Patron derneği işçi kıyımı sinyalini verdi | “Tekstilde daralmanın faturası işçilere kesilemez”
Türkiye Giyim Sanayicileri Derneği Başkanı Kaya, "2023 yılında da daralmayla yüzde 5-6 istihdam kaybı olacak. Perakendeyle birlikte 100-130 bin kişinin işten çıkarılacağını tahmin ediyorum" dedi.
Fotoğraf: Mehmet Yirun/DHA
Türkiye Giyim Sanayicileri Derneği Başkanı Ramazan Kaya, tekstil sektörünün ihracatta yaşadığı düşüş ve “işçilik maliyetlerinin artmasını” gerekçe göstererek 2023 yılında 100 binin üzerinde işçinin işten çıkarılacağı açıklaması yaptı. Tekstil iş kolunda işçi kıyımı 2022 yılında başlamıştı. Antep, Malatya, Urfa, Maraş Organize Sanayi bölgelerinde on binlerce tekstil ve dokuma işçisi işten çıkarılmıştı. Konuya ilişkin değerlendirmelerde bulunan BİRTEK-SEN Genel Başkanı Mehmet Türkmen, tekstil sektöründe bir süredir yaşanan daralmanın faturasının işçilere çıkarıldığını söyledi.
YÜKSEK DENEN ÜCRETLER AÇLIK SINIRININ ALTINDA
Birleşik Tekstil, Dokuma ve Deri İşçileri Sendikası (BİRTEK-SEN) Genel Başkanı Mehmet Türkmen, geçen seneden beri başta Antep olmak üzere Malatya, Urfa, Maraş gibi bölge illerinde on binlerce işçinin işten atıldığına dikkat çekerek, “İşveren temsilcilerinin yaptıkları açıklamalara bakarsak, işten atılmaların en büyük gerekçelerinden biri olarak işçi maliyetlerinin ve ücretlerin artışı gösteriliyor. Tekstilde ‘yüksek’ denen işçi ücretleri büyük oranda açlık sınırının altında. Son yapılan zamdan sonra bile asgari ücret şimdiden açlık sınırının altında kalmış durumda. Geçtiğimiz yaza kadar son birkaç yılda özellikle pandemi dönemi başta olmak üzere tekstil patronları tarihin en büyük ihracat ve büyüme rekorlarını imza attılar. Bu rekorları kırarken ve patronlar için işler yolundayken bu büyümeden işçilere fazladan üç kuruş pay verilmedi. İşçilerin ve ücretlerinde ve haklarında hiçbir ilerleme olmadı. Yani patronlar için işler yolunda giderken de üretim ve kâr rekorları kırılırken de işçileri payına sefalet ve kölece çalışma koşulları düşüyor” dedi.
İŞTEN ATILANLARIN TAZMİNATLARI DA GASBEDİLİYOR
Türkiye’de ve özellikle Avrupa’da alım gücünün düşmesi ve buna bağlı olarak siparişlerin azalması ve üretimdeki düşüşün devam ettiğini belirten Türkmen, krizin faturasının işçilere kesildiğini vurguladı. Türkmen, “Sektörde kriz baş gösterince bunun faturası da yine işçilere kesiliyor. Dolayısıyla sektörde işler iyiyken de kötüyken de işçiler için sonuç değişmiyor. Türkiye’deki tekstil işçilerine açlık sınırının bile altında olan ücretleri çok görüyorlar. Ayrıca son dönemde işten atılan on binlerce işçinin büyük çoğunluğu tazminatları gasbedilerek işten atıldı. Yine işçilerin büyük çoğunluğu işsizlik fonundan yararlanamıyor. İşsizlerin sadece yüzde beşi işsizlik fonu alabiliyor. Durum böyleyken işsizlik fonunun büyük bir çoğunluğu kursiyer işçi, meslek edindirme ve çıraklık eğitim programları adı altında ve doğrudan teşvik olarak patronlara aktarılıyor” şeklinde konuştu.
“İŞÇİ KIYIMININ EN ÖNEMLİ SEBEBİ ÖRGÜTSÜZLÜK”
İşçilere reva görülen bu sefalet düzeninin değişmesi gerektiğinin altını çizen BİRTEK- SEN Genel Başkanı Türkmen, yaşanan işçi kıyımlarına karşı işçilerin iradesini esas alacak bir sendikal örgütlenmeye ihtiyaç olduğunu belirtti. “İşsizlik fonunun patronlara yağmalatılmasına derhal son verilmesini ve bütün işsizlerin iş bulana kadar işsizlik fonundan yararlanmalarını talep ediyoruz. Ayrıca kıdem tazminatlarının güvence altına alınarak, işten atılan her işçinin işten atıldığı gün kıdem ve ihbar tazminatını almasını sağlayacak ve işçilerin tazminatları için yıllarca mahkemelerde sürünmesine son verecek bir düzenlemenin derhal yapılmasını talep ediyoruz. Özetle tekstil sektöründe işler iyiyken de kötüyken de işçilerin daha çok ezildiği bu sefalet ve kölelik düzeninin değişmesi için işçilerin örgütlenmesinden başka çare olmadığını düşünüyoruz. Tekstil işçilerinin yaşadığı bu işçi kıyımının ve ağır çalışma koşullarının en önemli sebebinin örgütsüzlük olduğunu düşünüyoruz. Tekstilde örgütlü olan yetkili sendikaların, patron işbirlikçisi bürokratik sendikal anlayışını aşacak mücadeleci ve işçilerin iradesini esas alan bir sendikal örgütlenmeye ihtiyaç var” dedi. (Antep/EVRENSEL)