23 Şubat 2023 19:45

Prof. Dr. Naci Görür: İzmir dirençli kent olma özelliğiyle de örnek olsun

İBB "İzmir Afet Planı” bilgilendirme toplantısında konuşan Prof. Dr. Naci Görür, “İzmir’in mikro bölgeleme çalışmalarında örnek olduğu gibi deprem dirençli kent olma özelliğiyle de örnek olsun" dedi.

Fotoğraf: Evrensel

Paylaş

 İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin üç yıldır yürüttüğü depreme hazırlık ve dirençlilik çalışmalarının anlatılacağı “İzmir Afet Planı” bilgilendirme toplantısı yapıldı. Toplantıda konuşan Prof. Dr. Naci Görür, “İzmir’in mikro bölgeleme çalışmalarını yapmakla örnek olduğu gibi deprem dirençli kent olma özelliğiyle de örnek olsun” dedi.   

İzmir’de 30 Ekim 2020’de meydana gelen depremin ardından İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin başlattığı deprem araştırmaları ve risk azaltma projelerinin akademisyenler, meslek odalarının temsilcileri ve uzmanların sunumlarıyla “İzmir Afet Planı-Deprem Hazırlık ve Dirençlilik Çalışmaları” bilgilendirme toplantısı yapıldı.

Ahmed Adnan Saygun Sanat Merkezi’nde yapılan toplantıya CHP İzmir Milletvekilleri, İlçe belediye başkanları, siyasi parti temsilcileri ve meslek odaları, sendika temsilcileri yan ısıra birçok akademisyen ve konuşmacı olarak da Prof. Dr. Naci Görür yer aldı.

“ORTAK AKLI ORTAK GÜCE DÖNÜŞTÜREMEZSEK HEPİMİZ EKSİĞİZ”

Toplantıda ilk konuşmayı yapan İzmir Büyükşehir Belediyesi Başkanı Tunç Soyer, “Bir Kira Bir Yuva” kampanyasını hatırlatarak, kira desteği konusunda çok büyük bir katılımın olduğunu söyledi. Soyer, “En yoksullaştığımız, krizin en derinleştiği bir anda insanlar birbirlerine yardıma koştu, depremzedeler birbirine destek verdi. Bütün bu acılar devam ederken bir nebze olsun dışarda, ateş başında, çadırda ısınmaya çalışan yavrularımızın başını sokacakları bir ev bulması için bir kampanya başlatmıştık ve devam edecek. Bundan sonra hayatımız eskisi gibi olmayacak. Ancak bir tek çaremiz var, bütün bu sıkıntısı büyüyen, kaygıları artan konjonktür içinde yaşarken dayanışmayı büyütmek bizi birbirimizden ayıran sebepleri değil buluşturan sebepleri öne çıkarmak ve dayanışmadan başka çaremiz yok” dedi.

Soyer yapılan çalışmanın önemine değinerek, “Eğer ortak aklı ortak güce dönüştüremezsek hepimiz zayıfız, hepimiz eksiğiz. Bu şehirlerimizle, çocuklarımızla güvenle yaşamak istiyorsak birbirimizi dinleyeceğiz, öğrenmeye çalışacağız, gayret edeceğiz” diye ekledi.

UZMANLAR ÇALIŞMALAR HAKKINDA BİLGİLENDİRME YAPTI

Toplantının ilk bölümünde “Deprem Riski Azaltma Çalışmaları” başlığında sunumlar yapıldı. Dirençli Kent Çalışmaları konusunda Deprem Risk Yönetimi ve Kentsel İyileştirme Dairesi Başkanı Banu Dayangaç, Yapı Envanteri Çalışmasının Tanıtımı konusunda TMMOB İnşaat Mühendisleri Odası İzmir Şubesi Başkanı Eylem Ulutaş Ayatar, Yapı Envanteri Çalışmasının Tanıtımı’nı, Prof. Dr. Erdem Canbay, Depremsellik Çalışmasının Tanıtımı konusunda Prof. Dr. Erdin Bozkurt, Tusunami Araştırması Çalışmasının Tanıtım’ını  Prof. Dr. Ahmet Cevdet Yalçıner, Mikro Bölgeleme Çalışmasının Tanıtım’ını Prof. Dr. Tamer Topal, Mekansal Planlama-İmar Şehircilik Dairesi Başkanı Yağmur Han Şenel, Kentsel Dönüşüm Çalışmalarını Kentsel Dönüşüm Dairesi Başkanı Ayşe Arzu Çelik, Altyapı Çalışmalarını ise Ulaşım Dairesi Başkanı Kadir Efe Oruç ile Fen İşleri Dairesi Başkanı Hamdi Ziya Aydın, İZSU Genel Müdür Yardımcısı Gürkan Erdoğan ve Bilişim Çalışmaları konusunda da Bilgi İşlem Dairesi Başkanı Ata Tamzi bilgilendirme yaptı.

“ÇALIŞMALARA BORNOVA VE BAYRAKLI’DA BAŞLADIK”

İMO İzmir Şube Başkanı Eylem Ulutaş Ayar konuşmasında, Maraş merkezli depremlerle ilgili sözlerine başlayarak, “Duyduklarımız bildiklerimiz bize acı veriyor maalesef, dayanışmayla tutunduk birbirimize ve yaşamaya. Bu çaresizliği yaşamamak için kısa, orta ve uzun vadede yapacaklarımız var” dedi.

Yapı stokuna dair yaptıkları çalışmayı anlatan Ayar, “Oda olarak Bayraklı ve Bornova ilçesinde bu çalışmayı yaptık ve deprem riski incelemesini başlattık. Tüm yapıları performans analizine tutmak mümkün değil o yüzden bu binaları bir sıralamaya koyup önceliklendirmemiz lazım. Bizim yaptığımız da bu. Bayraklı ilçesindeki çalışmamız tamamlandı. Bornova’da da sürüyor. Bayraklı’da 31 bin 200 yapı, Bornova’da yaklaşık 62 bin yapı olduğunu düşünüyoruz, orası devam ediyor” diyerek bilgilendirme yaptı.  

“MERKEZİ VE YEREL YÖNETİMLER RİSK YÖNETİMİNE YATIRIM YAPMALI”

Prof. Dr. Erdin Bozkurt da zemin konusuna dikkat çekerek, “Zemini çok iyi anlamak zorundayız. Bornova’nın özelliği, deprem dalgalarının önemli oranda büyüdüğü bir zemin. Tüm bunlar bize bu alanda mikro bölgelendirme çalışma olması gerektiğini söylüyor. Depremin ne zaman olacağıyla ilgilenmek yerine hazırlıklı mıyız diye sormak lazım. Merkezi ve yerel yönetimlerin risk yönetimine yatırım yapması gerekiyor. Ovalardan uzak duracağız, vahşi yapılanmaya hayır diyeceğiz” dedi.

İkinci bölümde ise Deprem Müdahale Hizmetleri konusunda bilgilendirme yapıldı. Deprem Anı ve Sonrası Müdahale Hizmetleri (İlk 2 saat-24 saat-1 hafta)/Depreme Yönelik Kapasitemizi Geliştirme Çalışmaları İtfaiye Dairesi Başkanı İsmail Derse Sosyal Yardımları konusunda ise Genel Sekreter Yardımcısı Ertuğrul Tugay sunum yaptı.

“İZMİR, MİKRO BÖLGELEME ÇALIŞMALARINI YAPMAKLA ÖRNEKTİR”

Üçüncü bölümde ise Türkiye’nin Depremselliği ve Deprem Risk Yönetimi üzerine değerlendirme konusu ele alınırken, konuşmacı olarak Prof. Dr. Naci Görür yer aldı.

Görür yaptığı konuşmasında, İzmir’in Türkiye’ye örnek olması gerektiğini vurguladı. Görür, “Umarım ki Maraş depreminden sonra bütün kentlerimiz İzmir’in yaptığı gibi benzer çalışmaları yapsın. Deprem kentlerinde kentin yönetiminde ister belediye, başkanlık ister Vali olsun mikro bölgeleme çalışmalarından toplanan veriler olmadan o kentin büyümesini, gelişmesini doğru ve bilimsel olarak yapamaz. Nitekim ülkede mikro bölgeleme bazlı yönetim olmadığı için kentler şuursuz, anlamsız; bazen fay hatlarıyla iç içe bazen de inşaatın yapılmaması gereken arazilerin inşaat yoğunluğunun arttırılmasıyla sonuçlandırıyor ve bu acıları yaşıyoruz” dedi.

İzmir’in mikro bölgeleme çalışmalarını yapmakla örnek olduğu gibi ikinci bir örnek olma yükünü de yüklemek istediğini belirten Görür, “İzmir deprem dirençli kentleri ilk oluşturan il de olmak zorunda. Türkiye’ye örnek teşkil etmek zorunda. İzmir deprem dirençli kent olma özelliğini tüm topluma gösterebilir. Daha on binlerce canımızın enkaz altında olduğu dönemde ve gözlerimizi bazen de İzmir döndürdüğümüz bu atmosfer de İzmir başını kaldırmalı deprem dirençli kentler diyerek bu ülkedeki vurguyu yapmalı. Toplumun buna ihtiyacı var” diye konuştu.

“BİR KENTİ DİRENÇLİ YAPABİLMENİN MODELİ, TÜM BİLEŞENLERİ DİRENÇLİ YAPABİLMEK”

Görür, fay tartışmalarının bir tarafa bırakılıp dirençli kentlerin oluşturulması konusuna eğilmek gerektiğini ve depremin toplumun gerçeği olduğunu ifade ederek bir kenti deprem dirençli yapabilme modelini şöyle anlattı:

“Bir kentin deprem dirençli yapabilme modeli var. Bir kenti oluşturan bileşenler var; yönetim, halk, alt yapı, yapı stoku, çevre ve ekosistem, ekonomi. Bu bileşenleri deprem dirençli yapacaksınız. Yeter ki irademiz ve kararlılığımız olsun. Birinci bileşen yönetim; bir kenti yöneten yönetim depremle ilgili gerekli eğitimden geçirilmeli. Önce kent yönetimi sonra da halk. Deprem kültürü olmayan halkla kenti depreme hazırlayamazsınız. Yönetim ve halkın eğitimi ile hepsi de yarından itibaren başlanır. Üçüncüsü ise alt yapı. Bütün alt yapımız dirençli midir değil midir, deprem geleceği zaman alacağı hasar nedir, bakmak gerekir. Yapı stokunda ise ne kadarı depreme dirençli, 1999 öncesi ve sonrası yapılan binalar, hangisi gecekondu bunları bilmeli veya güçlendireceksiniz ya da yıkacaksınız ve onu da kentsel dönüşüme sokacaksınız. Ama kentsel dönüşüm; rantsal dönüşüm değil. Çevre ve ekosistem konusunda ise, milyonlarca ton deprem molozu birikecek, inşaat molozları, kimyasal maddeler organik maddeler vs. Bunları aceleyle derelere götürüp üstünü örterseniz, zehirli maddeler toprağa, havaya, denize karışır. Besin zinciriyle sofranıza gelir. Geri dönüşüm önemli. Ekonomi bileşeninde ise, İzmir Batı Andolu’nun en önemi kenti, İzmir’i düşünün üretim azalmış, pazar kaybetmiş, tüm Batı Anadolu’nun çöküntü yaşayacağını düşünürsünüz.”

“İZMİR, TÜRKİYE’YE ÖRNEK OLSUN”

Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın “IMF bizden 5 milyar lira borç istedi, ben de verin dedim” sözlerini hatırlatan Görür, “O zaman biz talimat alırız. Böyle bir ülke biz değiliz, ekonomi de depreme hazır olmalı, ekonominin çarkı çökmemeli. Yani İzmir’e bilim insanı olarak bir görev gösteriyorum; bütün Türkiye’ye örnek olun. Ben bunu artık İstanbul’a söylemiyorum, 23 yıldır anlatamadım” diye konuştu.

“TÜM DİRİ FAYLARI HARİTALANDIRIYORUZ”

Kapanış ve değerlendirme konuşması yapan Soyer ise, “30 Ekim İzmir depremi sonrası üç ayaklı bir yol haritası belirledik. Risk azaltma projeleri başlattık. Tüm diri fayları haritalandırıyoruz. Depreme ve Tsunami’ye karşı İzmir’i daha güvenli bir şehir hale getireceğiz. 43 bilim insanı, 18 mühendisin yer aldığı depremsellik araştırması 2024'te tamamlanacak. Toplamda 12 bin hektarlık alanda mikro bölgelendirme çalışması yürütüyoruz. İzmir'in yapı stokunu çıkardık. Yüzde 80’ine yakını eski ve yaşlı. Eylül 2023-Eylül 2024 arasında Konak, Karşıyaka, Çiğli'deki toplam 315 bin binanın incelenmesini bitirmeyi hedefliyoruz” dedi.Yapı envanteri çalışmalarını bugüne kadar ilçe ölçeğinde çıkarmaya çalıştıklarını ancak artık İzmir'in hangi ilçesinden olursa olsun başvuran vatandaşın bina karnesini çıkartmak için ücretsiz test edeceklerini söyledi.

“ANAYASAL DÜZENLEME İSTİYORUZ”

Acil İzmir isimli mobil uygulamadan bahseden Soyer, “Her depremzedenin konumunu hızlıca bulup durumu anlık olarak takip ediyoruz. Kentimizde ayrıca 29 barınma alanı var, buralarda 1 ay içinde tüm çalışma tamamlanmış olacak. 2457 afet sonrası toplanma alanlarında çalışmalarda 1 yıl içine tamamlanmış olacak" dedi.Soyer son olarak, “Şehrimizi mekansal olarak hazırlamanın yanı sıra mevzuat olarak da hazırlık içindeyiz.  Her şeyden önce imar affı, imar barışı adı altında ne yapılırsa yapılsın mutlaka anayasal bir düzenleme ile engellenecek hale gelmesini istiyoruz” diye konuştu. (İzmir/EVRENSEL)

ÖNCEKİ HABER

Neden kurtarmaya gelmediniz?

SONRAKİ HABER

Deştin'de bilirkişi keşfi: Kazan Göleti yok olacak

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa