Türkiye Yayıncılar Birliği’nden kitap yasağına tepki: Düşünceyi açıklama ve yayma hürriyetine müdahale
Türkiye Yayıncılar Birliği 2 kitap hakkında yasaklama ve toplatma kararına tepki göstererek; “Yasak kararları halkın bilgi alma hakkını sınırlamakta ve kültür hayatımıza büyük zarar vermektedir” dedi.
Görsel: Türkiye Yayıncılar Birliği
Türkiye Yayıncılar Birliği Tunceli Sulh Ceza Hakimliği’nin 2 kitap hakkında yasaklama ve toplatma kararına tepki göstererek; “Yasak kararları halkın bilgi alma hakkını sınırlamakta ve kültür hayatımıza büyük zarar vermektedir” dedi.
Türkiye Yayıncılar Birliği’nin açıklamısnda, Tunceli Cumhuriyet Başsavcılığı’nın talebi üzerine Tunceli Sulh Ceza Hakimliğinin 30.12.2022 tarihinde, Tekin Yayınevi tarafından yayımlanmış olan ve Murat Kahraman’a ait Bitmeyen Veda ile yine Murat Kahraman’a ait ve Sancı Yayınları tarafından yayımlanmış olan Çığlık isimli kitaplar hakkında “basım, dağıtım, satış yasağı ve tüm nüshalarına el konulması (toplatılması)” kararı verildiği belirtildi.
Kitaplara ilişkin alınan her yasak kararıyla Anayasada güvence altına alınan düşünceyi açıklama ve yayma hürriyeti hakkına müdahale edildiği ve kişi hak ve özgürlüklerinin büyük zarar gördüğü vurgulanan açıklamada; “Tüm bu yasak kararları halkın bilgi alma hakkını sınırlamakta ve kültür hayatımıza büyük zarar vermektedir” denildi.
“KARAR AÇIKÇA YASAYA AYKIRIDIR”
Toplatma kararı verilen kitaplardan Çığlık’ın ilk kez 2005 yılında, Bitmeyen Veda’nın isee ilk kez 2019 yılında yayımlandığı hatırlatılan açıklamada şöyle denildi; “Düşünceyi açıklama ve yayma hürriyeti hakkının bir güvencesi olarak Basın Kanunu’nun 26. maddesi uyarınca, bir kitapla ilgili, ancak kitabın yayımlanmasından itibaren 6 ay içinde dava açılabilmektedir. Her iki kitap için de 6 aylık yasal dava açma süresi geçtikten çok uzun süre sonra dava açılması açıkça yasaya aykırıdır.”
“MAHKEME KARARLARI USULE UYGUN YAPILMALI”
Mahkeme kararlarının yayınevlerine tebliğ sürecinin de yasaya ve usule uygun yapılması gerektiğine işaret edilen açıklamada; “Bu karar yayınevlerine WhatsApp yoluyla bildirilmiş ve bu bildirimin karar tebliği olduğu ifade edilmiştir. Kitap yasaklama veya benzeri kararların yayınevlerine tebliğ edilmeden uygulamaya konulması ya da Resmî Gazete’de yayımlandıktan sonra yayınevlerine tebliğ edilmesi gibi durumlar bugüne kadar çokça yaşanmış olmakla birlikte, WhatsApp üzerinden karar tebliği ilk kez karşılaştığımız ve çok yadırgadığımız bir örnek olmuştur. Ülkemizde var ve geçerli olan Tebligat Kanunu hükümlerine göre tebligat yapılması esas olup ancak belirtilen usullerde yapılan tebligatlar geçerlidir” denildi.
“YASAK VE TOPLATMA KARARININ KALDIRILMASINI TALEP EDİYORUZ”
“Türkiye Yayıncılar Birliği olarak, daha önce de pek çok kez ifade ettiğimiz üzere, düşünceyi açıklama ve yayma hürriyeti hakkına müdahale edilmesine karşı olduğumuzu ve bu tür kararların demokratik toplum gereklerine zarar verdiğini bir kez daha belirtmek isteriz” denilen açıklamada şu ifadelere yer verildi; “Tunceli Sulh Ceza Hakimliğinin bu kitaplarla ilgili “basım, dağıtım, satış yasağı ve tüm nüshalarına el konulması (toplatılması)” kararının kaldırılmasını talep ediyor ve herkesi ifade ve yayınlama özgürlüğünü korumaya davet ediyoruz.” (HABER MERKEZİ)