Depremzedeler, banyo ve bulaşık ihtiyacını sokakta biriken suyla gidermeye çalışıyor
Antep'in İslahiye ilçesinde depremzedeler, binalardan sokağa dökülen suyu toplayıp kaynatarak banyo ve bulaşık yıkama ihtiyaçlarını karşılamaya çalışıyor.
Birkan BULUT
Antep
Maraş depremlerinin üzerinden iki hafta geçti ama hala tüm depremzedelere, çadır, şebeke suyu ve ısınma aracı gibi en acil ihtiyaçlar sağlanamadı. Antep'in İslahiye ilçesindeki görüntüler ise depremzedenin halini özetledi. Binalardan sokağa dökülen suyu toplayan depremzedeler, suyu kaynatıp banyo ve bulaşık yıkama için kullanıyor.
Antep'in İslahiye ilçesindeki büyük yıkımın arasında yaşam mücadelesi devam ediyor. Vatandaşlar enkazlar arasında sağlam kalan eşyalarını taşımayı sürdürürken, ilçeden ayrılmayanlar da çadırlarda temel ihtiyaçlarını karşılamaya çalışıyor. Ancak barınma, su, tuvalet, ısınma gibi en temel ve acil ihtiyaçları karşılamak hala çok zor. Kentin altyapısı ve binaların zarar görmesi nedeniyle birçok sokakta akan sular görülüyor. Binalardan sokaklara dökülen sular, depremzedeler tarafından kullanılıyor.
"BANYO VE BULAŞIKTA KULLANIYORUZ"
Bir sokakta dökülen suları toplayan Gülbahar Güngör şöyle anlatıyor: "Ordaki su patlamış. Banyo etmek, bulaşıkları yıkamak için kullanıyoruz. Sobanın üstünde ısıtıyoruz. Su getirmiyorlar, ancak içecek suyu gidip kendimiz alıyoruz belediyenin oradan. Depremin olduğu günden beri buradan su kullanıyoruz. Ben söylemedim ama arkadaş yetkililere söyledi. Onlar da yetiştiremiyor galiba, enkaz da çok var... Bilemiyorum."
Fotoğraf: Birkan Bulut/Evrensel 
"SOKAKTAKİ SUDA YIKIYORUZ"
Tuvalet ihtiyaçlarını nasıl çözdüklerini sorduğumuzda "Sağda solda yapıyor millet mecbursa. Lavabo sorunu yaşıyoruz, mecbur sabun alıp şu derede yıkamaya çalışıyoruz ama... Hayatta tutunmaya çalışıyoruz. Sıkıntıılı oluyor" diyor.
"TEMİZ OLMADIĞINI BİZ DE BİLİYORUZ"
Hemen yan çadırda kalan bir çift de o suyu kullandığını anlatıyor: "Temiz olmadığını biz de biliyoruz ama ne yapacaksın? Temiz su getirsin hükümetimiz. Orada oturana kadar Ankara'da, gelsin buraya baksın. Söylüyoruz yetkililere de yetkililer daha perişan gibi geliyor bana... AFAD geldi şu binaya ağır hasarlı demedi, e-devlete giriyoruz ağır hasarlı çıkıyor. Telefonda bakıyorum; diyor ki Haluk Levent'e para aktarmayın. Devletin yetkili kurumları varmış. Ya yiyonuz yiyonuz! Hiç olmazsa o adam dağıtıyor parayı. AFAD ile Kızılay'a yardım yapmalıymışız. Biraz daha götürsünler cukkayı. Bak şu odunları ben topladım enkazların arasından. Devletin getirdiği odunlar değil bunlar."
MUHTAR "BENDEN BEKLEMEYİN" DEDİ
Adam konuşurken eşi de ara ara anlatıyor. Fakat kocası öfkeli değil, bitkin: "Bizim mahallenin muhtarı benden bir şey beklemeyin diyor. Şu mahallede ortapedik yatak da buldular ama bizim muhtardan bir şey görmedik."
Diğeri kaldığı yerden devam ediyor: "Orası AKP'li, burası CHP'li. Ne yapacaklar, bu saatten sonra kellemizi mi kesecekler? Sülalemden 20 tane insan ölmüş benim. Bana 10 bin lira vereceksin, çözüm mü?"
Fotoğraf: Birkan Bulut/Evrensel 
"KAR ALTINDA EKMEK BULAMADIK"
"Belediye başkanı yok, kaymakam yok..." diye anlatmaya devam ediyorlar. Depremden iki gün sonra asker buraya gelmiş çoğu ekip. Depremden sonra öğlen 12'ye kadar karın altında beklemişler. İlk gün ekmek bulamadıklarını şöyle anlatıyorlar: "İki ekmeği 8 kişi bölüştük."
Evrensel'i Takip Et