29 Ocak 2023 15:04

Ekonomik krizin darboğazında üniversiteye hazırlık

"İki yıl eğitimden uzaklaşmamın sonucunda öğrenci kimliğim yerini emekçi kimliğine bıraktı. Bu yüzden parasız eğitim talebinin önemini yaşayarak öğrendim, bu talebi yükseltmeliyiz.”

Fotoğraf: Freepik

Paylaş

Sınava hazırlık öğrencisi

Manisa

Eğitim şartlarımızın zorluğu ve eğitimin ticarete dökülmesi gibi sorunlar nedeniyle biz lise öğrencileri çareyi örgün eğitim yerine açık öğretime geçmekte arıyoruz. Çünkü açık öğretimde pahalı okul formaları, her dönem başı dayatılan okul aidatları ve insanlık dışı davranışlar, ırkçılıklar, ayrımcılık yok. Bunun yanında en asli sorunumuz, ebeveynlerimiz emekçi olduğundan hayatımızın geri kalanını karın tokluğuyla idame ettirmemiz gerekliliği. Ailemizin bize olan ilgileri ve eğitimimiz için ayrılan bütçenin yok denecek kadar az olması nedeniyle açık öğretime geçerek okul masraflarından kurtulmak ve işe girerek aile bütçesine katkıda bulunmak istiyoruz. Sonuç olarak bu şartlarda eğitim hayatımız son buluyor ve düşük ücretlerde sigortasız çocuk işçi oluyoruz. Bu iş yerlerinde ağır şartlar altında çalışırken sömürülüyoruz ve diğer taraftan öğrenci kimliğimiz yok ediliyor. Bize sunulan gelecek bu fakat biz bu geleceği tanımıyoruz. Arkadaşlarımızla konuştuğumuzda, parasız, laik, nitelikli ve ana dilde eğitim isteğimiz öne çıkıyor.

PAHALI DERS KİTAPLARI SÖZDE SEÇMELİ DERSLER

12. sınıf öğrencisi arkadaşımız Emre örneğin, sınava hazırlanma sürecini, eğitim hayatında yaşadığı zorlukları şöyle anlatıyor: “Okulda sabahtan akşama kadar geçirdiğimiz vaktin verimsiz ve zaman kaybı olması, zorunlu din dersinin yanı sıra zorla yazdırılan sözde seçmeli dersler (Peygamberin Hayatı, Kur’an-ı Kerim), kaliteli test kitaplarının pahalılığı...Tüm bunları sayınca görüyoruz ki eşit şartlar altında YKS sınavına hazırlanamıyoruz.” Okulda sosyal aktivitelerin az olmasından da yakınan Emre, yapılan etkinliklerin de iktidarın mitinglerine, dönüştürüldüğünü söylüyor.

OKUYABİLMELK İÇİN KARDEŞLERİMİN MEZUN OLMASINI BEKLEDİM

12. sınıf öğrencisi Kubilay ise eğitim hayatıyla ilgili ağırlıklı olarak ekonomik zorluklar yaşadığını dile getiriyor. 10. sınıftayken okulu bırakmak zorunda kaldığını söyleyen arkadaşımız, “Bu süreç boyunca okulda olmam gerekirken sabah akşam demeden sigortasız çocuk işçi olarak çalışıyordum. Şu anda okula geri döndüm ama çoğu zaman umutsuzluğa kapılıyorum ve gerçek anlamda bir gelecek kaygısı yaşıyorum” diyor. Eğitim sisteminin niteliksizliğinden söz eden Kubilay, mevcut eğitim sistemimizin dünyada savaş dönemlerinde uygulanan eğitim sistemlerine benzediğini söylüyor. Ülkemizin gelişmesinin de ancak nitelikli eğitim görmüş beyinlerle çözüleceğini düşünüyor.

“PARASIZ EĞİTİM TALEBİNİN ÖNEMİNİ YAŞAYARAK ÖĞRENDİM”

Lise mezunu Hüseyin ise sınava hazırlanıyor. 2021’de mezun olduğunu söyleyen Hüseyin, iki senedir üniversiteye gidemediğini, bunun sebebinin ise sınavdaki başarısıyla ilgisi olmadığını belirtiyor ve ekliyor: “Üniversiteyi kazanmış olduğum hâlde gidemememin sebebi, abimi ve ablamı okutan emekçi ailemin maddi imkansızlıklardan dolayı beni okutamayacak olmasıydı. Abimin mezun olmasına iki yıl vardı, bu sene mezun olacağı için okuma fırsatı elde edeceğim.” Üniversiteye gidemediği süreci ise şöyle anlatıyor Hüseyin: “Çeşitli işlerde sigortasız çalışarak aile bütçesine katkı sağladım. Üniversitedeki kardeşlerim için daha iyi oldu fakat iki sene eğitimden uzaklaşmamın sonucunda öğrenci kimliğim yerini emekçi kimliğine bıraktı. Bu yüzden parasız eğitim talebinin önemini yaşayarak öğrendim, bu talebi yükseltmeliyiz.”

ÖNCEKİ HABER

Arap Coğrafyasında Geçen Hafta: Ürdün’de Netanyahu rüzgarı

SONRAKİ HABER

Kurak Günler üzerine

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa