17 Şubat 2023 13:14

415 yurttaştan ortak açıklama: Linç, dayak, işkence insanlık suçudur

Aralarında yazar, akademisyen ve hukukçuların bulunduğu 415 yurttaş, yaptıkları ortak açıklamayla linç, dayak ve işkencenin insanlık suçu olduğunu vurgulayarak yetkilileri göreve çağırdı.

Fotoğraf: MA

POLİTİKA

Paylaş

Aralarında yazar, akademisyen, hukukçu, insan hakları savunucusu ve kurum temsilcilerinin bulunduğu 415 yurttaş, Maraş merkezli depremlerin ardından sosyal medyaya yansıyan linç ve işkence görüntülerine dair açıklama yaptı.

"Kamuoyuna ve yetkililere; linç, dayak, işkence insanlık suçudur" başlıklı açıklamada şunlar kaydedildi:

"6 Şubat’ta yaşadığımız, on binlerce insanımızı yaşamdan, sevdiklerinden koparan deprem tüm ülkeyi, halkımızı derin, tarifsiz acıya boğmuştur. Herkes elinden geleni yapmak, yaraları sarmak için seferber olmuş, olağanüstü bir dayanışma ortaya konmuştur.

Böyle büyük bir yıkım yaşanırken, iktidar hırsızlık yağma eylemlerine işaret ederek, bunları OHAL ilanına gerekçe yaptı. İktidar, yakınlarını kaybetmiş, evlerini kaybetmiş, organizasyonsuzluk nedeniyle perişan durumda olan halkın öfkesini bu olaylara yönelterek sorumluluktan sıyrılmaya çalışmakla kalmamış, bazı kesimleri hedef göstermiştir. Bu kampanyaya kimi ırkçı siyasetçiler de katılmıştır.

Depremin ilk günlerinden itibaren sosyal medyada, bölgeye yardıma gitmiş çoğu Suriyeli, Arap, Alevi olan insanlara saldırılarda bulunulmakta, mültecilere karşı nefret suçlarına kapı açılmakta, halkın dayanışmasıyla ortaya çıkardığı büyük insanlık tablosu zedelenmeye, yok edilmeye çalışılmaktadır.

Böylesi suçlamalarla itham edilenlerin yargı makamlarına teslim edilmesi gerekirken, toplumda korku ve terör oluşturacak boyutta açık işkence, linç yoluyla yaralama, öldürme eylemlerinin gerçekleştirilmesi, kimliği belirsiz kişilerce bu eylemlerin uygulanıp yayınlanması insan hakları ihlali, insanlık suçudur. Bu şiddeti onaylamanın ilerde kime yöneleceği de belli olmayan bir şiddet ortamının yaratılmasına sebep olacağı aşikardır. Bu durum asla kabul edilemez, derhal önlenmeli ve soruşturulmalıdır.

Ülke olarak yaşam mücadelesi verilirken bu görüntülerin sergilenmesinin, yaşamakta olduğumuz acıları derinleştirmekten, halkın dayanışma duygusunu yaralamaktan öte işlevi olmayacaktır. Gün dayanışma günüdür.

Kınıyor, uyarıyor ve yetkilileri göreve çağırıyoruz."