18 Şubat 2023 04:32

TÜPRAŞ işçisi: Eylemlerimizden öğrendiklerimiz yol gösterecek

“Şirketlerin büyük bağışları övünerek açıkladığı yayınları da izledik.Biz kendi işçisine yıllardır düşük ücreti ve işten atmaları reva gören Koç Holdingin samimiyetini sorgulamaya devam ediyoruz.”

Fotoğraf:TÜPRAŞ işçileri

Paylaş

TÜPRAŞ işçisi
İzmir

6 Şubat günü tüm ülke olarak deprem felaketinin ortasına gözümüzü açtık. Binlerce insanımızın bu depremde enkaz altında beklediği ilk gününde arama kurtarma çalışmalarının başlatılmadığı, insanların soğuk ve depremin yıkımı ile boğuştuğu anları izledik. Bizler de TÜPRAŞ işçileri olarak bu yıkıma müdahale etmek ve yardım etmek için arama kurtarma ve destek çalışmalarına katıldık. İlçemizde toplanan yardımlara her birimiz elimizdekileri iletti. Bizler için önemli olanın dayanışma olduğunu bir kez daha görmüş olduk. Devletin vazifesini yapmadığı bir ortamda biz işçiler dayanışma ile bu zorluğu atlatmak için çalışıyoruz.

Tüm bunları yaşadığımız süre zarfında şirketlerin büyük bağışları övünerek açıkladığı yayınları da izledik. Elbette bu depremzedeler için ellerinden geleni yapmalılar, umarım bizlerin emeğiyle kazandıkları servetin bir kısmını övünerek yaptıkları bağışlar depremde zarar gören insanlara ulaşır. Ancak biz kendi işçisine yıllardır düşük ücreti ve işten atmaları reva gören Koç Holdingin samimiyetini sorgulamaya devam ediyoruz.

Bilindiği üzere ülkemizde yaşanan ekonomik kriz ve gerçeği yansıtmayan yüksek enflasyon altında biz emekçilerin ücretleri ve alım gücü günden güne erimektedir. Biz TÜPRAŞ işçileri olarak 2019 TİS döneminde Koç Holding ve Yüksek Hakem Kurulu tarafından gasbedilen sosyal haklar ve enflasyonun altında verilen ücret artışıyla iliklerimize kadar bu krizi hissetmeye başladık.

Yeterli olmasa dahi asgari ücrete ve emekli ücretlerine yapılan ücret artışları ile birçok zorunlu ihtiyaçlara yapılan zamlar ile alım gücümüz bitme aşamasına gelmiştir ve almış olduğumuz ücretler yoksulluk sınırının çok çok altında kalmaya başlamıştır.

ZAFER BU MU?

2022 TİS sürecinde alınan yüzde 40 zam sendikamız tarafından bize bir zafermiş gibi gösterilmeye çalışılsa da gerçek öyle olmamıştır. TÜİK verilerine göre enflasyon yüzde 25 lakin sokak enflasyonuna göre yüzde 50’lerin üzerinde olan değerler almış olduğumuz yüzde 40’lık zammı ilk günden eritmiştir.

Biz TÜPRAŞ işçileri olarak başta İzmir rafinerisi çalışanları olarak temsilciliklerimizde toplanarak şube yönetimini çağırarak sorunlarımızı, yetmeyen ücretlerimizi, ay sonunu görmenin hayal olduğunu ve neredeyse tüm işçilerin ya borç batağında ya da icralık olduğunu kendilerine anlattık ve bir ek zam talebimiz olduğunu kendilerine yüksel bir çoğunlukla ifade ettik. Onlarda birçok şeyin kendilerinin de farkında olduğunu ve bunları genel merkez yönetimlerine ve genel başkana ileteceklerini söyledi.

Bir süre sonrada gelen bir mesaj ile genel merkezin Genel Müdür İbrahim Yelmenoğlu ile bir görüşme yapılacağını öğrendik. Yapılan görüşme sonuçları da yine bir SMS mesajı ile çalışanlara bildirildi ve bu zammın yüzde 15.4 olan enflasyon zammının yüzde 25’e tamamlanacağı söylendi. Koç Holding ve TÜPRAŞ Genel Müdürlüğünün bu zor şartlarda ve yaşanan ekonomik kriz ortamında bize reva görülen ek zam oranı sadece yüzde 9.6’dır.

KÂRINI YÜZDE 1140 ARTIRDI

Kârını yüzde 1140 artıran TÜPRAŞ işvereninin işçisine verdiği zam sadece yüzde 9.6 ve bu süreç itibarıyla İzmit rafinerisi çalışanları açıklanan kararın sabahında iş yavaşlatma eylemini başlattı ve sendika şubesinin ısrarla bu durumu sonlandırma çabasına karşı kararlarından geri adım atmayarak bu eylemin 4 rafineriye de yayılmasını sağladı. Sendika genel merkezinin “Biz bu yüzde 9.6’lık zammı 4 şube ve genel merkez olarak işverenle anlaşarak aldık ve protokol yaptık ve bu yüzden bu eylemleri sonlandırın. Biz sizin arkanızda değiliz” demesine rağmen yaklaşık 4 gün süren eylemlerin ardından, sendika yöneticileri, işveren ile tekrar görüştü. Yapılan görüşmede işveren sadece sözlü olarak şu an bir şey yapamayacağını lakin temmuz ayında tekrardan bir ek zam verilmesi için elinden geleni yapacağını söylemiş. Bu sözlü beyan bizlere iletildi. Hiçbir yazılı protokol yapmadan her dönem işçisini kandıran bir işverenin sadece sözlü olarak verdiği sözler ile işçinin güçlü iradesine rağmen genel merkez ve 4 şube yöneticilerine de çok yüksek sesle talebimizi göstermemize rağmen yalnız bırakılmanın psikolojisi ile dördüncü günün akşamında 4 rafineride de iş bırakma eylemleri sonlandırıldı.

Tüm yaşananların ardından bizler işbaşı yaptık ancak talebimiz de tepkilerimiz de devam ediyor. Ülkenin her gün felaketten felakete sürüklendiği şu günlerde bizlere yine “Şimdi deprem oldu ne ek zammı” diyenler olacaktır. Ancak biz insanca yaşanacak bir ücret için ek zam talebimizden vazgeçmiş değiliz. Hem ülkenin içerisinde bulunduğu bu durumdan işçilerin dayanışması ile çıkacağımızı hem de bizden kazandıkları kâr ile yardım yaptığını iddia eden işverenlerden hakkımızı almaya kararlıyız.

Ben bir TÜPRAŞ işçisi olarak diyorum ki bu durum kaybediş değil gelecek için bir umut olmuştur. Biz emekçiler olarak gerek sendikal bürokrasiye gerekse de işverenlere karşı nasıl mücadele edileceğini görmüş ve öğrenmiş olduk. Ve bu da gelecek adına önemli bir adım olmuştur. Şimdi ünitelerimizde ek zam tartışmamızı yapmaya, talebimiz etrafında birliğimizi oluşturmaya devam etmeliyiz. Unutulmamalıdır ki direnenler her zaman kazanamamıştır ama kazananlar her zaman direnenler olmuştur.

ÖNCEKİ HABER

Şişecam işçisi: ‘Yardım’ deyip işçinin boğazından kestiler

SONRAKİ HABER

Dışişleri Bakan Yardımcılıklarına Burak Akçapar ve Mehmet Kemal Bozay atandı

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa