Türkiye İşçi Partisi Kocaeli ve Adana’da halk toplantısı gerçekleştirdi
TİP, Adana ve Kocaeli'de halk buluşması gerçekleştirdi. Buluşmalarda işçiler de söz alıp taleplerini dile getirdi.
Fotoğraf: Evrensel
Türkiye İşçi Partisi (TİP) Kocaeli’de TİP Genel Başkanı Erkan Baş’ın da katıldığı halk buluşması gerçekleştirdi.
İzmit Yunus Emre Kültür Merkezi’nde gerçekleştirilen etkinliğe kentteki siyasi parti, sendika ve demokratik kitle örgütlerinin temsilcileri, grevlerinin 40. gününde olan Kartonsan işçileri de katıldı.
Açılış konuşmasını yapan TİP İl Başkanı İsmail Göksu ülkede ve dünyada zulüm ve haksızlığa karşı direnen herkesin yanında olduklarını ifade ederek Kocaeli’de geçmişten bugüne mücadele eden tüm işçileri ve grevdeki Kartonsan işçilerini selamladı.
Etkinlikte konuşan bir liman işçisi ise Kocaeli’nin bir liman kenti olduğunu ifade ederek “Limanlar Kovid-19 salgınında bile çalışmaya devam etti. Sendikalaşma hakkının elinden alındığı, çalışma saatlerinin işçilere göre değil patronlara göre hazırlandığı bu sistemi kabul etmiyoruz. Alım gücümüz her geçen gün düşerken bizlere verilen ücretleri kabul etmiyoruz. Tüm liman işçilerini birlikte hareket etmeye çağırıyorum” dedi.
KARTONSAN İŞÇİLERİ ERKAN BAŞ’A TEŞEKKÜR ETTİ
Kartonsan’da grevde olan işçiler etkinliğin gerçekleştiği salona sloganlarla giriş yaptı. Grevci işçiler adına konuşan işyeri baştemsilcisi Mustafa Gürel Kartonsan’ın kapasitesini her geçen gün artırdığını ifade ederek “2020 yılında pandemi süreci boyunca biz 7 gün 24 saat çalıştık. Kartonsan kesintisiz bir şekilde üretim ve ticaret faaliyetlerini sürdürdü. 2022 yılının ilk 9 ayda 666 milyon lira kar açıklamış, işçilerinin elinden tutması gerekirken işçisine grevi reva görmüştür. Buradan Kartonsan patronuna sesleniyoruz, taleplerimizi kabul edin bu grevi sonlandıralım” dedi. Gürel mecliste Kartonsan işçilerinin sesini duyurduğu için Erkan Baş’a teşekkür ederek grev gözcüsü önlüğünü hediye etti.
Etkinlikte konuşan TİP Genel Başkanı Erkan Baş Türkiye’de milyonlarca insanın siyasete müdahil olması gerektiğini belirterek “Kartonsan işçilerinin sözünü mecliste duyurduk. Biz ilk günden bu yana meclis kürsüsünü işçilerin kullanması için elimizdeki bütün olanakları kullanıyoruz. Yurttaşların sorunu neyse bu kürsüden dile getirmeleri gerektiğini söylüyoruz.” dedi.
14 Mayıs’ta gerçekleşecek olan seçimlerde Erdoğan’ın aday olamayacağını ifade eden Baş “Şimdi iktidar bugün işin içinden nasıl çıkarım derdine düşmüş durumda. Her şeye rağmen YSK bu kararı alır mı alır ama bu anayasaya aykırı bir karar olur. Buradan YSK yetkililerine sesleniyorum bugün yasaya aykırı bir karar alırsanız, yarın iktidar değiştiğinde işlediğiniz suçlar karşınıza çıkacak.” diye konuştu.
Kocaeli’nin bir işçi kenti olduğunu vurgulayan Erkan Baş “Emeğiyle alın teriyle çalışan herkes çalışmadığı gün açtır. Kocaeli bir işçi kenti bu kent bir işçi vekili hak etmiyor mu? Bu sistemi topyekün değiştirmemiz gerekiyor. Bu memleketin geleceğine ilişkin söz hakkımızı kullanmalı ve sorumluluk almalıyız. Bizim siyasete girmemizin tek bir yolu var örgütlenmek. Fakiri doyurmak sevaptır diyor maliye bakanı, kabul ediyor hepimizi fakirleştirdiğini. Bizim yapmamız gereken ise tüm bunlara karşı bir araya gelmek ve değiştirmektir” dedi. (Kocaeli/EVRENSEL)
TİP’TEN ADANA’DA HALK TOPLANTISI
Türkiye İşçi Partisi, (TİP) Adana Büyükşehir Belediyesi Tiyatro salonunda halk buluşması gerçekleştirdi. Halk buluşmasına çeşitli siyasi parti, demokratik kitle örgütleri ve sendika temsilcileri katıldı. Buluşmada TİP İstanbul Milletvekili Sera Kadıgil, TİP Adana İl Başkanı Bülent Büyükdağ, Seyhan Belediyesi taşeron işçileri adına Ozan Kaya, Özel Sektör Öğretmenleri Sendikası adına ise Mehmet Burak Öncül konuştular.
Konuşmasında Sera Kadıgil, “Kısa dönem hedefimiz saray rejimini tarihin tozlu sayfalarına yollamaktır” derken belediye şirket işçileri insanca çalışma koşulları ve insanca ücret ve kadro talebinde bulundular.
“BİR ARAYA GELİYORUZ”
Ülkenin kaderini halkın tüm kesimiyle birlikte değiştirmek istediklerini söyleyen Kadıgil, “İnsanların kendi kendini temsil edebileceği bir düzen istiyoruz. Bizleri yurttaş olmaktan çıkarıp 5 yılda bir oy verdiğimiz seçmen haline getirdiler. Kadınlar yaşamın her alanında eşitsizliğe uğruyorlar, şiddete maruz kalıyorlar. Aynı şekilde LGBTİ+ bireyler toplumdan dışlanıyor, Kürtler terörist ilan ediliyor. Genç işsizlikte birinciyiz, gençler mutsuz. bu iktidar gençleri 17-18 yaşlarında depresyona sokuyor. Bu kadar şey varken bir araya gelmeyelim diye uğraşıyorlar. Yaşamın her alanında emekçilerin ve gençlerin bir araya gelmemeleri için çabalıyorlar. O yüzden şu anda olduğu gibi bir araya geliyoruz” diye konuştu.
“BU DÜZENİ DEĞİŞTİRMEK İSTİYORUZ”
Bu düzenin artık işlemeyeceğini o yüzden de değişmesi gerektiğini söyleyen Kadıgil, “13 milyarderin serveti 44 milyon emekçinin servetine eşit. Bu ülkenin yurttaşları bir avuç zengin için çalışıyor. Zengin olan 13 kişi, 44 milyondan güçlüyüm diyor. Biz de ‘hadi oradan’ diyoruz, bizden güçlü değilsiniz. Güçlü ve kalabalık olan bizleriz, sadece örgütlü olma konusunda eksiğimiz var. Ülkenin bakanlarına bakın: Sağlık Bakanın özel hastaneler, Eğitim Bakanlığının özel okulları var. İki kesim var ülkemizde. Emeği ve alın teriyle geçinen insanlar ve onlar üzerinden var olan asalaklar var. Şahane bir ülkede yaşıyoruz ancak berbat yönetiliyoruz. Çok sıkıldık bu düzenden o yüzden de değiştirmek istiyoruz” şeklinde konuştu.
“ADANA EN ÇOK UYUŞTURUCU TÜKETİLEN YER HALİNE GETİRİLDİ”
Türkiye İşçi Partisi Adana İl Başkanı Bülent Büyükdağ, “ Adana’nın şahane neşesi vardı. En neşeli topraklardı buralar ancak neşemizi çalışmaya başladılar. En çok uyuşturucu tüketilen yer haline geldik ve ona rağmen bir şey yapmıyorlar. Her şeye rağmen tüm işçiler ve emekçiler burada” diye konuştu.
“HANGİ TOPLULUKTAN OLURSAK OLALIM EKMEĞİMİZ İÇİN BİR ARAYA GELİYORUZ”
İşçiler bileşin iktidara yerleşin sloganları eşliğinde Seyhan Belediyesi taşeron işçileri adına konuşan Ozan Kaya, “Yaptığımız işin hakkını alamıyoruz. Ayrımcılığa maruz kalıyoruz ve belediyede ikinci sınıf çalışan konumundayız. 2018 yılında çıkan kanun hükmünde kararnameyle taşeron şirketlerden kadroya alınacağımız söylenerek belediye şirketlerine geçirildik. Verilen sözler tutulmadı. Aynı kurumda çalışanlar aynı haklara sahip değiller. Açlık sınırının altında çalışıyoruz. Ayrımsız, kayıtsız, şartsız işçilerin insanca yaşam ve insanca çalışma koşullarına sahip olunması. Kadrolu ve güvenceli iş, haftada 40 saat çalışma ve artan enflasyon oranında zam. 52 günlük ilave tediye, zorunluluğun emekliliğin kaldırılması ve tayin hakkı istiyoruz. Güvenceli ve kadrolu çalışmayı istiyoruz. Şirket işçiliği kadro değildir. Taşeronluk köleliktir, köle olmayı kabullenmeyeceğiz” diye konuştu.
“TABAN MAAŞ HAKKIMIZDIR VE HER YERDE HAYKIRIYORUZ”
Özel Sektör Öğretmenleri Sendikası adına konuşan Felsefe öğretmeni Mehmet Burak Öncül, “ Mücadeleyi derli toplu bir hale sokmanın zamanı geldi. Patronların bize dayattığı bu düzen, bizi öğretmenden çok mevsimlik işçiye dönüştürmüştür. Taban maaş hakkımızdır ve her yerde haykırıyoruz. Çalışma saatlerimiz çok fazla, 12 saat çalıştığımız zamanlar oluyor ve ek mesai almıyoruz. Kurum sahipleri mobbing uyguluyor. Patronlardan gördüğümüz mobbing bu sistemin sonucudur” şeklinde konuştu. (Adana/EVRENSEL)