Depremzedenin hayvanını yok pahasına satın aldılar

Devletin köylüye dönük politikaları köylüleri olumsuz etkiledi. Yem almakta zorlanan, kimi ahırı yıkılan köylü hayvanlarını sattı.

28 Şubat 2023 10:53
Paylaş

Volkan PEKAL
Hatay

Maraş merkezli depremlerde maddi hasar gören köylerde depremzede köylüler, hayvanlarını yok pahasına satmak zorunda kaldı. Hatay’ın Antakya, Defne ve Samandağ ilçelerine bağlı bazı köylerde deprem maddi hasarla atlatıldı. Devletin köylüye dönük politikaları köylüleri olumsuz etkiledi. Yem almakta zorlanan, kimi ahırı yıkılan köylü hayvanlarını sattı.

Antakya’nın Dikmece köyünde konuştuğumuz vatandaşlar, deprem nedeniyle yaşadıkları mağduriyeti fırsat bilenlerin hayvanlarını yok pahasına satın aldığını anlattı. 150 bin lira üzerindeki değere sahip hayvanlarını 100 bin liraya satmak zorunda kalan Gasıp Keskin, “Süt yapıp satıyorduk, şimdi ne satıp ne yiyeceğiz?” diyerek kendilerine destek verilmemesine tepki gösterdi.

"TARIM VE ORMAN İL MÜDÜRLÜĞÜNDEN DESTEK İSTİYORUZ"

Maraş merkezli depremlerde büyük yıkım yaşayan Hatay’da insanlar daha yüksekte ve binaların sağlam kaldığı köylere göç etmişti. İlk depremlerde yıkılmayan Hatay’ın köylerinde 20 Şubat’ta gerçekleşen Samandağ ve Defne merkezli iki depremin ardından hasarlar oluştu. Ahırı kullanılmaz hale gelen Keskin kardeşlerden Gasıp Keskin, “Hayvanlarımız ahırda ölmesin diye yarı fiyatına sattım. Fırsatçılar aldılar gittiler. Mecbur kaldık. Ne çadır geldi ne gıda geldi. Kendi imkanlarımızla geçiniyoruz. Tarım İl Müdürlüğünden destek istiyoruz ama destek gelmedi” dedi.

Köye bir kamyon süt yeminin getirildiğini ifade eden Keskin, onun dağıtımında da adaletsiz olduğunu belirterek, “Fırsatçılar aldı. Stokçuluk yaptılar. Yeniden hayvan alıp besleyeceğiz. Aç mı kalacağız?” dedi.

"ŞİMDİ NE YAPIP NE YİYECEĞİZ?"

Yem alamayınca başka bir köyde bulunan kamyonun peşine gittiklerini ifade eden Gasıp Keskin, “İki tane görevli ‘Bunu bu köye getirdik. Gidin Tarım İl Müdürlüğüne müracaat edin’ dedi. Biz de gidemedik, böyle boşta kaldık” dedi. Keskin, 150 bin liranın üzerinde bir değere sahip olan 5 ineğini 100 bin liraya satmak zorunda kaldığını anlattı. “Çadırlarımız yok, sokak lambalarımız yanmıyor, suyumuz yok, yardım gelmiyor” diyen Keskin, “Tepenin başında yalnız bir aile oturuyoruz. Serada barınıyoruz. Biz ahırcılık yapıyoruz. Süt, süt ürünleri satıyorduk. Şimdi ne yapıp ne yiyeceğiz?” diye konuştu.

ÖNCEKİ HABER

Türkiye ekonomisi büyürken emeğin payı düşmeye devam etti

SONRAKİ HABER

Kızılay Başkanı Kerem Kınık: Ortaya böyle bir başarı konulmuşken istifa etmem

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa