25 Aralık 2022 02:20

Kültür sanatta kaybedişin itirafı: 2022

AKP’nin gerici çeteleriyle, siyasallaşan yargısıyla, saldırgan medyasıyla yürüttüğü baskı siyaseti kültür sanat alanında verdiği iktidar mücadelesini kaybettiğinin itirafıydı.

Fotoğraflar: AA | Kolaj: Evrensel

Paylaş

İsmail AFACAN

AKP’nin 2022’deki kültür ve sanat pratiği 20 yıllık iktidarının bir yıla sıkıştırılmış ve hızlandırılmış bir özetiydi. Yasaklar, linç kampanyaları, yargılamalar, devlet olanaklarından izolasyon… AKP’nin iktidara gelişinden bu yana tanık olduğumuz bu uygulamalar 2022’de kültür sanat alanına topyekün saldırının birer silahına dönüştü. İktidarın hedefinde ise muhalifler, kadınlar, LGBT’ler ve Kürt sanatçılar vardı. Bu saldırının mermisi ise milliyetçilik ve muhafazakarlıktı.

***

Tartışmayı açmak için yılın öne çıkan gelişmelerini hatırlatmakta yarar var…

*2022, Sezen Aksu’ya linç kampanyasıyla başladı. 2017’de yayımlanan “Şahane Bir Şey Yaşamak” şarkısındaki “Selam söyleyin o cahil / Havva ile Ademe” dizeleri nedeniyle Yeni Şafak gazetesi tarafından yıllar sonra ‘keşfedilerek’ hedef gösterildi. AKP’li Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan linç kampanyasına katılarak “Dilini kopartırız” açıklaması yaptı. Aksu ise kaleme aldığı “Avcı” isimli şarkıyla Erdoğan’a yanıt verdi.

* Çok geçmeden mayıs ayında konser yasakları başladı. Aynur Doğan konseriyle başlayan yasaklar Niyazi Koyuncu, Metin Kemal Kahraman, Apolas Lermi, Mem Ararat, İlkay Akkaya, Ara Malikian gibi sanatçıların eklenmesiyle furyaya dönüştü. Melek Mosso, Aleyna Tilki gibi sanatçılar ise sahne alacakları festivallerin programından çıkarıldı.  Bu yasaklardan festivaller de nasibini aldı. Eskişehir Anadolu Festivali, Munzur Kültür ve Doğa Festivali, Zeytinli Rock Festivali, Zonguldak Kozlu Müzik Festivali, Kazdağı Ekoloji Festivali, Milyon Festivali yasaklandı. 2022 yazı “yasaklı yaz” olarak tarihe geçti. Birçok yasağa gerekçe olarak kamu güvenliği gösterildi.

* Ağustos ayında ise iktidarın hedefinde Şarkıcı Gülşen vardı. Yaşam tarzı nedeniyle gerici çevrelerin hedefinde olan Gülşen hakkında, imam hatiplilere yönelik sözleri nedeniyle jet hızıyla dava açıldı. “Halkı kin ve düşmanlığa tahrik veya aşağılama” suçlamasıyla tutuklanarak Bakırköy Kadın Kapalı Cezaevine gönderildi. Tutukluluğuna yapılan itirazın kabul edilmesiyle tahliye edildi. Davası tutuksuz olarak devam ediyor.  

* Sinema sektörü de bu saldırıların hedefi oldu. Gezi davasında Sinemacılar Çiğdem Mater ve Mine Özerden “Hükümeti ortadan kaldırmaya yardım etmekle” suçlandı ve hukuksuz bir biçimde 18 yıl hapse mahkum edildi. Boğaziçi Film Festivali’nde Karanlık Gece filmiyle en iyi yönetmen seçilen Özcan Alper, ödülünü TTB Başkanı Şebnem Korur Fincancı’ya ithaf etmesi nedeniyle hedef gösterildi. Yine Türkiye’yi uluslararası alanda başarıyla temsil eden Kurak Günler Filminin Yönetmeni Emin Alper de hedef gösterilenler arasındaydı. Emin Alper linç edilmekle kalmadı Kültür Bakanlığı tarafından verilen yapım desteği faiziyle geri istendi.

***

2022 sadece iktidarın kuşatmasıyla geçmedi. Sanatçıların direnişine de sahne oldu. Ödül törenlerinde yapılan konuşmalar, dayanışma açıklamaları ve imza kampanyaları hukukun çiğnenmesine, düşünce ve ifade özgürlüğünün engellenmesine karşı tutum olarak ortaya çıktı. Çoğu zaman iktidarlarla çatışmaya girmeyen popüler kültürün önemli simalarının ülkedeki gidişattan rahatsız olması, yaşam alanına yapılan müdahaleyi kabul etmeyip dillendirmesi AKP iktidarının yarattığı korku duvarının yıkıldığının da göstergesiydi.

En büyük sorun ise bu tepkiselliğin örgütlü bir mücadeleye dönüşmemesiydi. Bu kuşatmaya karşı büyük tepkiler oluştu ama çoğu zaman bildirilere atılan imzalar ve sosyal medyadan yapılan paylaşımlarla sınırlı kaldı. Müzik festivallerini “kamu güvenliği sorunu” olarak gören, kadın sanatçıların yaşam tarzlarını hedef alan, kendisi gibi düşünmeyenleri yargılamak için şarkı sözlerini cımbızlayan gericiliğin topyekün saldırısı olarak görülmedi. Görülse bile buna uygun bir mücadele hattı geliştirilemedi.

***

AKP’nin gerici çeteleriyle, siyasallaşan yargısıyla, saldırgan medyasıyla yürüttüğü baskı siyaseti kültür sanat alanında verdiği iktidar mücadelesini kaybettiğinin itirafıydı. AKP bu alanda havluyu attı ama bu süreçten kültür sanat alanı da yaralanarak çıktı. Artık; artçı saldırılara karşı ses çıkarma, örgütlenme ve yaraları sarma zamanı…

Yeni yılda Evrensel aboneliği hediye edin
ÖNCEKİ HABER

Grevdeki Bekaert işçisi: Bunca yıllık emeğimizin karşılığı asgari ücretin altında kaldı

SONRAKİ HABER

Almanak 2022 | Sporda ikonik kesit: 2022

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa