21 Aralık 2022 04:36

Noel ağacı, Noel’den daha eski bir gelenek

Gökyüzünün en karanlık olduğu kış gün dönümü, insanlık tarihi boyunca tarım toplumlarında önemli bir kutlama günü olmuştur. Bu kutlamalarda tercih edilen süs neydi? Tabii ki, yaprak dökmeyen bitkiler.

Fotoğraf: Pixabay

Paylaş

Troy BICKHAM
Tarih Profesörü, Texas A&M Üniversitesi

Neden her Noel’de bu kadar çok insan kurumuş çam iğnelerinin yarattığı karmaşaya, yangın tehlikesi riskine ve birbirine dolanmış ışık zincirlerine katlanıyor?

Arabamın kaputuna bir köknar ağacı bağlarken ve ipin sağlamlığı konusunda endişelenirken, bazen yapay bir ağaç alıp tüm bu zahmetten kurtulsam mı diye düşünüyorum. Sonra içimdeki tarihçi beni azarlıyor - kendime dünyanın en eski dini geleneklerinden birine katıldığımı hatırlatmam gerekiyor. Ağaçtan vazgeçmek, Noel’den çok daha eski bir ritüelden vazgeçmek anlamına gelir.

KARANLIK BİR ZAMANDA HAYATIN SEMBOLÜ

Bir zamanlar neredeyse tüm tarım toplumları, tanrıların tapınağında Güneş’e ayrı bir saygı göstermişlerdir - İskandinavların Sol’u, Azteklerin Huitzilopochtli’si, Yunanlıların Helios’u vardı.

Güneş’in gökyüzünde en yüksek ve en alçak noktalarında olduğu gün dönümleri önemli olaylardı. Gökyüzünün en karanlık olduğu kış gün dönümü, insanlık tarihi boyunca tarım toplumlarında önemli bir kutlama günü olmuştur. İran’daki Shab-e Yalda, Çin’deki Dongzhi ve Kuzey Amerika’daki Hopi Soyal bu günü kutlamaktadır.

Eski kış gün dönümleri için tercih edilen süs neydi peki? Tabii ki, yaprak dökmeyen bitkiler.

İster Mısır’da Ra’yı kutlamak için toplanan palmiye dalları, ister Roma’nın Saturnalia bayramı için çelenkler olsun, yaprak dökmeyen bitkiler uzun zamandır kışın kasvetinde yaşamın devamlılığının ve Güneş’in dönüşünün vaadinin sembolleri olarak hizmet etmiştir.

NOEL YAVAŞ YAVAŞ ORTAYA ÇIKIYOR

Noel çok daha sonra geldi. Tarih, İsa’nın doğumundan yüzyıllar sonrasına kadar ayin takvimlerinde sabitlenmemişti ve “İsa’nın Ayini “nin kısaltması olan İngilizce Noel kelimesi, orijinal olaydan 1000 yıl sonrasına kadar ortaya çıkmayacaktı.

25 Aralık görünürde bir Hristiyan bayramı olsa da, pek çok Avrupalı sadece kış gün dönümü kutlamalarından gelen gelenekleri devam ettirdi. Örneğin, popüler ilahide anılan Noel’in 12 günü aslında eski Cermen Yule kutlamalarından kaynaklanmıştır.

Başta Noel ağacı olmak üzere yaprak dökmeyen yeşilliklerin kullanılmaya devam edilmesi, bu eski gün dönümü kutlamalarının en görünür kalıntısıdır. Ernst Anschütz’ün ağaca ithaf ettiği 1824 tarihli meşhur ilahisi İngilizceye “O Christmas Tree” olarak çevrilmiş olsa da, orijinal Almanca ezginin başlığı basitçe “Tannenbaum”, yani köknar ağacıdır. Anschütz’ün çok daha eski bir Silezya halk aşk şarkısına dayandırdığı ilahide Noel’e herhangi bir gönderme yoktur. Eski gün dönümü kutlamalarına uygun olarak şarkı, karanlık ve soğuk kış boyunca ağacın sadık dayanıklılığını övmektedir.

İNGİLTERE ÖNCE NOEL’İ YASAKLADI SONRA TÜM DÜNYAYA YAYDI

Roma Katolik Kilisesi’nin ikonografisini ve kalıntılarını ortadan kaldırmaya hevesli olan on altıncı yüzyıl Alman Protestanları, Noel ağacını Doğuş sahnelerinin yerine kullandıklarında büyük bir destek sağladılar. Dini Reformcu Martin Luther’in bu uygulamayı benimsediği ve mumlar eklediği varsayılmaktadır.

Ancak bir asır sonra İngiliz Püritenler, İncil’deki meşruiyetten yoksun olduğu için bu düzensiz tatili hoş karşılamadılar. Bu bayramı 1650’lerde yasakladılar ve askerler Londra sokaklarında devriye gezerek bu günü kutlamaya cüret edenleri aramaya başladılar. Massachusetts’teki Püriten sömürgeciler de aynı şeyi yaptı ve “Noel’i ya da benzerini, çalışmaktan vazgeçerek, ziyafet çekerek ya da başka bir şekilde kutlayanları” para cezasına çarptırdı.

Almanların Amerikan sömürgelerine göç etmesi, ağaç uygulamasının Yeni Dünya’da kök salmasını sağladı. Benjamin Franklin, Amerikan Devrimi’nden önce Pennsylvania’nın beyaz nüfusunun en az üçte birinin Alman olduğunu tahmin ediyordu.

Yine de Alman Noel ağacı geleneği, büyük ölçüde Britanya’nın Alman kraliyet soyu sayesinde Amerika Birleşik Devletleri’nde filizlendi.

KRALİÇENİN İZİNDEN GİTMEK

1701’den beri İngiliz krallarının Katolik olması ya da Katoliklerle evlenmesi yasaktı. Yamalı bir krallıklar bütününden oluşan Almanya’da Protestan prens ve prenseslerin sayısı oldukça fazlaydı. Birçok İngiliz kraliyet ailesi Noel ağacı geleneğini özel olarak sürdürüyordu, ancak Alman bir anneye ve baba tarafından Alman bir büyükanneye sahip olan Kraliçe Victoria bu uygulamayı halka açık ve moda haline getirdi.

Victoria’nın yönetim tarzı, dönemin orta sınıf yaşamına hakim olan dışa dönük sert, aile merkezli ahlak anlayışını hem yansıttı hem de şekillendirdi. 1840’larda Noel, Romancı Charles Dickens gibi reformcuların hedefi haline geldi ve büyük ölçüde kenara itilen bayramın gürültülü kutlamalarını, hızla sanayileşen ulusun insanlarının rahatlayabileceği, sevinebileceği ve şükredebileceği bir aile gününe dönüştürmeye çalıştı.

Cimri Ebenezer Scrooge’un Dickens’ın bayram reçetelerini benimseyerek kurtuluş bulduğu 1843 tarihli romanı “Bir Noel Şarkısı” halk tarafından çok sevildi. Dickens’ın kitap için özel olarak yaptırdığı elle renklendirilmiş illüstrasyonlarda yaprak dökmeyen dekor belirgin olsa da, bu resimlerde Noel ağacı yoktur.

Victoria beş yıl sonra aile kutlamalarına çam ağacını da ekledi. Noel ağaçları onlarca yıldır özel kraliyet kutlamalarının bir parçası olmasına rağmen, London Illustrated News’in 1848 tarihli bir sayısında Victoria, Alman kocası ve çocuklarıyla birlikte Windsor Kalesi’nde ailece bir Noel ağacı süslerken resmedilmiştir.

Kültürel etki neredeyse bir anda ortaya çıktı. Noel ağaçları İngiltere, sömürgeleri ve İngilizce konuşulan dünyanın geri kalanındaki evlerde görülmeye başladı. Dickens iki yıl sonra “Bir Noel Ağacı” adlı kısa öyküsüyle bunu takip etti.

AMERİKA’DA NOEL’İN BENİMSENMESİ

Bu dönemde Amerika’nın orta sınıfları, mimariden ahlaki reform cemiyetlerine kadar Viktorya dönemine ait her şeyi benimsedi.

En çok “Mary’nin Küçük Bir Kuzusu Vardı” adlı çocuk şiiriyle tanınan Yazar Sarah Hale, Godey’s Ladies Book adlı çok satan derginin editörü olarak, köleliğin kaldırılması ve dindar aile değerlerini teşvik eden tatillerin yaratılmasını içeren reformist bir gündemi ilerletmek için konumunu kullandı. Şükran Günü’nün 1863 yılında ulusal bir bayram olarak kabul edilmesi belki de en kalıcı başarısıydı. Onu, Noel ağacı takip eder.

Ağaçlar ABD’deki Alman göçmenlerin evlerini ara sıra süslerken, 1850’de Godey’s’in Victoria ve Noel ağacının bir gravürünü yayımlamasıyla ana akım bir orta sınıf uygulaması haline geldi. Dickens’ın ve Noel’i yeniden keşfetme hareketinin bir destekçisi olan Hale, aile Noel ağacının tüm gölette popülerleşmesine yardımcı oldu.

Amerika Birleşik Devletleri ancak 1870 yılında Noel’i federal bir tatil olarak kabul etti.

Halka açık Noel ağaçları dikme uygulaması ABD’de 20. yüzyılda ortaya çıktı. İlk ağaç 1923 yılında Beyaz Saray’ın Güney Bahçesi’nde dikildi. Büyük Buhran sırasında New York’taki Rockefeller Center gibi ünlü mekanlara her yıl daha büyük ağaçlar dikildi.

NOEL AĞAÇLARI KÜRESELLEŞİYOR

Hem Amerikan hem de İngiliz kültürleri etkilerini dünyanın dört bir yanına yaydıkça, Noel ağaçları ağırlıklı olarak Hristiyan olmayan ülkelerde bile ortak alanlarda görünmeye başladı. Dubai, Birleşik Arap Emirlikleri, Hong Kong ve Tokyo’daki alışveriş bölgelerinde artık düzenli olarak ağaçlar dikiliyor.

Arabaşlıklar Evrensel’in tercihidir
The Conversation’dan kısaltarak çeviren Mehmet ÖZER

Yeni yılda Evrensel aboneliği hediye edin
ÖNCEKİ HABER

İskele sökümü yaparken 8'inci kattan düşen işçi hayatını kaybetti

SONRAKİ HABER

Kobane davası | "Önce halkın parasını iç edenlerden hesap sorun"

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa