10 Şubat 2023 13:46

Gıda Mühendisi İbrahim Uğur Toprak anlattı | Deprem bölgesinde gıda ve su güvenliği için ne yapılmalı?

Gıda Mühendisleri Odası (GMO) İzmir Şube Başkanı İbrahim Uğur Toprak, depremzedelerin ve kurtarma ekiplerinin gıda ve su ihtiyaçlarının güvenli bir şekilde sağlanmasının insan hakkı olduğunu söyledi.

Kahramanmaraş | Fotoğraf: Fatih Polat/Evrensel

Paylaş

Ramis SAĞLAM
İzmir
 

Maraş merkezli peşi sıra yaşanan 7.7 ve 7.6 büyüklüğündeki iki depremin etkilediği 10 ilde kurtarma çalışmaları devam ederken halkın barınma ve beslenme ihtiyacı ön plana çıkıyor.

Çadır kentlerde ortaya çıkan en temel ihtiyaçların güvenli gıda ve temiz su olduğunu söyleyen TMMOB Gıda Mühendisleri Odası (GMO) İzmir Şube Başkanı İbrahim Uğur Toprak, “Acil olarak ihtiyaçlar karşılanırken gıda ve su güvenliğinin de sağlanması gerekiyor” dedi. 

“ENFEKSİYON RİSKİ YÜKSEK OLDUĞU İÇİN GIDA DENETİMİ ÖNEMLİ

Deprem bölgesinde kurulmaya başlanan çadır kentlerde yaşamaya başlayan ve başlayacak olan depremzedelerin bağışıklık ve sinir sistemlerinin yıpranmış olduğu düşünüldüğünde gıda kaynaklı enfeksiyonlara yakalanma riskinin giderek arttığını belirten Toprak, açık alanlarda çıkarılacak, dağıtılacak yemeklerin sadece karın doyurmak için olmaması gerektiğine vurgu yaptı.   

Son yıllarda yaşanan en büyük felaketlerden biri olduğunu söyleyen Toprak, “Depremin büyüklüğü, afetin yaşandığı alanın genişliği ve yapıların durumu depremin sonuçlarını daha da ağırlaştırmıştır. Bölgedeki olumsuz hava koşulları ve ulaşım imkanlarının kısıtlılıkları depremzedelerin yaşam koşullarını daha da olumsuz hale getirmektedir” dedi.  

ŞEBEKE SUYUNA DİKKAT

Depremin ardından yaşanan riskler göz önüne alındığında temiz su ve güvenli gıdanın ön plana çıktığını dile getiren Toprak, “Afetin yaşandığı illerde şebeke sularının doğrudan tüketiminden uzak durulmalı, güvenli olduğu duyurulana dek gıda üretiminde veya gıda ekipmanlarının temizliğinde şebeke suyu tüketiminden kaçınılmalıdır. Üretim sadece mobil/sahra mutfaklarda yapılmalı ya da merkez mutfaklarda üretilip alana uygun taşıma koşulları ile getirilmelidir” diye konuştu. 

“HAMİLE, ÇOCUK VE YAŞLILAR İÇİN ÖZEL BESLENME PLANI UYGULANMALI”

Yemeklerin çadırlarda ya da uygun olmayan yerlerde yenmesinin önüne geçilmesi gerektiğini ifade eden Toprak, ihtiyaç sahiplerinin saklama kabı vs. ile çadırlara yemek götürmelerine izin verilmemesi gerektiğini söyledi. 

Yaşlı, hamile ve çocuklar için özel beslenme planı uygulanması gerektiğini ifade eden Toprak, “Çadır ve toplanma alanlarında yaşanabilecek farklı sorunların önüne geçmek için beslenme uzmanlarının yönlendirmeleriyle bu alanların sürekli gözetim altında tutulması çok önemli. Çadır kent koşullarında özellikle bebeklere ve çocuklara dağıtılacak besinlerin saklanması ve dağıtılması daha da önem kazanıyor. Tek kullanımlık materyallerle tüketimin yapılması önemli bir zorunluluk. Yemek servis alanlarına gidemeyecek durumda olan engelli, yaşlı, hasta gibi ihtiyaç sahipleri için görevlilerin kontrollü olarak yemek götürmeleri sağlanmalıdır” dedi.  

“GIDA GÜVENLİĞİ RİSKİNE DİKKAT EDİLMELİ”

Deprem sonrası kurulan çadır ve toplanma alanlarında temiz su sorununa da değinen Toprak, özellikle tüketilecek suların kapalı ve tek kullanımlık olması ve güneş ışığına maruz bırakılmaması gerektiğini, çeşmelerden ve arıtmalardan su içilmemesini, bulaş riskinden dolayı damacana ambalaj tercih edilmesi gerektiğini söyledi.

Toprak, “Sağlıklı, güvenilir gıda ve temiz suya erişimin bir insan hakkı olduğu unutulmamalı, doğal afetten sağ kurtulmuş insanlar ve afet alanlarında çalışan arama kurtarma ekipleri gıda güvenliği riskine maruz bırakılmamalıdır” dedi. 

“ATIK ALANLARI, GIDA DAĞITIMI KADAR ÖNEMLİ”    

Yemek dağıtımı ve tüketimi sebebiyle çıkacak atıklar için uygun atık alanları oluşturulması gerektiğini belirten Toprak son olarak şunları söyledi; “Alanda oluşabilecek herhangi bir gıda ve su güvenliği riskine sebebiyet vermeyecek şekilde ve sıklıkta toplanıp bertaraf edilmeli, yemek üretim ve/veya dağıtım noktaları tuvalet, duş gibi noktalardan uzağa kurulmalıdır. Mobil/sahra mutfak ya da merkez mutfak dışında yemek hizmeti sağlamak isteyen bireysel ya da kurumsal destekçilerin, koordinasyon ekiplerinin belirteceği şartları sağlamadan herhangi bir hizmet vermelerine olanak sağlanmalıdır. Açık, dökme, tekrar paketlenmiş ürünler yardım olarak kabul edilmemelidir.” 

ÖNCEKİ HABER

Ekmek ve Gül: Depremde kadınlar yalnız değil!

SONRAKİ HABER

Adıyaman'dan notlar: Deprem değil sanki bomba düşmüş, devlet ölüsünü çıkarmaya dahi gelmiyor

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa