İşverene kıyak, işçiye eğitimsiz ustalık belgesi
Evrensel'e mektup yazan eğitim emekçisi, MESEM aracılığıyla başvurulan “Ustalık Telafi Programı”nda işletmelerin işçi başına her ay net 4 bin 253 TL teşvik aldığını söyledi.
Arşiv | Fotoğraf: DHA
Eğitim emekçisi
İzmir
Geçtiğimiz yıl Milli Eğitim Bakanlığı’na bağlı Mesleki ve Teknik Eğitim Genel Müdürlüğü’nce “Ustalık Telafi Programı Uygulama” yönetmeliği hazırlandı. 34 alan 184 meslek dalında uygulanması yaygınlaştırılan öğretim programına göre ilgili alan ve dallarda işçi çalıştıran işletmeler bu programdan yararlanarak işçi başına her ay net asgari ücretin yarısı kadar 4 bin 253 TL teşvik alıyor.
Teşvik tutarı işsizlik fonundan ödeniyor. Bin işçi ile başvuru yapan bir işletme için bu teşvik tutarı aylık net 4 milyon 253 bin lira tutuyor. Bakanlığın açıklamalarına göre bir milyon kişi ile sınırlı olan bu teşvikten yararlanmak için mal ve hizmet üretimi/satışı yapan işletmeler adeta kuyruğa girmiş durumda.
Mesleki Eğitim Merkezleri (MESEM) ve meslek liselerinin MESEM birimlerine başvurular yapılırken, bünyesinde lise veya üniversite mezunu işçi çalıştıran her işletme bu programa katılabiliyor. İşyerinde her 40 işçi için bir usta öğretici bulunması yeterli oluyor. İşverenler için istihdam garantisi zorunluluğu yok. Program bittiğinde işçiler işten çıkarılabiliyor.
ARACI FİRMALARI DEVREDE
Ustalık telafi programına işverenler adına başvuru için adeta aracı firmalar kurulmuş. Bu firmalar işveren adına tüm belgeleri hazırlıyor, MESEM kurumu ile sözleşmenin tüm prosedürünü yerine getiriyor. Karşılığında işverenden program başına yüzde 10-15 gibi değişik oranlarda komisyon alıyor. Aracı firma, MESEM kurumuna da öğrenci veya program başına bağışta bulunuyor. Bazı MESEM müdürleri işverenleri arayarak aracıları devreden çıkarmak ve daha fazla bağış (komisyon) almak için sözleşme teklifinde bulunuyor.
SÖZDE EĞİTİMİN TAMAMI İŞYERİNDE
Uygulanan “ustalık telafi eğitimi” programında eğitimin tamamı haftada 40 saat (5 gün) olarak belirlenmiş ancak haftada en az 45 saat çalışan işçilerin hangi ara eğitim alacağı belirsiz. Kağıt üzerinde eğitim görünüyor ve eğitim sonunda yapılacak sınav ile ustalık belgeleri veriliyor. Halihazırda yapılan Ustalık ve Kalfalık Sınavlarında, adaylar hem teorik hem de uygulamalı sınavlara alınmaktayken, bu uygulamada adaylar teorik sınava girmeden sadece uygulama sınavına girmeleri yetiyor. Sınavda işçi başarısız olursa teşvik tutarı işverenden geri alınmıyor. İşçilerin işyerine devam kontrolünü haftalık olarak MESEM’lerin koordinatör öğretmenleri ek ders ücreti karşılığında yapıyor. Ayrıca işveren her ay işçilerin SGK prim belgelerini de kuruma/okula göndermek zorunda. İşçilerin iş kazası ve meslek hastalıkları primi okul/kurum (devlet) tarafından ödenmekte. Bu program ile sınavda “başarılı” olan işçilere verilen ustalık belgesi aynı zamanda Mesleki Yeterlilik Belgesi yerine geçiyor ve uluslararası bir geçerliliği oluyor. Meslek liseleri ve MESEM’lerde çalışan meslek dersi öğretmenleri, metal, inşaat, gıda, kimya vb. birçok alanda eğitim almadan mesleki yeterlilik standartlarının edinildiği kabul edilen bu uygulama sonrasında iş kazalarının daha da artacağı ve üretimde/hizmette kalitenin düşeceği endişesini taşıdıklarını söylüyor.