GAMAK’ta işçinin birikmiş öfkesi dışa vurdu
"16 yıl boyunca işçi arkadaşlarımızla birbirimize düşman olalım diye mezhep ayrımcılığı bile körüklendi. Cemaat örgütlenmesi yapıldı. Bölgecilik teşvik edildi. "
Fotoğraf: Hilal Tok/Evrensel
Eski bir GAMAK işçisi
İstanbul
Merhaba. Ben 16 yıl boyunca aralıksız çalıştığım GAMAK Motor’da 15 Ekim 2015’te başlayan ve 55 gün süren grevin ardından elde ettiğimiz toplu sözleşmeden doğan haklarımızın niye uygulanmadığını ve neden aralıklarla işten atmaların olduğunu sorguladığım için işten atıldım. İşten atılmamda Özçelik-İş Kartal Şubesinin ve iş birlikçi işçilerin etkisinin de olduğunu düşünüyorum. Bu mektubumda yaşanan tüm gerçekleri, bir sendikanın üyelerini değil de nasıl patronu savunduğunu anlatmak istiyorum.
16 yıl boyunca işçi arkadaşlarımızla birbirimize düşman olalım diye mezhep ayrımcılığı bile körüklendi. Cemaat örgütlenmesi yapıldı. Bölgecilik teşvik edildi. Sola düşmanlık körüklendi. İşçi arkadaşlar AKP’nin ve Cumhur İttifakının arka bahçesi yapılmak istendi. İşten atılacak işçi arkadaşlar bilinçli olarak seçilip listeleri üyesi olduğumuz sendika tarafından patrona verildi. Bunları yazarken bile benim yüzüm kızarıyor ama sendikacıların yüzü bir kez bile kızarmadı.
İTİRAZ EDİNCE İŞTEN ATILDIK
Her toplu sözleşme döneminde üyesi olduğumuz Özçelik-İş bize hiç sormadan, TİS oturumlarına katılmamızı engelleyerek, fabrika patronu ve müdürlerle danışıklı dövüş halinde hep el altından sözleşme imzaladı. Biz düşük ücretlere karşı çıkıp “Niye üyeniz olan işçilerin çıkarını savunmuyorsunuz?” diye sorduğumuzda, “Allah razı olsun GAMAK patronundan. Bak iş veriyor size, ya fabrika kapanırsa ya işçi fazla der çoğunuzu atarsa daha mı iyi?” cevabına itiraz ettiğimiz için en az 250 işçi arkadaşla birlikte bir ay içinde işten atıldık.
Ama hiçbir zaman GAMAK Motor işçisinden vazgeçmedim, hep onlarla birlikte olan bitenleri takip ettim. Pandemi sürecinde işçi arkadaşımız Salih Bilgin koronavirüsten hayatını kaybetti. Sendikamız “Allah rahmet eylesin” demekten başka hiçbir şey yapmadı. “İşçilerin hayatı tehlikede. Sınırlı işçi çalıştırın, hiçbir üyemizi ücretsiz izne çıkarmayın. Daha katı işçi sağlığı ve iş güvenliği tedbirlerini uygulayın” demedi. İşçi arkadaşlarımız hep endişeyle kaygıyla korkuyla işe gidip geldiler.
BİR AYDA 200 BİN STOK
Ağır çalışma şartlarına rağmen hep düşük ücretle, açlık sınırı altında çalıştırıldık. GAMAK patronu servetine servet katarken biz hep yoksullaştık. İşçi arkadaşlarımız o kadar çok çalıştırıldı ki birkaç ay içinde 200 bin adet motor stoku yapıldı. “Grev olursa, hatta pandemide işler kötüye gider salgın yayılırsa bu stok bize yeter” diyen GAMAK patronuna Özçelik-İş de yarenlik yaptı. Üstelik her grev ve direnişte öne çıkan işçi arkadaşlarımız istihdam daralması adı altında işten atıldılar.
Şimdi 2023 şubat ayında yaşananlar bir birikimin sonucudur. Fabrikada bir referandum yapılıp işçilere, “Özçelik-İş nasıl bir sendika?” diye sorulsa, bu sorunun tek bir cevabı olur: Özçelik-İş patron sendikasıdır. Bu acı bir tablodur. Fakat bir gerçektir. Ek zam, özel sağlık sigortası, işten atmaların son bulması ve ücretlere yüzde 90 oranında artış talepleri karşılanabilir talepler. Bu talepler için göstermelik eylem yapma kararı alan sendikamız, el altından fabrika ile görüşerek işçi arkadaşlarımızı kandırmaya çalıştı. Bu ortaya çıkınca birikmiş işçi öfkesi dışa vurdu. Onun için “Sendika istifa”, “Sendika dışarı” sloganları atıldı.
EYLEM YAPAN İŞÇİLER İŞTEN ATILDI
Şu çok açık ki artık GAMAK işçisi Özçelik-İş’i istemiyor. Kendi temsilcilerini seçerek ve dayanışma aidatı dilekçesi vererek bu süreci sürdürmek istiyor. Peki bunu diyen işçilere ne yaptılar? Tebligatla, mesaj yoluyla ya da arayarak işten attılar. 100 işçi arkadaşımızın isminin olduğu bir listenin olduğu söyleniyor. İşçilerin alelacele sendika ve patron iş birliği ile 27 Şubat’a kadar ücretsiz izne gönderilmeleri planlı ve hesaplı bir tutumdur. 27 Şubat’a kadar olan bir haftalık zaman diliminde Özçelik-İş Kartal Şube yöneticilerinin, sendika temsilcilerinin ve hatta bir süre önce görevden alınan eski baştemsilcinin işçileri arayarak “Geri dönün, istifadan vazgeçin yoksa kötü olur” demesi neyin nesi?
İstifa eden işçi arkadaşlarımız “Taleplerimizi kabul ettirirseniz, hiçbir işçi arkadaşımız işten atılmazsa biz o şartlarda sendikamıza döneriz” demelerine rağmen işten atmalar oldu. Şube yönetimi kendileri için öç alma anlamına gelen bu kıyıma onay verdiler...
ER GEÇ HESAP VERECEKLER
Ben 16 yıl çalışıp ağır sömürüye tabi tutuldum. İmzalanan toplu sözleşmeye itiraz ettim diye, işten atılan arkadaşlarıma sahip çıktığım için, işe iade davaları açsınlar dediğim için işten atıldım. İşten atılırken eşyalarımızı almamıza bile izin vermediler. Şimdi de aynısını yapıyorlar. Sendikacılar, “İşten atmaya neden karşı çıkmıyorsunuz, atılanları geri aldırttın” diyen işçi arkadaşlarımıza “Biz bir şey yapamayız” diyorlar.
Bizim aidatlarımızla bizden 5-10 misli maaş alan bu sendikacıların artık yeri yok. GAMAK işçileri böyle utanmaz ve arlanmaz sendikacıları unutmaz. Er ya da geç bu sendikacılar tarihe karar bir leke olarak geçen bu olayın hesabını işçilere verecek.
Mektubumu bitirirken tüm süreçlerde GAMAK işçisinin yanında olan Evrensel gazetesine de çok teşekkür ediyorum.