24 Şubat 2023 17:48

Çığlık köyünün çığlığını duyan yok: Hayvanlar enkazdan çıkarılmalı

Malatya Doğanşehir'e bağlı Çığlık köyünde enkaz altında kalan hayvanlar hâlâ çıkarılmamış. Köylüler; “enkaz altında kalan hayvanlar artık kokuyor. ölü hayvanlardan dolayı hastalıklar başlayacak" diyor

Fotoğraf: Can Bulut/Evrensel

Paylaş

Can BULUT
Eda AKTAŞ
Malatya

Malatya’nın Doğanşehir ilçesine bağlı Çığlık köyünün yaklaşık 1770-1780 yıllarında kurulduğu sanılmaktadır. Köyün (mahallenin) isminin köyün batı yamacında bulunan tepelerden kışın sık sık çığ düşmesinden dolayı verildiği söyleniyor. Aslında söylenen gibi kışın kar yağdığında yolların kapandığı ve ulaşımın zor olduğu bir köy. Tıpkı son yaşanan depremde olduğu gibi.

Depremin üzerinden 18 gün geçti ancak Çığlık’ta enkazlar olduğu gibi dururken, enkaz altında kalan hayvanlar da hâlâ çıkarılmış değil. Köye girilince ağır bir koku karşılıyor insanı. Köyde yaşayan biri yanımıza gelip, “Havalar ısınmaya başladı. 18 gündür enkaz altında kalan hayvanlar artık kokuyor. Yetkililere söylüyoruz ama gelip giden yok. Zaten suyumuz akmıyor, bir de ölü hayvanlardan dolayı hastalıklar başlayacak” diyor.

“SAĞLIĞIMIZ TEHLİKEDE”

Doğanşehir Çığlık köyü hayvancılık yapan köylü

Köy sakinlerinden biri olan Hayri Yıldırım, Çığlık’ta 12 hayvanının hâlâ enkaz altında olduğunu belirtirken, hayvanların enkaz altından çıkarılması için henüz yetkililere ulaşamadıklarını anlatıyor. Köylülerin İlçe Sağlık Müdürlüğünü arayıp enkaz altında kalan hayvanların koku yaymaya başladığını, ilerleyen günlerde bu durumun halk sağlığını olumsuz etkileyebileceğini söylediklerindeyse İlçe Sağlık Müdürlüğünün, köylüleri başka yerlere havale ettiğini ifade eden Yıldırım, “Bu hayvanların bir an önce enkazdan çıkarılıp imha edilmeleri gerekiyor. Fakat henüz bununla ilgili hiçbir çalışma yok. Devlet henüz bir adım atmadı” diyor.

“SAĞ KALAN HAYVANLAR YEME ULAŞAMIYOR”

Köydeki hasar tespit çalışmaları konusunda ise evlerde hasar tespit çalışmalarının iyi kötü yapıldığını fakat ahırlar için henüz böyle bir çalışmanın söz konusu olmadığını söylüyor Yıldırım. Hayvan sahiplerinin hayvanlara yem ulaştırabilme konusunda sıkıntılar yaşandığını, İlçe Tarım Müdürlüğünün sisteme kayıtlı olan çiftçilere belirli miktarda bir yem yardımı yaptığını fakat o yardım esnasındaysa insanların oraya yığıldığını da belirtiyor. Yıldırım, aynı zamanda aracı olmayan hayvan sahiplerinin ise dağıtılan yemlere ulaşamadığını da ekliyor.

“HİÇBİR YETKİLİ GELMİYOR”

Bir diğer köy sakini Hayri Ataman’ın ise enkazda üç hayvanı kalmış. “Sabah olan deprem bir şey yapmadı ama öğleden sonra olan deprem…” diye söze başlayan Ataman şöyle anlatıyor, “Ben sabah geldim, hayvanlarımı yemledim. Ardından bir gümbürtüyle ahırım çöktü. Ahırda iki inek, bir de dana vardı. İneklerden birini ilk gün çıkardık, danayı ise ertesi gün. Diğer inekse hâlâ enkazın altında. Çıkaramadık, öldü. Bir inek nereden baksan 55-60 bin lira.”

Enkaz altından çıkan hayvanlarını koyabilecekleri bir yer bulamadıkları için hemen sattıklarını söyleyen Ataman, hâlâ enkaz altında olan ineği çıkarmaya kendi gücünün yetmediğini, hiçbir yetkilininse gelmediğini söylüyor.

“GEÇİNEBİLECEK İŞİMİZ KALMADI”

Tarım, köyün eski geçim kaynaklarından. Pancar, fasulye, tütün, elma, kayısı gibi ürünlerin yetiştirildiği köyde hükümetin tarım politikaları ve kota meselesinden dolayı giderek azalmış. Köylülerden biri, “Eskiden geçim kaynağımız fazlaydı, geçinebiliyorduk. Zamlar ve uygulamalardan dolayı önce tarım bitti, sonra hayvancılık. Burada her hanenin 5-10 hayvanı vardı, şimdi yem fiyatı, bakımı derken sayılı aile kaldı. Onların hayvanları ise enkaz altında”diyerek deprem öncesinde de zaten zorluklar yaşadıklarını dile getirdi.

ÖNCEKİ HABER

Adanalı işçilerden iktidara tepki: Önce vergileri sonra insanları gömdüler

SONRAKİ HABER

Almanya DİDF deprem bölgesini ziyaret etti: Endişe ve çaresizlik de var dayanışma da

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa