yoktu işçilerin ama direniş alanındaki skoru sorduğumda cevap net: “Biz hükmen galibiz” Nedenini ise şöyle açıklıyor işçiler: “Biz 3-0 öndeyiz. Anayasal hakkımızı engellediler. Engellemeye rağmen greve çıktık. Gece yarısı mesaj attılar ama geri adım attıramadılar içeri giren olmadı. Buradaki direnişte dün ki maç gibi aslında. Karşı takım gayet güzel direndi, hiç de affetmediler. Takım varlığı kadar mücadele etti. Buradaki işçi de mücadele ediyor. Takımda herkes üstüne düşen görevi yerine getirdi, mütevaziydiler ve kazandılar. Buradaki işçi de öyle mütevazi ve kararlı o nedenle kazanacak. Çünkü hepimizin istediği emeğimizin karşılığı, onun için mücadele ediyoruz”
