Depremzede: İyilik yapan yıllık değil 6 aylık kira istiyor
Depremzede kadınlar "Hangi birini söyleyeyim" diye başlıyor söze. Canlarını en yakan ise barınma ve çocuklarının aksayan eğitimleri.
Fotoğraf: Dilek Omaklılar/Evrensel
Dilek OMAKLILAR
Hatay
İskenderun’da, yıkıntıların arasından yukarı doğru Gültepe, Buluttepe Mahallelerine doğru çıkıyoruz. Çatlamış, hasarlı evler arasında kadınlar var çoğunlukla… En büyük şikayetleri ya barınma ya da çocuklarının kesilen eğitimleri. Geçinemediklerini belirten depremzedeler böylesi bir dönemde artan kira fiyatlarına da tepki gösteriyor.
‘ÇOK ŞEY İSTEMEDİK, SIĞINACAK BİR YER İSTİYORUZ’
Önce Gültepe Mahallesi’nde hasarlı bir evde oturmaya devam eden yaşlı bir kadınla konuşuyoruz. Evinin pencereleri olmadığı için naylonla ve battaniyeyle kapatmaya çalışmış. Eşi engelli, bir kızı ve üç torununu İstanbul’a göndermiş Nazmiye Kılıç. Hangi birini söyleyeyim diye başlıyor: “Ev diye bir şey kalmadı. Biz de 15 gün dışarıda kaldık. Sonra bu eve geçtik. Gelip de kimse sormadı biz ne yapıyoruz? Gencecik insanlar gelip de ‘Elimizden geleni yaparız sizin için’ diyor. Kocaman insanlar bize sırtlarını döndü gencecik çocuklar dayanışma gösterdi. Kimse el uzatmadı. Çok bir şey istemedik; sadece sığınacak bir yer istedik”.
‘BİZ NE KAZANIYORUZ DA O KADAR KİRA ÖDEYELİM?’
Buluttepe Mahallesi’nde de kadınların durumu aynı. Evlerinin ağır hasarlı olduğunu belirten başka bir kadın, “Evler çok pahalı, evi olan varsa hasarsız 6-7 bin TL diyor. Biz ne kazanıyoruz ki bunu ödeyeceğiz? Eşim asgari ücrete bile çalışmıyor. Patronlar da fırsatçı. Eşim 250 lira yevmiye alıyor. Ben aylık ne yapabilirim? Aynısını yapan 400-500 alıyor ama Suriyeliye 250 TL. Beğenmezsen git diyorlar. Mecbursun, ailen kalmadı, evin kalmadı zaten ülken kalmadı. Bir de işimiz elimizden gitmesin diye 20 lira verse bile çalışacaklar. Yoksa 12 saat çalışıp bunu kabul eder mi insan?” dedi.
‘EŞYASIZ 6 BİN 500 TL İSTİYORLAR’
Ev kiraları artışına dikkat çeken kadın, “Yevmiyeler azaldı ev kiraları arttı. Daha bugün bir eve baktım emlakçıdan. 6 bin 500 istiyor bir de 6 aylık peşin istiyor. Eşyasız. 6 bin 500 eve 6 aylık ver. Bazıları senelik istiyor. İyilik yapan 6 aylık istiyor yani. Elektriği, suyu, tüpü… Umarım bir gün insanlar fırsatçı olmaz. Düşünsünler ben de insanım” diyor.
‘GEÇİNMEK, BU DÖNEMDE DAHA DA ZOR’
“Bize kimse sormadı neye ihtiyacımızın olduğunu. Buraya gelen gönüllüler bize destek oldu” diyerek sözlerine başlayan bir kadın evde 6 kişi olduklarını, eşinin ise İzmir’de işçi olduğunu söyledi. Kadın, “Oradaki işi de sürekli değil, olsa giderim zaten ama gidemeyiz. Kıt kanaat geçinmeye çalışıyoruz. Bir insan asgari ücretle nasıl geçinsin? Hele böyle bir dönemde” diye soruyor. Temiz suya erişimin de çok sıkıntılı olduğunu söyleyen kadın, “Çeşmeden kimse kullanmıyor, zaten ‘içmeyin’ diyorlar, onu çamaşır için kullansak. Temiz suya ihtiyacımız var” diyor.
‘SURİYELİYİM DEME’
Mustafa Kemal Mahallesi Pazaryeri Çadır Kenti’nde Suriyeli mülteci bir kadın “Eşim çalışıyor. 2013’ten beri yaşıyoruz burada. ‘Suriyeliyim deme ki sana çadır versinler’ diyenler oldu. Devlet bize maaş veriyormuş! Olur mu öyle şey, ben çalışmazsam market ben Suriyeliyim deyince ekmek mi verecek, patron iş mi verecek. Biz de çalışıyoruz geçinmeye çalışıyoruz.”
‘NEYE GÖRE ‘TOKİ EVLERİ HASARSIZ’ DİYORLAR?’
Genç bir kadın da “Ben TOKİ’de kalıyordum, depremde zemin kattaydım. Ev çok zarar gördü. TOKİ evleri ‘hasarsız’ diye gösteriyorlar haberlerde. Niyeyse yansıtılmıyor. Kim geldi, kim denetim yaptı, zaten belli değil. Kimse bana bir şey sormadı. Neye göre hasarsız diyorlar? Evimiz yıkılmadı belki ama etkisini çok fazla yaşadık. Eve giremiyoruz, ölen çocukları gördükten, bunca şeyi yaşadıktan sonra nasıl girerim o eve. Neye göre hasarsız diyorsunuz?” diye tepki gösteriyor. Bundan sonrası için ne düşündüğünü sorduğumuz genç kadın, “O evimizin daha ödemesi vardı, 45 ay daha ödenecek. Ne kadarını ödediğimizi bile hatırlamıyorum artık, 6 ayda bir üzerine zam geliyor. Biz ödedikçe daha fazla çıkıyor. 45 taksit daha kalmıştı geriye” diyor.
‘ÇOCUKLARIMIZIN EĞİTİMİ İÇİN DERSLİK KURULSUN’
En önemli sorunlardan birinin çocukların eğitim sorunu olduğunu belirten bir kadın, “Eğitimden geri kaldı çocuklarımız. En azından okulun bahçesi geniş, tehlikesi çok yok veya başka bir alan da olabilir. Oralarda derslik kursunlar, bu yapılırsa bir öğretmen de gelir ki zaten gönüllüler de var. Benim göstermem yetmez. Ben gösterebiliyorum ama bazı kadınlar hiç gösteremeyebilir” diye konuşuyor.
‘ÇARESİZ KALDIK’
Depreme evde yalnız yakalanan başka bir kadın da Kocatepe Mahallesi sakinlerinden. Bölgede yıkım diğer yerlere göre oranla az olsa da hasar büyük. Evinin ağır hasarlı olduğu tespit edilen depremzede kadınla Mustafa Kemal Mahallesindeki Çadırkent’te tanışıyoruz. Eve girip çıksa da korkuları ve kaygısı diğerleri gibi büyük. Evinin hasarlı olduğunu öğrenen depremzede şunları anlattı: “Üstüme çökmedi ama oturulamaz ağır hasarlı dendi. Çaresizim neyi talep edeceğimi de bilmiyorum. Ağabeyimin ikametgahı benim yanımda gözüküyor o başvuru yaptığında sistemden hiçbir şey göremiyorum ve ben başvuru yapamıyorum. Bina hakkında hiçbir şeyi göremiyorum. Belirsizlik var kimden ne medet umacağız bilgim yok” diyor.