Pedagojik formasyon eğitimine Boğaziçi’den tepki: Karar geri çekilmeli
Boğaziçi Üniversitesi Eğitim Fakültesi öğretim üyeleri, pedagojik formasyon ile öğretmen yetiştirme sisteminin meslekî değerlere zarar vereceğini belirterek kararın geri çekilmesini talep etti.
Fotoğraf: Google Maps
Pedagojik formasyon eğitiminine dair Boğaziçi Üniversitesi Eğitim Fakültesindeki bölümler olumsuz görüşlerini dekanlığa iletti
29 Aralık 2022 tarihinde Yükseköğretim Kurulu’nun (YÖK) genel kurul toplantısında öğretmen yetiştiren fakülteler dışında formasyon eğitimi alınabilen alanlarda pedagojik formasyon eğitiminin verilmesine karar verilmesinin ardından, Boğaziçi Üniversitesi Eğitim Fakültesi’ne dışarıdan atanan Dekan Prof. Dr. İrfan Erdoğan, kararın üniversite yönetim kurulunda görüşüldüğü gün Eğitim Bilimleri Bölümü’ne bir yazı göndererek 2022-2023 eğitim - öğretim yılı Bahar döneminde Boğaziçi Üniversitesi öğrencileri için pedagojik formasyon eğitim programının açılacağını bildirdi. Erdoğan, bahsi geçen yazıda 16 Ocak 2023 tarihine kadar açılacak en az dört dersin ve bu dersleri verecek öğretim üyelerinin bildirilmesini de talep etti.
EĞİTİM BİLİMLERİ BÖLÜMÜ EĞİTİM FAKÜLTESİ BÖLÜMLERİ OLUMSUZ KARAR VERDİ
Eğitim Bilimleri Bölümü, 13 Ocak 2023 tarihinde gerekçeli görüşünü sunarak bu derslerin açılmaması yönünde oy birliği ile karar verdi. Bunun ardından Dekanlık, 18 Ocak 2023 tarihinde Eğitim Fakültesi’nin diğer bölümlerinden de konuya ilişkin görüş talep etti. Eğitim Fakültesi’ndeki diğer bölümler de Eğitim Bilimleri Bölümü ile aynı yönde karar verdi ve pedagojik formasyon eğitiminin uygulanması konusunda olumsuz görüşlerini Eğitim Fakültesi Dekanlığına iletti.
“PEDEGOJİK FORMASYON NİTELİKLİ ÖĞRETMEN YETİŞTİRME SİSTEMİNE ZARAR VERİR”
Boğaziçi Üniversitesi Eğitim Fakültesi öğretim üyelerinin hem üniversitelerinde hem de ülke genelinde verilmesi planlanan pedagojik formasyon eğitimine ilişkin şu görüşlerini bildirdi; “Yükseköğretim Kurulu’nun 29.12.2022 tarihli Genel Kurul toplantısında “öğretmen yetiştiren fakülteler dışında formasyon eğitimi alınabilen alanlarda pedagojik formasyon eğitiminin verilmesi hususuna ilişkin örgün eğitim ve öğretim süresi içinde pedagojik formasyon eğitimi verilmesine” karar verildiğini üzülerek öğrenmiş bulunuyoruz.
Eğitim Fakültelerinin edindiği misyon, akademik birikim ve yapısal açıdan geldiği nokta dikkate alındığında pedagojik formasyon programlarının tekrar hayata geçirilmesini, ülkemizde nitelikli öğretmen yetiştirmek için yıllardır tesis edilmeye çalışılan sisteme zarar verecek bir girişim olarak görüyoruz. Pedagojik formasyon kararının ilgili paydaşlarla yeterince tartışılmadan plansız şekilde alındığını düşünüyoruz.”
“ÖĞRETMENLİK MESLEĞİNİ BİR SERTİFİKA PROGRAMINA İNDİRGİYOR”
Öğretmenlik mesleğini bir sertifika programına indirgeyen pedagojik formasyon programlarına itirazların uzun yıllardan beri hem Boğaziçi Üniversitesi Eğitim Fakültesi hem de diğer eğitim fakülteleri tarafından defalarca dile getirildiğine dikkat çekilen açıklamada; “Bu sertifika programlarının hem öğretmen niteliğinde kayıplara yol açtığı hem de “atanmamış öğretmenler” olarak bilinen istihdam sorununu arttırdığı zaten tespit edilmiş sorunlardır. Ayrıca pedagojik formasyon uygulaması hakkında Eğitim Sen tarafından açılan davaya ilişkin Danıştay kararı bu sertifika programlarında yasal sorunlar olduğunu da göstermektedir” denildi.
"ÖĞRETMENLİK MESLEĞİ SERTİFİKA İLE DEĞİL DİPLOMA İLE EDİNİLMELİ"
Boğaziçi Üniversitesi Eğitim Fakültesi’nin her zaman nitelikli öğretmen yetiştirmeyi birincil görevi saydığı vurgulanan açıklamada şu ifadelere yer verildi; “Boğaziçi Üniversitesi Eğitim Fakültesi olarak görüşümüz öğretmenlik mesleğinin sertifika ile değil, Eğitim Fakültesi programlarından diploma alınarak edinilmesi gerektiği yönündedir. Eğitim Fakültesi dışındaki fakültelerde öğrenim görenler öğretmen olmak istedikleri takdirde, Eğitim Fakültelerine programlar arası geçiş yoluyla veya Merkezi Yerleştirme Puanıyla geçiş yapabilirler. Çift ana dal programları ile Eğitim Fakültesi diplomasını alma imkânı farklı fakültelere de sağlanabilir. Öğretmen yetiştiren programların zamanın getirdiği ihtiyaçlar ve bilimsel gelişmeler ışığında güncellenmesi, liyakat ilkeleri gözetilerek göreve gelmiş, alanında dünyadaki gelişmeleri izleyen, araştırmaları ile bilimsel bilgiye katkı yapan, bilimsel gelişmeleri öğretmenlik mesleğini edindirecek lisans programlarına yansıtan ve ülkemiz eğitim sisteminin gereksinimlerini bilen Eğitim Fakültesi üyeleriyle birlikte kararlaştırılması önem arz etmektedir.”
“KARARIN GERİ ÇEKİLMESİNİ TALEP EDİYORUZ”
Türkiye'de iyi yapılandırılmış, güçlü öğretim üyesi kadrolarına sahip eğitim fakültelerinde yeterli lisans programlarının mevcut olduğu ve ülkenin ihtiyaç duyduğu öğretmenleri hem nitelik hem nicelik olarak yetiştirebildiğinin altı çizilen açıklamada; “Kapsamı ve süresi yetersiz pedagojik formasyon programları, öğretmen yetiştirme bağlamında hakkaniyet ilkeleriyle bağdaşmamaktadır. Ülkemizde nitelikli eğitime duyulan ihtiyacı önemsiyoruz ve bu bağlamda, eğitimin bir bilim alanı, öğretmenliğin profesyonel bir meslek olduğu gerçeğini hiçe sayan pedagojik formasyon ile öğretmen yetiştirme sisteminin devreye girmesi sonucunda, mesleki değerlere zarar verileceği ve kamu kaynaklarında ciddi israf oluşacağı düşüncesiyle kararın geri çekilmesini talep ediyoruz” denildi. (HABER MERREZİ)