Ayakta uyurken kampüse yetişmeye çalışıyoruz!

Kocaeli Üniversitesi Hazırlık öğrencisi 

Daha önce bu sayfalarda üniversitemizin sıralardan ibaret olduğunu yazmıştı bir arkadaşımız. Şimdi de benzer durumlar yaşamaya devam ediyoruz. Okulun açıldığı ilk günden bugüne ulaşım sorunu çözülmedi. Umuttepe’den Yabancı Diller Yüksekokuluna gitmek her gün tekrarlanan bir işkence gibi. Toplamda dört yurttan öğrenci alan otobüsler birbirinden farklı saatlerde kalksa da asla yetmiyor. Herkes bir buçuk saat sürecek yolculuk için yer kapma peşinde. Mesela ayakta uyuma ve ineceğim durağa yakın uyanma yetenekleri kazandım bile. Sıkış tepiş otobüslerle gittiğimiz yetmiyormuş gibi geçen gün bir yolcu “Bu öğrenciler de niye bu arabaya biniyor ki” dedi. Bazen otobüslerin hepsi dopdolu geldiği için derse geç kalıyorum. İlk derslerde yok yazılmamın sebebi otobüsler. Yine de hocalar bu duruma ikna olmuyor ve yok yazılıyorum. Okul çıkışında sabahtan daha kötü bir çile başlıyor. Okul çıkış saatinde İzmit Çarşı’ya ve Umuttepe Kampüsü’ne gitmek için otobüsler bizi bekliyor. Bu uygulama çok iyi bir uygulama ama yeterli değil. Umuttepe’ye giden sadece bir adet otobüs var. Herkes ona binmek için yarışıyor. İzmit için yedi-sekiz otobüs gelse de bize yetmiyor. Otobüs deyince büyükler gelmesin akla. Kocaeli’ de özel halk otobüsü diye bir sistem var. Bu yüzden belediye otobüsü sayısı az, küçük otobüsler yani özel halk otobüsü sayısı fazla. Sadece Umuttepe’ye giden araçlar belediye aracı, diğerleri küçük. Bu uygulamada olması gereken büyük belediye otobüslerinin oraya gelmesi. Umuttepe’ye giden öğrenci sayısına göre hareket edilmesi.

SORUNLAR KARŞISINDA BİZİ TEMSİL EDEN KİM?

Çözülmeyen bir diğer sıkıntı da tuvaletler. Her ders arasında tuvaletlerde sıra oluyor. Temiz ve sifonu çalışan tuvalet sayısı her gün değişiyor. Bazı tuvaletler bu yüzden kullanılmıyor. Tuvaletler temiz değil, peçete yok. Derslerde hocalarla ara ara bu konuları konuşuyoruz. Bu konuşmalar bir sonuca ulaşmış olmalı ki geçen hafta okulda bir toplantı yaptılar. Sınıflardan hocaların seçtiği temsilcilerle sorunları konuşmuşlar. Bu sorunları dilekçe haline getirip toplantıyı yapan hocaya vermişler. Bu temsilcilerin arasından da kura ile üç temsilci seçmişler. Sonrası belirsiz. Dilekçeler ne oldu, o temsilciler kim? Sınıfta, okulda bu temsilciyi ben seçmiyorsam nasıl beni temsil edebilir, verilen dilekçeler ne olacak? Tuvaletler ne zaman temizlenecek, ne zaman tuvaletlerde peçete olacak? Tüm bu sorular cevapsız kalıyor. Bu sorulara cevap bulacak yine biziz. Sadece sınıfta söylenen, hocaya şikâyet eden değil de bunların değişmesi için bağıran, yan yana gelen olmalıyız.