06 Mart 2023 08:38
Son Güncellenme Tarihi: 06 Mart 2023 20:53

Erdoğan seçim için 14 Mayıs'ı işaret etti: Süreci başlatıyoruz

Erdoğan 14 Mayıs'ı işaret etti: "10 Mart Cuma günü Anayasa'nın bize verdiği yetkiye dayanarak alacağımız seçim kararının ertesi gün Resmi Gazete'de yayınlanmasıyla süreci başlatıyoruz"

Ekran görüntüsü, Cumhurbaşkanlığı yayınından alınmıştır.

Paylaş

AKP'li Cumhurbaşkanı Erdoğan başkanlığındaki kabine toplantısı sona erdi. Cumhurbaşkanlığı Külliyesi'nde saat 15.35'te başlayan toplantı 4 saat sürdü.

Toplantının ardından açıklama yapan Erdoğan seçim tarihi için 14 Mayıs'ı işaret etti, "10 Mart Cuma günü Anayasa'nın bize verdiği yetkiye dayanarak alacağımız seçim kararının ertesi gün Resmi Gazete'de yayınlanmasıyla süreci başlatıyoruz" diye konuştu.

Erdoğan konuşmasına depreme gilişkin bilgiler vererek başladı, Maraş merkezli depremlerde hayatını kaybedenlerin sayısının 46 bin 104 olduğunu açıkladı.

Deprem bölgesine günler sonra giden arama kurtarma çalışmalarına, başta çadır ve temiz su olmak üzere temel ihtiyaçlara erişimde yaşanan güçlüğe rağmen sorumluluğu muhalefete yükledi, 'ranstal dönüşüme' karşı çıkanları suçlayarak önlerinin kesildiğini savundu.

CAN KAYBI 46 BİN 104'E YÜKSELDİ

Erdoğan'ın konuşmasından öne çıkanlar şu şekilde:

"Cumhuriyet tarihinin en çok can kaybına, yıkıma, acıya yol açan 6 Şubat depremleri ve sonrasındaki artçı sarsıntılar sebebiyle milletimize bir kez daha geçmiş olsun dileklerimizi sunuyorum. Afet bölgesinde can kaybı 46 bin 104'e yükseldi.

Deprem bölgesindeki 11 ilimizde artık kullanılamaz hale gelen bina sayısı 230 bini buluyor. Evi hasarsız veya az hasarlı olan vatandaşlarımızın bir kısmı da devam eden artçı sarsıntılar sebebiyle evlerine giremiyor.

Yaklaşık 9 saat sonra ikinci deprem felaketin sonuçlarını daha da ağırlaştırdı. 11 ilimizdeki 62 ilçe ve 10 bin 190 köyümüzde yıkıma yol açtı. Depremin ülkemizde ve bölgede ağır kış şartlarında yaşanması işleri daha da güçleştirildi.

Askerimiz depremden dakikalar sonra harekete geçerek üzerine düşen görevi yerine getirdi, getirmeye devam ediyor.

Polisimiz ve jandarmamız arama kurtarmaya destekleri, hayati rolleriyle adeta destan yazdılar.

Amacımız, 2 aya kadar 100 bin konteyner kurarak, yarım milyon depremzedeyi daha iyi şartlarda barınabilecekleri bu alanlara taşımaktır.

Depremde ağır hasara uğrayan yerlerde esnafa 250 bin liraya kadar 12 ayı ödemesiz 60 ay vadeli, yarısı Hazinenin ödeyeceği yüzde 7,5 faizli kredi veriyoruz

Gerekli eğitime ve donanıma sahip tüm sivil arama kurtarma potansiyelimizi değerlendirdik. Uluslararası yardım çağrımıza cevap veren NATO ve AB dahil profesyonel arama kurtarma ekiplerini hızla sahaya dağıttık. 35 bin kişiyle dünyada eşi benzeri görülmemiş arama kurtarma gücünü bir araya getirdik.

Yıkım öylesine çok, yıkım alanı öylesine büyük, iklim ve saha şartları öylesine zorluydu ki yine de çalışmanın ilk anlarında arzu ettiğimiz hıza ve etkinliğe ulaşamadık.

İdeal bir arama kurtarma ekibinin 80 kişiden en az da 20 kişiden oluşması gerekiyor. Asgari personel sayısı ile bile 1750 binaya aynı anda müdahale imkanı vardı. Arama kurtarma yapılması gereken bina sayısı ise bırakın ekip sayısını, toplam arama kurtarma personeli sayısı kadardı.

3 milyon 320 bin insanımız tahliye edilerek diğer illerimize gitti. 800 bin insanımız ise şehirlerden ayrılarak köylerine sığındı.

1,5 milyon aşkın insanımız çadırlarda, 53 bin insanımız konteynerlerde, 153 bin insanımız Milli Eğitim kurumları başta olmak üzere kamu tesislerinde hayatını sürdürüyor."

RANSTSAL DÖNÜŞÜM'E KARŞI ÇIKANLARI SUÇLADI

"Afete hazırlık planlarıyla ülkemizin tamamını kuşatan yeni hazırlıklar içindeydik. Kentsel dönüşüm projeleri de biriydi. 6 Şubat'ta bir kez gördük ki felaketler bizim hazırlıklarımızı beklemiyor.

Tek başına kentsel dönüşüm projelerinde yaşadığımız sıkıntılar bile afetlerle mücadelede yeni anlayışı ve yöntemi hayata geçirmemizin şart olduğunu gösteriyor.

Kentsel dönüşüm projelerinin bir an önce tamamlanması için adeta yalvardık. Bu konunun siyasetin malzemesi olamayacak kadar hayati öneme sahip olduğunu, kaybedilen her anın göz göre göre gelen yıkımlara biraz daha yaklaştırdığını söyledik.

Türkiye'nin kontrolsüz köyden kente göç akımı, sağlıksız yapılaşmaya yol açmaya kalmamış, şehirlerimizin merkezlerini de felç etmiştir. Kalitesiz yapı stoğumuz en büyük baş ağrımıza dönmüştür."

AFETLERDE BAŞARILI SINAV VERMİŞ!

Van, Elazığ Malatya, İzmir depremleri, Antalya, Muğla yangınları, Kastamonu, Giresin, Bartın sel afetlerinde hükümetimiz başarılı sınavlar verdi.

Afete hazırlık planlarıyla ülkemizin tamamını kuşatan yeni hazırlıklar içindeydik. Kentsel dönüşüm projeleri de biriydi. 6 Şubat'ta bir kez gördük ki felaketler bizim hazırlıklarımızı beklemiyor.

MUHALEFET ÖNÜNÜ KESMİŞ

Kentsel dönüşüm projeleriyle bu güne kadar yenilediğimiz 3,3 milyon konut elbette önemlidir. 15 yıldır kentsel dönüşüm dedik, başta ana muhalefet olmak üzere yavru muhalefet 'Biz kentsel dönüşüme karşıyız' dediler. Bununla ilgili çeşitli mitingler yaptılar. Vatandaşı topladılar. Şimdi de o vatandaş önümüzü kesiyor 'Ne olur bizim de binalarımızı yıkın' diyor.

Eğer o zaman bizim bu talebimize uysaydınız bugün binalar bitmiş olacaktı. Benim oturduğum yer, Üsküdar Burhaniye. Yalvardım ama kabul ettiremedim. Şimdi o çeverede dört dörtlük binalar yapıldı. Zemin artı üç, adeta caddeleri, ağaçlandırılması, yeşil peyzajıyla farklı bir görüntü ortaya koydu.

Bu hafta Vahdettin Köşkü'ne giderken vatandaş önümüzü kesti; ne olur başlayın diye. Bak sonra vaz geçmeyin! Arkadaşlarımıza talimatı verdik, tamam dediler. İnşallah buraya da başlayacağız. Yani zaman su gibi akıp gidiyor. Öbür tarafta Bay Bay Kemal gidiyor, mitingler yapıyor 'Sakın ha, buradan denize nazır evler yapılacakmış' diyor. Tabii ki denize nazır evler de yapılacak, kendimize yapmıyoruz ki, burada oturan vatandaşımıza yapacağız.

Yıllarca önümüzü kestiler. Fikirtepe, bir kısmı Kadıköy bir kısmı Üsküdar'da. Şimdi yapılıyor. Önümüz kesilmemiş olsaydı oralar da bitmiş olacaktı. Son depremlerde yıkılan binaların yüzde 98'inin 2000 yılı öncesi inşaatlar olması, son yıllarda özel sektörün bu alanda mesafe kat ettiğine işaret ediyor.

Kimi muhalefet partilerin kimi belediye ve sivil toplum kuruluşu görünümlü ideolojik yapıların, kimi tahrikleri kapılan vatandaşımızın kurbanı kentsel dönüşümdeki kayıplar bizi büyük tehditle karşı karşıya bıraktı.

Süreci geliştirmenin vebali ağırdır. Bir kez daha vatandaşlarıma 6 Şubat acılarını bir daha yaşamak için eski ve eksikli binalarını bir kez daha kentsel dönüşüme sunmalarını rica ediyorum. İzmir'in Karabağlar semti. Karabağlar'ın süratle kentsel dönüşüm ve değişime ihtiyacı var. Hadi bakalım İzmir'in belediyesi zatı şahanelerinde. Karabağları değiştirin, dönüştürün, bir adım atın.

Oranın aynı zamanda milletvekilisin. Şu anda ana muhalefet olarak baştasın. Hadi bakalım büyükşehir belediye başkanına söyle, ne yaparsa yapsın görelim, biz de alkışlayalım. Yapamazsınız, sizin öyle bir derdiniz yok. Aşkınız yok. Aynı şey Ankara için geçerli. Hadi atın adımları. İstanbul'da KİPTAŞ'ın kurucusu benim. Şimdi KİPTAŞ onlarda, yapın bir şey yahu, yok yapamazlar. Eğer derdiniz yoksa hiçbir şey yapamazsınız."

NOT TUTMAYI SÜRDÜRECEĞİZ

Bizim seçim sürecindeki gündemimiz yine deprem olacaktır. Maddi ve manevi kayıpların telafisi olacaktır. Siyasi çekişme, polemiklerle, kavgalarla örülü seçim kampanyası yapmayı içimize sindiremeyiz. Depremin ilk gününden itibaren asla siyasi tartışmaya girmedik. Söylenenleri not etmekle, belirtmekle yetindik. Yalan ve iftiralarla çalışmaları tehlikeye atanlarla, rahat koltuklarında ahkam kesenleri, insanımız can derdinde iken mal bölüşümü derdine düşenleri, kısacası gördüğümüz duyduğumuz her şeyi not ettik. Depremzedelerin yaralarını sarıp, yüzlerini güldürene kadar bu notları tutmayı sürdüreceğiz. Normal günlere dönünce herkese hak ettiği cevabı verecek, hak ettiği muameleye tabi tutacağız. Başka bir gündemle, başka bir tartışmayla meşgul olmayacağız.

SEÇİM AÇIKLAMASI

10 Mart cuma günü anayasanın bize verdiği yetkiye dayanarak alacağımız seçim kararının ertesi gün Resmi Gazete'de yayınlanmasıyla süreci başlatıyoruz. 11 Mart itibariyle seçim takvimi ile hususlar YSK'nın yetki alanına girmektedir.

Bu süreçte başka ile taşınan, yurt ve misafirhanede konaklayan, çocuğun kaydını başka ile alan, sağlık nedeni ile başka ile giden, seçmen kütüğünü yaşadığı yere nakleden hangi sebeple olursa olsun 6 Şubat felaketinden sonra ikametgahını, seçmen kaydını değiştiren depremzedelerimziin kendilerine sağlayan hak ve imkanlarından mahrum kalmamalarını sağlayacak Cumhurbaşkanlığı Kararnamesini yayınlıyoruz."

(HABER MERKEZİ)

ÖNCEKİ HABER

İskenderun'da deniz yükseldi, sahil yolu su altında kaldı

SONRAKİ HABER

Arkeologlar Derneği: İş makineleri Phaselis'e girdi, koy betona boğuldu

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa