29 Ocak 2023 14:09

Okul bizim söz bizim: Halı sahamızdan vazgeçmiyoruz!

Yalnız olmadığımızın farkındayız. Her ne kadar farklı sorunlar gibi görünse de temelinde, niteliksiz eğitime karşı tüm liselilerle ortak bir noktada mücadele ediyoruz.

Fotoğraf: Pixabay

Paylaş

Umut TEPELİ

Şair Abay Konanbay Anadolu Lisesi

Sultangazi/İstanbul

Ben Şair Abay Konanbay Anadolu Lisesinde okuyan bir öğrenciyim. Diğer tüm öğrenciler gibi bu okulun ana öznesiyim, her ne kadar okulumuza dair alınan hiçbir kararda söz sahibi olamasak da.

Biz öğrenciler uzun süredir yok sayılıyoruz. Okulumuzda derslik yetersizliği, kütüphanenin niteliksizliği ve kulüplerin işlevsizliği gibi birçok acil sorun varken okulumuz bu sorunlara kulaklarını tıkamış durumda. Dertleri tek sosyal aktivite alanımız olan halı sahamızı anaokulu ve mescit haline getirmek.

Biz öğrenciler halı sahamızı elimizden alacak bu uygulama karşısında beş on dakikalık teneffüslerimizi sınıf sınıf gezip duyuru yapmakla, diğer sınıflardaki tanıdığımız kişileri düzenleyeceğimiz öğrenci forumuna katılması için ikna etmekle, sınıflarda konuyla ilgili tartışma yaratmakla harcadık. Yaşam alanımızı, okulumuzu bizden habersiz yapılan müdahalelere karşı savunmak için sadece iki günde toplandık ve bir forum düzenledik. Forumun hemen ardından yine iki gün sonra gerçekleştireceğimiz basın açıklaması için duyurulara devam ettik, alelacele de olsa ÖTK niteliğinde bir temsilcilik sistemi kurduk ve tahminimizden çok daha fazla öğrenciyle taleplerimizi dile getirdik. Fakat okul idaresi de aynı hızla hafta sonları gibi okulun kapalı olduğu zamanlarda yaşam alanımıza müdahalelerine devam etti. Bizi tekrar tekrar görmezden, duymazdan geldi.

OKULUMUZDA YAPILACAKLAR HAKKINDA SÖZ SAHİBİ OLMAK İSTİYORUZ!

Okulumuzun öğrencilerine yaşanan bütün bu sürece dair fikirlerini sorduğuuzda sıra arkadaşımız İdil “Biz bu okulda eğitim gören öğrencileriz ve eğer okulumuzda bir değişiklik yapılacaksa bu değişiklikleri hayata geçirmeden önce fikirlerimizin ve onayımızın alınması şarttır!” dedi. 10. sınıf öğrencisi Nil ise “Bu tutumu değiştirmenin en kısa ve kesin yolu tepkimizi korkmadan, çekinmeden ortaya koymak, fikirlerimizi belirtmek, asıl öznenin kendimiz olduğunu ve fikirlerimizin önemli olduğunu bilip ona göre davranmaktır” şeklinde konuştu. İdil yeniden “Sorunların üstüne gitmemizin en doğrusu olduğunu düşünüyorum” diye ekledi.

Ben de arkadaşlarıma katılıyorum. İstedikleri kadar duymazdan, görmezden gelsinler. Daha önceki senelerde de deneyimledik, eğer bu sorunların üzerine gitmeyi bırakırsak elde ettiğimiz kazanımlar uzun sürmeyecek, bir yerden sonra başa saracak. Bu yüzden oluşturduğumuz temsilcilik sistemini çok daha düzenli bir hale sokarak örgütlü bir şekilde hareket eden bir okul olmalı, bizi görmelerini zorunlu kılmalıyız. Bu mücadelede yorulduk, sıkıldık ama yok sayılan fikirlerimiz ve düşüncelerimiz için birbirimizden güç alarak yeniden ayaklandık. Birkaç senedir edindiğimiz deneyimlerle, tecrübelerle bu sefer daha net ve kalıcı kazanımlara ulaşmayı umuyoruz. Bu süreçte de yalnız olmadığımızın farkındayız. Her ne kadar farklı sorunlara karşı farklı kazanımlar gibi görünse de temelinde, niteliksiz eğitime karşı tüm liselilerle ortak bir noktada mücadele ediyoruz. Bulunduğumuz alanlarda söz sahibi olmak için bu mücadeleyi sürdürmeye de devam edeceğiz.

ÖNCEKİ HABER

Mülk değil, haklara sahip bir özne olarak çocuk

SONRAKİ HABER

Yine bir “ailenin korunması” hikayesi

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa