Karabağ Ermenileri ve "gönüllü etnik temizlik"
Karabağ’ın dışarı açılan tek noktası Laçin Koridoru iki aya yakındır kapalı. Yüz bin insan yardıma muhtaç hale geldi. Bölgede tam kontrol isteyen Azerbaycan'ın planı Ermenileri göçe zorlamak mı?
2022'deki Laçin koridoru ablukası sırasında 'Azerbaycanlı çevre aktivistleri' | Fotoğraf: Aykhan Zayedzadeh/Wikimedia Commons (CC BY-SA 4.0)
Gabriel GAVİN*
eurasianet.org
Ermenistan’ın sınır kenti Goris’te yedi haftayı aşkın bir süredir oteller, gidecek başka yeri olmayan insanların evi haline geldi.
Tatil beldesindeki Sovyet yapımı bir konukevinin kapıcısı, lobideki bir yığın bavul ve çamaşır torbasına bakarak, “Tüm odalarımız mültecilere verildi” diyor, “Ama aslında hiçbir yerden kaçmış değiller. Sadece geri dönemiyorlar.”
Burası eskiden Ermenistan ile Azerbaycan’ın uluslararası alanda tanınan toprakları içinde yer alan ancak Sovyetler Birliği’nin çöküşünü izleyen kanlı savaştan bu yana etnik Ermeni çoğunluk tarafından kontrol edilen Dağlık Karabağ bölgesini birbirine bağlayan dolambaçlı yol üzerinde bir geçiş noktasıydı. Ancak 12 Aralık’tan bu yana, Laçin Koridoru olarak bilinen tek giriş ve çıkış yolu, kendilerini “Azerbaycanlı çevre aktivistleri” olarak tanımlayan kişilerin otoyolu korumakla görevli Rus barış gücü askerlerini geçerek asfaltta kamp kurmaları ve araçları engellemeleri üzerine kapatıldı. Şimdi Goris, yolun sonu.
100 BİN İNSAN YARDIMA MUHTAÇ HALE GETİRİLDİ
Hayati önem taşıyan otoyolun sivil trafiğe kapatılmasıyla birlikte yaklaşık 100 bin bölge sakini, Kızıl Haç ve Moskova birlikleri tarafından ulaştırılan insani yardıma muhtaç hale geldi. Mağaza rafları boş, ısıtma ve elektrik ise düzenli olarak kesiliyor. Daha sıcak havaları ve Dağlık Karabağ’ın verimli topraklarında yetişen taze meyve ve sebzeleri getirecek olan bahara kadar erzakların korunmasına yardımcı olmak için temel malların karneye bağlanması uygulaması başlatıldı. Ancak evlerinden uzakta mahsur kalanlar için işlerin yakın zamanda düzeleceğine dair umut beslemek daha zor.
Bölgenin fiili başkenti Stepanakert’te (Azerbaycan’ın Hankendi dediği yer) yaşayan 38 yaşındaki üç çocuk annesi Oksana, “Ameliyat olmak için Erivan’a gittim” diyor, “Bu tiroidimdeki ikinci ameliyat, kötü huylu bir tümörüm vardı.” Ancak hastanede ameliyat sonrası iyileşme sürecindeyken, geri dönüş yolunun tıkandığı haberi gelmiş. “Oğlum yanımda ama bir oğlum ve kızım daha Stepanakert’teki evlerinde babalarıyla birlikte. Ablukanın süreceğini düşünmüyorduk ve çocuklar yeni yıl tatili için hediyelerle bizi bekliyorlardı” diye anlatıyor otelin kantininde kahve içerken: “Onun yerine burada geçirdim. Bizim için akşam yemeği hazırladılar. Ağladım.”
YOL NEDEN KAPATILDI?
Yolla ilgili tartışmaların merkezinde, Karabağ Ermenilerinin bu yolu kullanarak Rus barış gücü askerlerinin burnunun dibine kara mayınları soktukları ve yasa dışı yollarla ve çevreye zarar vererek çıkardıkları altını ihraç ettikleri iddiaları yer alıyor.
Yolu kapatan protestocular Bakü’nün örgütsel desteğine sahip gibi görünse de Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Ayhan Hajizada gibi Azerbaycanlı yetkililer bu bağlantıyı reddediyor. “Bununla birlikte, Azerbaycan topraklarındaki yasa dışı madencilik faaliyetlerine ve Laçin yolunun yasa dışı faaliyetler için kötüye kullanılmasına son verilmesi çağrısını desteklediğimizi defalarca açıkça belirttik” diye ekliyor.
Ermenistan Başbakanı Nikol Paşinyan’a göre kriz, Karabağ Ermenilerine yönelik “etnik temizlik” için bir bahane ve 2020’de bölgede yaşanan savaşın ardından Dağlık Karabağ’a konuşlandırılan Rus barış gücü askerleri bu olayların “sessiz tanıkları” haline geliyor.
BAKÜ MADENLERİ KONTROL ETMEK İSTİYOR
Buna rağmen, eski Azerbaycan büyükelçisi ve Bakü’nün etkili Uluslararası İlişkiler Analiz Merkezi Direktörü Farid Shafiyev, Eurasianet’e diplomatik bir çözüm için hâlâ umut olduğunu söylüyor: “Ermenilere, (Azerbaycan’ın) maden alanlarını kontrol altına alması ve askeri teçhizat getirilmemesini sağlamak için trafiği kontrol altına alması da dahil olmak üzere bir dizi öneri sunduk.”
Ancak Laçin Koridoru’nun geçmişte olduğu gibi tekrar tamamen açılmasının pek mümkün olmadığını da ekliyor: “Bölgeyi askeri olarak işgal edebilmek için Karabağ’a engelsiz ve kontrolsüz erişim istiyorlar. Mesele gıda ya da ilaç değil, mesele ayrılıkçı yasa dışı varlıklarını sürdürebilmek. Anlamalılar - bu oyun bitti.”
Aynı zamanda, Bakü tüm bölgenin kontrolünü ele geçirmeye çalışırken, her iki tarafın da Rus barış güçlerinin görev süresinin sona ereceği 2025 yılından önce bir anlaşma yapmak için çalışması gerektiğini belirtiyor.
ÜÇÜNCÜ BİR SAVAŞ MI?
30 Ocak tarihli bir raporda Uluslararası Kriz Grubu, “Dağlık Karabağ için yaptıkları ikinci savaştan iki yıl sonra Ermenistan ve Azerbaycan’ın üçüncü bir savaşı başlatmaya rahatsız edici derecede yakın oldukları” uyarısında bulundu. Belçika merkezli STK, Bakü güçlerinin eylül ayındaki bir saldırı sırasında Ermenistan içinde bir dizi stratejik tepeyi ele geçirmesinin ardından, “Azerbaycan’ın daha büyük bir askeri üstünlüğe sahip olması ve Rusya’nın Ukrayna’daki savaş nedeniyle dikkatinin dağılmasıyla birlikte, Bakü’nün görüşmeler konusunda sabırsızlanması halinde bu yeni cephede avantajını zorlamasını engelleyecek çok az şey olduğunu” söylüyor.
İki ülke arasında imzalanan ve Rusya tarafından desteklenen üçlü anlaşma 2020’deki savaşı sona erdirmiş ancak Ermenistan’ın askerlerini Dağlık Karabağ’dan çekmesini şart koşmuştu. Erivan bu talebi yerine getirdiğinde ısrar ediyor ancak Azerbaycan bölgedeki tüm silahlı birlikleri anlaşma kapsamındaki “yasa dışı ayrılıkçı oluşumlar” olarak görüyor. Buna, giderek etkisiz hale gelen bir avuç Rus askeriyle birlikte Bakü güçleri ile kendi evleri arasındaki hattı tutan yerel etnik Ermeni Karabağ Savunma Ordusu da dahil.
Dağlık Karabağ’daki pek çok kişi için, yerel Ermeni güçlerinin silahlarını bırakması ya da Laçin Koridoru üzerinde bir Azeri kontrol noktası inşa edilmesine izin vermesi ihtimali, tanınmayan cumhuriyetlerinin ve bununla birlikte bölgede yaşamaya devam etme umutlarının sonu anlamına geliyor.
YENİ BİR ZORUNLU GÖÇ
Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev ocak ayı başında yaptığı açıklamada “Karabağ’daki Ermeniler (...) geleceklerinin Azerbaycan toplumuyla bütünleşmelerine bağlı olduğunu anlamalılar” derken Karabağ Ermenileri için herhangi bir özel statüyü reddetti ve bazılarının suç faaliyetlerinden dolayı yargılanabileceğini söyledi. Aliyev, bağımsızlıklarını korumak isteyenlerin “kendi istekleriyle” ayrılmaları gerektiğini, “Nereye gittikleri umurumuzda değil” diyerek ekledi.
Çocuklarıyla birlikte Goris’teki bir otelde mahsur kalan bir başka Karabağlı Ermeni anne Armine Aghajanyan, “Yol yeniden açılırsa pek çok insan şimdiden ayrılmayı düşünüyor” diyor, “Kendileri için değil ama çocuklarını korumak için.”
Mahsur kalan Karabağ Ermenilerinin birçoğu Rus barış güçlerinin para karşılığında kendilerini ablukadan geçireceğine inanıyor ve koridorun bir tarafında bulunan birçok kişi son haftalarda açıklanamaz bir şekilde diğer tarafta ortaya çıktı. (Rusya Savunma Bakanlığı, bölgedeki güçleri arasındaki yolsuzluk iddialarına ilişkin yorum talebine yanıt vermedi.) Ağacanyan evine dönmeye çalışıyor ama oradaki durumun her geçen gün daha da tehlikeli hale geldiğini biliyor.
"GÖNÜLLÜ ETNİK TEMİZLİK"
Dağlık Karabağlı siyasi analist ve Erivan merkezli Bölgesel Demokrasi ve Güvenlik Merkezi adlı düşünce kuruluşunun başkanı Tigran Grigoryan’a göre “Azerbaycan’ın taktiği hayatı zorlaştırmak, ki insanlar ayrılmak istiyor. Yolu tek bir yöne doğru açabilirler ve bunu bir tür ‘gönüllü’ etnik temizliğin takip etmesini bekleyebilirler. Ancak pek çok insanın gidecek başka yeri yok.”
Bu senaryonun Karabağ Ermenilerinin göçüne yol açabileceği korkusu Erivan’da giderek artıyor. Ermenistan Dışişleri Bakanlığı sözcüsü Vahan Hunanyan Eurasianet’e yaptığı açıklamada, “Elimizdeki bilgilere göre, Azerbaycan durumu en uç noktasına kadar zorlama eğiliminde, ardından, sosyal, ekonomik ve psikolojik zorluklar yaşadıktan sonra Dağlık Karabağ’daki birçok Ermeni’nin evlerini ve topraklarını terk edeceği beklentisiyle koridoru birkaç günlüğüne geçici olarak açacak” dedi: “Azerbaycan daha sonra koridoru tekrar kapatacak ve son Ermeni Dağlık Karabağ’ı terk edene kadar bu döngü tekrarlanacaktır.”
Ancak şimdilik Oksana ve Armine gibi insanlar ne yapıp edip geri dönmeye niyetli. Goris’in hemen dışındaki Tegh kontrol noktasında, 42 yaşındaki Nairi isimli bir adam şansını denemek için Erivan’dan buraya gelmiş. “Ailem orada ve onlara neden ulaşamadığımı kendim görmek istedim” diyor: “Ruslar neden yolu açmıyor? Oradaki insanlarımıza ne olacak? Bilmiyorum. Kimse bilmiyor.”
* Orijinal başlık: Abluka sürerken Karadağ Ermenileri gitmeye zorlanacaklarından korkuyor
Çeviri: Evrensel Dış Haberler