28 Ocak 2023 03:48

Rüçhan Gürel: İktidarlar geçip gitse de tiyatro var olacaktır

Rüçhan Gürel, İzmir Alsancak'ta kurulan Han Tiyatrosu'nu anlattı.

Rüçhan Gürel (Fotoğraf: Kişisel arşiv)

Paylaş

Erdal DOĞAN
İzmir

Han Tiyatrosu, Alsancak’ta bulunan bağımsız bir tiyatro. İlk bakışta birkaç tabure ve bir koridorla karşılıyor bizi. İçeriye girdikçe dışarıdan bakıldığı kadar küçük olmadığını anlıyoruz. Bu büyüklüğü sadece bir emlak terimi olarak kullanmıyorum, duvarlardaki afişlerden sahnesine kadar her köşesinde muazzam öyküler ve emek barındırıyor. İşte böyle bir atmosferde Tiyatronun Kurucusu ve bizzat oyuncularından olan Rüçhan Gürel’le bir sohbet gerçekleştiriyoruz.

"HANCILIK YAPALIM İSTEDİK"

Han Tiyatrosu nasıl kuruldu ve kuruluş amacı neydi?

Bir hanımız olsun ve hancılık yapalım istedik. Yolcularımız olsun istedik, oyunlarımızı seyretsinler; öğrencilerimiz olsun o yolcuların içinde, öğrencilerimizi yetiştirelim layığıyla. Konservatuvar kazansınlar, illa meslek olarak yapmalarına gerek yok. Topluma yararlı bireyler olarak yetişsinler, hayata farklı bir pencereden bakma becerisini kazanabilsinler ve demokrat bir çizgide olabilsinler diye kuruldu.

Ayrıca ben 1989 senesinde Devlet Tiyatrosuna girdim, ondan bir yıl önce de İstanbul Şehir Tiyatrosundaydım. Orada çok güzel oyunlar oynadım fakat ilerleyen yıllarda yapının giderek ağırlaşması ve revize edilememesinden dolayı bağımsız bir tiyatro kurmak istedim. Sanatçının daha bağımsız hareket etmesini savunduğum için Han Tiyatrosu 2007 yılında bu niyetlerle kuruldu. Oynadığı oyunlarla seyircilere söyleyeceği çok şey vardı, söyledi ve söylemeye devam ediyor.

Geçtiğimiz günlerde sahnelediğiniz Zengin Mutfağı ve diğer oyunlarda ortaya ne koymak istiyorsunuz?

Oyun 1970’lerde zengin birinin mutfağında geçiyor ve o mutfak da ülke. O dönem sağ-sol çatışmasında solcu denilen herkes sorgusuz sualsiz hapse atılıyor, işkence görüyor. Günümüzde ise “şu, şucudur” dediğinde sorgusuz sualsiz içeri alınıyor ve bu bir kısır döngü gibi her iktidar kendine muhalife bunu yapıyor ama bu işin bir sonu yok.

Belediyenin ve iktidarın tiyatroya desteğini yeterli buluyor musunuz?

Belediye pandemi sürecinde bizle röportaj yapmayı ve 2 bin lira da destek vermeyi teklif etti. İnanın ki Kültür Bakanlığı bile daha çok destek oldu. Oyun oynama zorunluluğu kaldırıldı, turne desteği getirildi ve pandemi sürecini atlatmamızda büyük yardımları oldu. Kim kimin tarafında biri bana anlatsın lütfen.

"TİYATROYU İNSANLARA GÖTÜRMEMİZ LAZIM"

Tiyatro birçok kesim için ulaşılabilir mi? Yoksa daha fazla nasıl ulaşmalı?

Tiyatro merkezde yaşayanlara ulaşabiliyor. Bununla ilgili bir projem vardı. İzmir’de alanında işsizliği bitirebilecek bu proje, İzmir içi tiyatroların tek tek bütün ilçeleri gezdiği ve her hafta bir yetişkin bir de çocuk oyunu oynadığı bir süreç. Düşünsene herkes yılda 52 oyun seyredebilecek. Tiyatroyu sadece oynamak yetmez insanlara da götürmemiz lazım. Bu proje şu an harcanan bütçeyle de denk düşen bir proje. Aynı zamanda İzmir’i tiyatro şehrine döndürecek, burayı merkez haline getirecek. İlk etapta belediye projeyi onaylasa da sonraki süreçlerde proje olmadı ama bir gün bu projeyi gerçekleştirmek istiyorum.

"TİYATRODAN VERGİ KALDIRILMALI"

Muhalefetin kültür-sanat ve tiyatro için vaatleri hakkında ne düşünüyorsunuz?

Vaat her şeyden önce vaattir, siyasetçiler oy almak için her şeyi söylüyor, gerçekleştiğini görmek lazım. Yapılırsa iyi olur, kim yaptı demem çünkü iktidarlar geçip gitse de tiyatro var olacaktır. Tiyatrodan, kitaptan, sanattan vergiyi kaldırsınlar bunların olması gerek. Vaatler veriyorlar ama pandemide bize verdiklerini gördük, o yüzden inanayım mı bilmiyorum. Kültür-sanatı yaygınlaştıracak daha büyük projeler bekliyorum muhalefetten.

ÖNCEKİ HABER

Aile hekimlerinden Bakanlığa: Aşılarımız, kanser tarama kitlerimiz, ilaçlarımız neden yok?

SONRAKİ HABER

Tuborg’da düşük ek zam tepkisi

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa