Burası Nor
Erdoğan Emir; Bektaş Sariataş'ın "Nor" albümüne dair yazdı.
Bektaş Sariataş (Fotoğraf: Albüm kapağından alınmıştır.)
Gençliğimizin ilk çağları, lise yıllarında hemhal olduk sözümüzle, sesimizle birbirimize. Bir okul gezisinde birlikte söylenen o şarkıyla bağlandı dostluğunuz. Sonra uzadı zaman paylaşarak, kardeş olduk ikrarlık verdik birbirimize musahip olduk. Çok uzun yıllar kah birlikte kah ayrı ayrı şarkılar söyledik, ama yollarımız hiç ayrılmadı. Şimdi uzun yıllardır hayatından biriktirdiği bir albüm tamamladı. Adı “Nor-İç Ses”.
Herkesin ve her şeyin bireyselleştiği bu rekabet dünyasında birlikte olmanın birlikte üretmenin anlamın ne kadar değerli olduğunu bilen yerlerden geldik. Birey olmanın, yaşadığı toplumlara karşı kendisini sorumlu hissetmenin bu dönem için ne kadar önemli olduğunu hatırlatmaya gerek var mıdır bilemiyorum? Ben de bu kıymetli çalışma için naçizane birkaç cümle paylaşmak istiyorum sizlerle.
Önce bir söz heceledi sonra sessizce mırıldanarak bir yol yürüdü. Bir an zihninde koca bir geçmiş belirdi; tufanı, yokluğu, yoksulluğu ve dalından tek tek koparılmış bağı bahçesi bozulmuş, bir yalnız gördü. Uzayan sesler, sağa sola saçılmış cümleler, her birinde acı öykünen ağızlar. Darına durdu kalbini açtı gezgini oldu. Pervane misali dönüp durdu etrafında hakikate çıkan yolun. Ördü sözünü ses ile. Geçmiş, gelecek zamanlara pay oldu. Wayle dılo...
Kayıp işaretlerin peşine düşen ve kendini arayanın, bulmaya gayret edenin dilinde büyüyüp olgunlaşan bir gönül hitabesi bir gönül kitabıdır “Nor”. İnsanın gönül kapısından, düş dünyasından hem hal olmuş bütün güzel yol buluşmalarının bir eseridir. “Nor” uzun bir yoldur yolcunun kalbinde. Kadim bir dilin öykülerini taşır ta öteden beriden bize. İnsana marifet ve hakikatle kurulmuş cümlenin hikayelerini, kaybedilmiş aşkın, kundakta yarım kalmış zamanların ve de bilmenin ağırlandığı bir mekan!
Burası “Nor”Yalnızlar ülkesinden, insanın kamilliğine çıktıkları yerin avazı.