TTB Halk Sağlığı Kolu: Depremden kurtardıklarımız zatürreden ölmesin
Sahadaki durumun aktarıldığı TTB deprem bülteninin 7'ncisinde depremzedelerin solunum yolu enfeksiyonlarına, ishalli hastalıklara açık olduğu kaydedildi. Bölgede ilaç, tıbbi malzeme, aşı ihtiyacı var.
Fotoğraf: AA
Türk Tabipleri Birliği (TTB), Deprem Bülteni’nin yedincisini gerçekleştirdi. Afet dönemlerinde öngörülen ve karşılaşılan salgınların nasıl önlenmesi gerektiğinin konuşulduğu basın toplantısında söz alan TTB Halk Sağlığı Kolu Yürütme Kurulu Başkanı Prof. Dr. Gamze Varol depremin yaşandığı alanın büyük bir bölge olduğunu ifade edip; “Bu bölge zaten temel sağlık açısından da dezavantajlıydı. Şimdi afetle birlikte endemik olan bir takım sağlık sorunları; solunum yolu enfeksiyonları, ishalli hastalıklar meydana gelebilir. Depremden kurtardıklarımız zatürreden ölmesin” diye konuştu.
"EĞİTİMİMİZDEN DEĞİL, SERMAYENİZDEN VAZGEÇİN"
Açılış konuşmasını TTB Genel Sekreteri Prof. Dr. Vedat Bulut’un yaptığı toplantıda TTB Tıp Öğrenci Kolu (TÖK) Yürütme Kolu Üyesi Helin Çakır, “Eğitim Hakkımıza Sahip Çıkıyoruz” başlığını taşıyan basın açıklamasını okuyarak, üniversitelerde bahar dönemi eğitim programının uzaktan devam etmesi kararına karşı olduklarını duyurdu. Çakır, “Güncel olarak sayısı 30’a ulaşan hayatını kaybeden tıp fakültesi öğrencisi arkadaşlarımızın eksikliğini hissediyor ve yaslarını tutuyoruz” dedi. Çevrimiçi eğitim kararının hem depremzede hem de depremzede olmayan öğrencilerin bir bütününü mağdur edeceğini ifade eden Çakır, TÖK olarak ülke genelinde eğitimin devam edilmesi çağrısını yenilerken; “Eğitimizden değil, sermayenizden vazgeçin.” dedi.
"SUYUN VERİLMESİNİ SAĞLAYACAK TEKNİK EKİP YOK"
Çakır’ın ardından bölge illerinde çalışma yürüten hekimler güncel gelişmeleri aktardılar. Adıyaman'da bulunan Dr. Serra Şimşek, depremin ardından Adıyaman’da ikamet eden yurttaşların ya köylere ya da çevre illere göç ettiğinden söz etti. Şimşek, “Kentte suyun verilmesi noktasında sıkıntılar devam ediyor. Tuvalet konusunda devam eden sorunlar çözülmüş değil. Tuvalet ile ilgili sorunu giderecek olan ekip de depremzede ve sahada bu sebeple teknik ekip sıkıntısı yaşanıyor” dedi.
Kentte farklı bir çok noktada çadır kentlerin kurulduğunu ve aralarındaki mesafenin de uzak olduğunu ifade eden Dr. Şimşek, "Kentte bir revir vardı. Ardından hem İstanbul Tabip Odası hem de Diyarbakır Tabip Odası birer revir daha açtı. Ancak buradaki asıl ihtiyaç saha çalışması" diyen Dr. Şimşek, kentte halen arama kurtarma çalışmalarında canlı insanlara ulaşıldığını da kaydetti.
İLAÇ, TIBBİ MALZEME, TETANOS AŞISI İHTİYACI VAR
Hatay’dan yayına bağlanan TTB MK üyesi Dr. Onur Naci Karahancı, halk sağlığı ve koruyucu hekimliğe dair çalışmaların devam ettiğinden söz etti. Karahancı, “İlaç ve tıbbı malzeme halen ihtiyaç. Tetanos aşısı da yine öyle” diye konuştu.
"BU GÜNLER SALGIN AÇISINDAN OLDUKÇA KRİTİK"
TTB Halk Sağlığı Kolu Yürütme Kurulu Başkanı Prof. Dr. Gamze Varol, bulaşıcı hastalıklar açısından riskli döneme girildiğini ifade etti.Varol, “Dünya Sağlık Örgütü diyor ki bu tür afetler sonrasında 4. gün ila 4 hafta arası kritik bulaşıcı hastalıklar dönemi. Bizim bu süreçte aslında organize olup; güvenli barınma, temizlik, sanitasyon hizmetleri ve su erişiminin sağlanması gibi temel ihtiyaçları sağlamış olmamız gerekiyordu. Ama halk sağlığı uzmanı arkadaşlarımızın dönüşleri sanki deprem daha dün yaşanmış gibi bir tabloyu ortaya koyuyor.” dedi.
Depremin yaşandığı alanın büyük bir bölge olduğunu ifade eden Varol, “Bu bölge zaten temel sağlık açısından da dezavantajlıydı. Şimdi afetle birlikte endemik olan bir takım sağlık sorunları; solunum yolu enfeksiyonları, ishalli hastalıklar meydana gelebilir.” diye konuştu. Önlemlerin bir an önce alınması çağrısını yineleyen Dr. Varol, “Depremden kurtardıklarımız zatürreden ölmesin” dedi.
"SOĞUK ZİNCİR OLMADIĞI İÇİN BÖLGEYE NİTELİKLİ GIDA ULAŞMIYOR"
Varol’un ardından açıklama yapan Halk Sağlığı Uzmanı Prof. Dr. Ahmet Soysal’da depremin etkilediği illerde hiçbir temel çevre sağlığı hizmeti verilmediğinden bahsetti. Soysal, “Böyle büyük depremin ardından içme suyu dağıtım hattının zarar görmemiş olması imkansız. Bunların süratle elden geçirilmesi gerekir.” diye konuştu. Seyyar tuvalet ve duş ihtiyacının karşılanmasının önemine değinen Dr. Soysal, “Yardımların büyük bir kısmı çöpe gitti. Atıklar bir süre vektör oluşturacak. Atıkları geniş çukurlara gömmek lazım.” dedi. Cenazeleri kaldırırken eldiven, maske, koruyucu giysi ve siperlik kullanılması çağrısı yapan Dr. Soysal, “Bölgede elektrik sağlanamadığından soğuk zinciri sağlayamıyoruz. Nitelikli gıda bölgeye ulaşamıyor ve gıdaya bağlı ishal vakalarının görülmeye başlandı.” diye konuştu.
"50 YIL ÇALIŞTIM ŞU AN SOKAKTA YAŞAYAN BİR HEKİMİM"
TTB Genel Merkezi’nde yapılan basın açıklamasına katılan ve depremzede bir hekim, depremi yaşayan hekimler olarak travma yaşadıklarını, ruhsal yaralanmalarının olduğunu söyledi ve “Ben şu anda kendi yakınlarımdan 30’un üzerinde yakınımı kaybettim. Yüzlerce dostumu ve meslektaşımı kaybettim. 50 yıl Türkiye Cumhuriyeti’nde hekimlik yaptım. Şu an da sokakta yaşayan bir hekimim. Ama benim konumumdan çok daha zor şartlarda olan insanlar var. En azından bana sahip çıkacak olan dostlarım var, TTB var.” diye konuştu. (Ankara/EVRENSEL)