İranlı mülteciler, Türkiye’de kimlik başvurularındaki iptallerin artışından endişeli
Türkiye’de yaşayan İranlı mülteciler, İran’da idam cezaları artarak devam ederken Türkiye’de kimlik başvurularındaki iptallerin artışından endişeli.
Abdoreza Dehghan | Fotoğraf: Hilmi Mıynat/Evrensel
Hilmi MIYNAT
Denizli
İran’da idamlar sürerken Türkiye’de İranlı mültecilerin Uluslararası Koruma Başvuruları reddediliyor. 29 Ekim'de idama mahkûm edilen 19 yaşındaki Muhammed Burugani'nin cezası onandı. 22 yaşındaki Mohammad Mehdi Karami ve 39 yaşındaki Mohammad Hosseini 7 Ocak sabahı idam edildi.
Türkiye’de yaşayan İranlı mülteciler hem İran’da süren idam cezaları hem de Uluslararası Koruma Başvurularının iptalleri nedeniyle endişeli. İran’daki idamları ve Türkiye’deki durumlarını konuştuğumuz İranlı mülteciler, Geri Gönderme Merkez’lerindeki arkadaşları nedeniyle endişeli olduklarını söyledi. “İran’daki protestolar sadece İran için değil, başka halklar için” diyen mülteciler, İran’daki ilerlemelerin tüm halklara katkısı olacağını ifade etti.
“KADIN, YAŞAM, ÖZGÜRLÜK SADECE İRAN İÇİN DEĞİL TÜM DÜNYA İÇİN”
İranlı mülteci, İran’dan kaçan mültecilere karşı siyasal İslam hükümetlerinin ortak tavır sergilediğini ifade ederek, “İran’da protesto edenler sadece İslam Rejimi’ne değil siyasal İslam'a karşı. Kadın, yaşam, özgürlük sloganı sadece İran için değil tüm dünya için. Siyasal İslam’la yönetilen ülkelerin yönetimleri İran’daki protestolardan korkuyor. Ben böyle düşünüyorum, oradaki protestoları istemiyorlar. O yüzden Türkiye devleti İranlı mültecileri geri göndermiş göndermemiş bir şey fark etmiyor onlar için. İran’daki protestoların yaygınlaşmasını istemiyor. Daha önce de Türkiye, idam cezası olan mültecileri iade etti” diye konuştu.
“GGM’DE BULUNAN ARKADAŞLARIMIZ İÇİN ENDİŞELİYİZ”
İran’dan kaçsalar bile istihbarat tarafından takip edildiklerini belirten mülteci, “Sosyal medyada çeşitli televizyonlarda yaptığımız paylaşımları, konuşmalarımızı takip ediyorlar” dedi. Türkiye’de Geri Gönderme Merkezi’nden (GGM) bulunan arkadaşları için de endişelerini dile getiren mülteci, “Behroz Zare adında arkadaşımız Çankırı kampında. Denizli Göç İdaresi kimliğini yenilemedi Sivas'a gönderdi. Orada iş bulamayınca İstanbul’da yakalandı. Çankırı’da koşullar çok kötü. Orada daha önce de protestolar olmuş, ayda bir telefonla konuşabiliyor. Beni arayabilmek için kampta temizlik yapmış. 5 kişilik yerde 20 kişi kalıyor. Günde iki sefer yemek veriyorlar. Banyo için sıcak su olmuyor” sözleriyle geri gönderme merkezlerindeki koşullara dikkat çekti.
Frank Raziei ve dört yaşındaki kızı Marsana’nın da Antalya Geri Gönderme Merkezi’nde olduğunu aktaran mülteci, son zamanlarda ikamet izinlerinin iptal edilmesindeki artışları eleştirdi.
“İRAN’DA İDAM VAR, İŞKENCE VAR, KORKUYLA GEÇİYOR GÜNLERİM”
Abdolreza Dehghan ise İran’da insanların 44 yıldır katledildiğini belirterek şunları söyledi; “İran Rejimi insanları 44 yıldır öldürüyor. Protestolarda binlerce insan öldürüldü, binlercesi ise idam cezası aldı. Türkiye’den sınır dışı edilen idam ediliyor ya da hapse atılıyor. Göç İdaresi kimlik vermeyince kaçak yaşıyorlar. Denizli Göç İdaresi dosyamı kapattı, itiraz ettim. Ben de stres altında yaşıyorum. İran’da idam var, işkence var, korkuyla geçiyor günlerim. Biz İran rejimini eleştiriyoruz. Biz Türkiye İran gibi olmasın diye de konuşuyoruz. Türkiye güzel memleket İran’a benzemesin.”
Bir başka mülteci de “İran’da iki kişi daha idam edildi, maalesef daha da olacak. O kadar halim kötü ki evden çıkmak istemiyorum” diye konuştu.