Eğitim Sen: Üniversitelere getirilmek istenen disiplin mevzuatı demokratik hakları yok sayıyor
Eğitim Sen üniversite öğrencilerine getirilmek istenen disiplin mevzuatının 12 Eylül cuntacılarının yaklaşımını yansıttığını belirterek “Demokratik üniversite fikrinin yanından bile geçmiyor" dedi.
Fotoğraf: Can Candan
Eğitim Sen tarafından üniversite öğrencilerine uygulanacak disiplin hükümleri ile ilgili hazırlanan kanun teklifi ile ilgili yapılan açıklamada üniversite öğrencilerine getirilmek istenen disiplin mevzuatının 12 Eylül cunacılarının yaklaşımını yansıttığı belirtilerek “mevzuat demokratik üniversite fikrinin yakınından dahi geçmiyor” denildi.
Anayasa Mahkemesi’nin üniversite öğrencilerine uygulanacak disiplin hükümlerinin yönetmelikle değil, kanunla belirlenmesi gerektiği yönündeki kararı üzerine siyasi iktidarın kanun teklifi hazırlayarak konuyu TBMM gündemine getirdiği hatırlatılan açıklamada; “Söz konusu teklifte üniversite öğrencileri için kınama, yükseköğretim kurumundan bir haftadan bir aya kadar uzaklaştırma, yükseköğretim kurumundan bir yarıyıl için uzaklaştırma, yükseköğretim kurumundan iki yarıyıl uzaklaştırma ve yükseköğretim kurumunda çıkarma cezaları ile bu cezalara neden olan fiiller tanımlanmıştır” denildi.
“DEMOKRATİK HAKLAR SUÇ SAYILIYOR”
Teklifin 12 Eylül cuntacılarının yaklaşımını sürdüren bir suç ceza ikiliği düzleminde hazırlandığının altı çizilen açıklamada şu ifadelere yer verildi; “Teklifte, demokratik bir üniversitede olması gereken fiiller suç olarak tarif edilmiştir. Örneğin, düşünce ve ifade özgürlüğünün en cüretkâr biçimde kullanılması gereken üniversitelerde izinsiz olarak bildiri dağıtmak, afiş veya pankart asmak suç sayılmış, hatta üniversite senatosu tarafından belirlenen alanlar dışında sigara içmek dahi kınama cezasını gerektiren fiiller arasında sayılmıştır.”
Kurum kanaati diyerek haksız ve hukuksuz ihraç politikası izleyen bir siyasi iktidarın, kurum huzuru gibi içeriği farklı biçimlerde tanımlanabilecek, belirsiz bir kavramı ceza gerektiren fiillerin içerisinde saydığı belirtilen açıklamada; Aynı şekilde, yemek kartını arkadaşına kullandırmayı dahi engelleyecek şekilde, kendine hak sağlayan bir belgeyi başkasına vererek kullandırmak fiili de yükseköğretim kurumundan bir haftadan bir aya kadar uzaklaştırma cezasına konu edilmiştir” denildi.
“DEMOKRASİNİN EN TEMEL İLKELERİ YOK SAYILIYOR”
Öğrencilerin kolektif hareket edebilmesini engelleyen, demokrasinin en temel ilkelerini yok sayan bir yaklaşımla kuruma ait kapalı veya açık mahallerde yetkililerden izin almadan toplantılar yapmanın da uzaklaştırma cezasını gerektiren fiiller arasında sayıldığına dikkat çekilen açıklamada şöyle denildi; “Alkollü içki içmek, demirbaş eşya ve benzeri malzemeyi tahrip etmek gibi fiillerin dahi eğitim hakkının kullanımını sınırlandıran eylemler arasında sayılması, siyasi iktidarın her konuyu yasaklar ve cezalar arasında değerlendirdiğini ve üniversiteden ne anladığını göstermektedir.”
“ÜNİVERSİTELERDE YASAKÇI YÖNETİM KABUL EDİLEMEZ”
Üniversitelerde öğrenme ikliminin yasaklar, suç, ceza ve disiplin mantığı üzerinden şekillendirilmesinin kabul edilemez olduğu ifade edilen açıklamada; “Üniversitelerin tüm bileşenlerince oluşturulan “ortak yaşam ilkeleri” ile üniversitenin demokratik, eşitlikçi ve özgürlükçü bir öğrenme iklimine kavuşmasını istiyoruz. Eğitim hakkının kullanılmasını engelleyen yasakçı, baskıcı ve cezalandırıcı bir yönetim aklının üniversite fikrine yıkıcı bir etki yaptığını tekrar vurguluyor, insan, toplum ve doğa yararına üniversite istiyoruz” denildi. (HABER MERKEZİ)