Başbakanın gömleğini dik ama sendika isteme!
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’dan Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’e kadar birçok ünlü siyasetçinin ve zengin iş adamlarının gömleğini diken Ismaco Tekstil işçileri, sendikalı olmak isteyince işten atıldı. İşten atılan işçiler, Başbakana “Bizim diktiğimiz gömleği giyiyor fakat işten atarak yasalarını ç
Deri-İş Sendikası’na üye oldukları için işten atılan Ismaco işçileri 51 gündür direnişte. Dünyaca ünlü gömlek firması Ermenegildo Zegna’nın İstanbul Tuzla’daki fabrikası Ismaco’da çalışan işçiler, düşük ücret ve çalışma koşullarına karşı sendikalaştı. Deri-İş’e üye olan işçilerden 4’ü işten atıldı. Serbest Bölge’ye girişleri de yasaklanan işçiler, DESBAŞ’ın girişine kurdukları çadırla kararlılıklarını göstermeye çalışıyor. YASALARINI UYGULAYAMIYOR İşten atılan işçilerden Fikriye Akgül, “Bill Clinton’un sevgilisi Monica’nın hediye olarak aldığı gömlek Zenga gömleğiydi. O zaman bu gündem olunca satış rekorları kırılmıştı. Biz o gömleği diken işçiler bugün kapının önündeyiz. Abdullah Gül, George Bush ve Tayyip Erdoğan’ın giydiği gömlekleri diktik. Böylesine dünyaca ünlü bir fabrikada çalışıyoruz ama anayasal hakkımıza saygı gösterilmiyor” diye konuştu. Başbakan Tayyip Erdoğan’ın “Artık iki sendikaya üye olabilirsiniz” sözlerini hatırlatan Akgül, “Bizim diktiğimiz gömleği giyen Başbakanın yasaları uygulamaması nedeniyle kapının önündeyiz. Sendika anayasal bir hak olmasına rağmen bu hakkı kullandığımız için işten atıldık. İşveren yasalara uyacağını söylüyor ama uymuyor fakat buna karşı hükümetin de bir yaptırımı yok. Bir yaptırım yoksa söylediğin lafın da bir anlamı yok” dedi. ÜÇ YILDIR ZAM YOKTU Ismaco işvereninin yazılı talimatıyla serbest bölgeye girişlerinin yasaklandığını kaydeden Öznur Fazlıoğlu da fabrikada çalışan işçilerle irtibatlarının kesilmeye çalışıldığını ancak başaramadıklarını söyledi. Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı olarak kendilerinin yabancı bir patronun isteği ile Türkiye topraklarına girmelerinin yasaklanmasının düşündürücü olduğunu vurgulayan Fazlıoğlu, “Patron sendikayı kötülemiyor. İşçilerin böyle bir talebi yok diyor. Olduğu zaman ise kapının önüne koyuyorlar insanı. İşte biz de bunu kanıtıyız” diye konuştu. Üç yıldır zam almadan çalıştıklarını, 8 yıldır çalışıyor olmasına rağmen ücretinin 480 avro olduğunu aktaran Fazlıoğlu, bunun içinde çocuk, erzak gibi sosyal yardımların da olduğunu ifade etti. “İnsanlar avro üzerinden maaş aldığımızı duyunca çok aldığımızı sanıyor ama Türk lirasına çevrildiği zaman 1100 lira civarında oluyor. Sosyal yardımlar çıkartıldığı zaman asgari ücret civarına geliyor. Ama sattığı bir gömlek 350 ile 1000 avro arasında ve günde 2 bin gömlek üretiliyor” diyen Fazlıoğlu, sendikalaşma çalışmasının ardından içerdeki arkadaşlarına 20 avro zam yapıldığını, prim verildiğini dile getirdi. Direnişlerinin 51. gününde olduklarını aktaran Cengiz Taşkesen, başlarda içerde çalışan arkadaşlarına yoğun baskı olduğunu ancak son günlerde bu baskıların azaldığını kaydetti. Taşkesen, direnişin kendisine çok şey öğrettiğini, dayanışmanın, işçi sınıfının ne olduğunu öğrendiğini dile getirdi. Taşkesen, “Arkadaşlarımızla görüşmelerimiz sürüyor. Üyelik çalışmalarımız devam ediyor. Her gün yeni üyeler yapıyoruz. Diğer sendikalardan yeteri kadar destek gelmiyor. Deri-İş üyeleri dışında sendikalardan destek ziyareti görmedik. Ziyaretler bizi güçlendiriyor. Bu sınıf mücadelesiyse bütün sendikaları ilgilendiriyor, bu çadır bütün sendikaların çadırı. O yüzden sahip çıkmalılar” diye konuştu. (İstanbul/EVRENSEL)