8 Mart | Kadınlar iş yerlerinden eşitlik için seslendi, depremzede kadınlara dikkat çekti
Dünya Emekçi Kadınlar Günü'nde kadınlar iş yerlerinde, hastanelerde, adliyelerde açıklamalar yaptı. Şiddetin son bulması, eşitlik gibi talepler dile getirildi, depremzede kadınlara dikkat çekildi.
DEÜ Tıp Fakültesi Hastanesi - İzmir | Fotoğraf: Evrensel
8 Mart Dünya Emekçil Kadınlar Günü'nde kadınlar kent meydanlarındaki eylemlerin yanı sıra iş yerlerinde de açıklamalar yapıyor. İşçi kadınlar fabrikalarda, sağlıkçılar hastane önlerinde, avukat kadınlar adliye binalarında açıklamalar yaptı; taleplerini dile getirip birlikte mücadeye çağırdı.
Öte yandan TTB Kadın Hekimlik ve Kadın Sağlığı Kolu ile tabip odalarına bağlı kadın hekimlik ve kadın sağlığı komisyonları, 8 Mart’ı depremde yaşamını yitiren kadın hekimlere ve kadınlara adadı. Yapılan açıklamada, deprem bölgesinden hekimler, alandaki kadınların yaşadıkları sorunları anlattı.
İZMİR’DE SAĞLIK EMEKÇİSİ KADINLAR TALEPLERİNİ HASTANELERDEN DİLE GETİRDİ
İzmir’de sağlık emekçisi kadınlar işyerlerinde 8 Mart’ta ilişkin basın açıklaması düzenledi.
Dokuz Eylül Üniversitesi (DEÜ) Tıp Fakültesi Hastanesi’nde SES, Sağlık-İş ve Eğitim Sen İzmir 3 No’lu Şubenin çağrısıyla poliklinik önünde bir araya gelen sağlık emekçisi kadınlara polis engel olmaya çalıştı.
Polisin engellemesine rağmen taleplerini dile getiren kadınlar yaptıkları açıklamada, “Fabrikalar, sokaklar, işyerleri, evler, okullar kısacası yaşamın her alanı kadınların sömürüldüğü ve yok sayılmaya çalışıldığı yerler haline gelmiş durumda. İşyerlerinde, üretim alanlarında ucuz iş gücü olarak görülen yine biz kadınlar oluyoruz ve hak gasblarından fazlasıyla payımızı alıyoruz. Küçülmeye giden işyerlerinin ilk gözden çıkardığı çalışanları kadınlar olurken, haklarını arayıp sendikalı olan ya da direniş başlatan işçiler, işverenin ve yasaların gerçek yüzüyle karşı karşıya kalıyor. Biliyoruz ki sömürüsüz, cinsiyet eşitliğinin sağlandığı, kadın cinayetlerinin ve kadına yönelik her türden gerici politikanın son bulduğu bir dünya mümkün. Bu dünyayı yaratmak biz kadınların ellerinde. Örgütlü, mücadele ve umut dolu nice 8 Martlara” denildi.
“SÖMÜRÜYE KARŞI ÖRGÜTLÜ MÜCADELEMİZ SÜRECEK”
Dr. Suat Seren Göğüs Hastalıkları Hastanesi bahçesinde de Sağlık-İş İzmir Kadın Komisyonu, SES İşyeri Temsilciliği ve Tabip Odası üyesi kadınlar bir araya gelerek açıklama yaptı. Ortak açıklamayı okuyan Sağlık-İş İzmir Kadın Komisyonu üyesi ve İşyeri Temsilcisi Eylem Bıçak, deprem bölgesinde de kadınların eşitsizliği derinden yaşadığını ifade ederek, işyerlerinde sömürülmeye ve yok sayılmaya karşı örgütlü mücadelelerini sürdüreceklerini vurguladı.
Açıklamada sağlık emekçisi kadınlar, "Eşit işe eşit ücret", "Personel açığı giderilsin", "7/24 ücretsiz kreş" yazılı dövizlerle taleplerini dile getirdi. Açıklama depremde hayatını kaybedenlere atfedildi ve anılarına saygı duruşu yapıldı. Tepecik Hastanesi’nde çalışan sağlık emekçileri de açıklamaya katıldı.
Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi’nde ise Sağlık-İş üyesi işçiler hastane bahçesinde basın açıklaması düzenledi. Kadınların direnmek, haklarını aramak, sömürüsüz, tacize-tecavüze uğramadıkları ve katledilmedikleri bir yaşam için mücadele etmek zorunda bırakıldığı ifade edilen açıklamada, örgütlü mücadelenin önemine vurgu yapıldı.
Ayrıca Narlıdere Demokrasi Platformu, Narlıdere poliklinik önünde toplanarak Demokrasi Meydanı'na yürüyüş düzenledi. Meydanda okunan basın açıklamasından sonra kadınlar 11 ilin etkilendiği depremde yaşamını yitirenler için mum yaktı. (İzmir/EVRENSEL)
ÇAPA'DA SAĞLIK ÇALIŞANLARI 8 MART'I DEPREMZEDE KADINLARA ADADI
İstanbul Üniversitesi (Çapa) Tıp Fakültesi çalışanları 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü'nde hastane önünde açıklama yaptı. Bu yılki 8 Mart’ı depremzede kadınlara adayan sağlık çalışanları deprem bölgesindeki kadınların yaşadığı sorunlara dikkat çekti.
Sağlık ve Sosyal Hizmet Emekçileri Sendikası (SES) ve Sağlık-İş’in çağrısıyla İstanbul Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi önünde bir araya gelen sağlıkçılar depremde hayatını kaybeden yurttaşlar için saygı duruşu gerçekleştirdi. Ardından söz alan SES İstanbul Aksaray Şube Eş Başkanı Yasemin Bakır deprem bölgesindeki kadınların çok büyük zorluklarla karşı karşıya kaldığını anlatarak, “Oradaki enkazı biz kadınlar dayanışmayla, oradaki kadınları yalnız bırakmayarak kaldıracağız. 8 Mart’ta SES olarak alanlarda olacağız. Deprem bölgesindeki kadınların yanında olacağız. Mücadelemizden vazgeçmeyeceğiz, bu düzene su taşıyanların karşısında da dimdik durmaya devam edeceğiz” dedi.
March 8, 2023
“KADINLARIN DİLE GETİRDİĞİ SORUNLAR ORTAK”
Gerçekleştirilen eylemde ortak basın açıklamasını Sağlık-İş İstanbul 2 No’lu Şube Başkan Yardımcısı Tuğba Kutluca okudu. Kutluca, deprem bölgesinde her şey olağan akışındaymış gibi kadınlara sorumluluk yüklendiğini söyleyerek, “Tüm bunlar kadınların yaşadığı travmayı artırıyor. Kadınların ihtiyaçları ise arka plana atılıyor. Deprem bölgesinde olanaklar sınırlı kadınların dile getirdiği sorunlar ise ortaktır. Kadınların yağma ve cinsel saldırılara maruz kalması, kadınlar için hayati öneme taşıyan hijyen eksikliği gibi yabancı olmadığımız problemler deprem bölgesinde karşımıza çıkmaktadır” dedi. Deprem bölgesinde de en fazla kadınların sorunla karşılaştığını söyleyen Kutluca, “Bütün bunlar mücadele etmenin haklılığını daha fazla ortaya koymaktadır. 166 yıl önce tekstil işçisi kadınların bedenleri hak aradığı için tutuştu, bugünse aynı hak arama mücadelemiz devam ediyor. Başka bir dünya mümkün bu dünyayı yaratmak biz kadınların ellerindedir” diye konuştu. (İstanbul/EVRENSEL)
İZMİR'DE GENEL-İŞ'TE ÖRGÜTLÜ KADINLAR SOKAĞA ÇIKTI
Genel-İş İzmir Şubelerinde örgütlü kadınlar 8 Mart'ta talepleri için sokağa çıktı. Alsancak Eski Leman Kültür önünde toplanan kadınlar, "Birleşe birleşe kazanacağız", "Susmuyoruz, korkmuyoruz, itaat etmiyoruz" sloganları eşliğinde Kıbrıs Şehitleri Caddesinde yürüyüş düzenledi.
Yapılan basın açıklamasında, "Türkiye’de kadınlar, geçmişten bugüne, her türlü eşitsizliğe ve ayrımcılığa karşı, eşdeğer işe eşit ücret diyerek, başta çalışma hayatında, işyerlerinde, sokakta ve yaşamın her alanında, toplumsal cinsiyet eşitliğini sağlamak için mücadeleye devam ediyor. Bugün depremin açtığı yaraları sarmak için de ülkenin dört bir yanında kadınlar ekonomik kriz ve depremin getirmiş olduğu eşitsizlikleri, yoksunlukları, acıları gidermek için dayanışmayı ilmek ilmek örüyor. Kadın mücadelesi, yaşamın her alanında değiştirmeye ve dönüştürmeye devam ediyor" denildi.
March 8, 2023
Eşit, özgür, laik ve demokratik bir ülkeyi, dayanışma ve mücadeleyle işçi kadınların yeniden inşaa edeceği ifade edilen açıklamada, talepler şu şekilde sıralandı;
1) Çalışma hayatında kadına yönelik her türlü ayrımcılık terk edilmeli, güvenceli ve insan onuruna yaraşır işler yaratılmalıdır. Depremden etkilenen kadınların istihdama katılmaları için özel önlemler alınmalıdır. Kadın istihdamında tek seçenekmiş gibi sunulan esnek- güvencesiz ve kayıt dişi çalıştırmaya son verilmeli, güvenceli iş, güvenli yaşam koşulları sağlanmalıdır.
2) Kadınların istihdama katılmının önündeki engeller kaldırılmalıdır. Bakim ve ev işi yükünü alacak ücretsiz, nitelikli kreş ve yaşlı bakım evleri yaygınlaştırılmalı, erkek işçiler de kreş imkanlarından faydalanmalıdır. Bu talepler deprem bölgesinde de hızla hayata geçirilmelidir.
3) Barınma en temel haktir. Deprem bölgesinde hızla kadınlara güvenli barınma imkânı sağlanmalıdır. Kadınlar ve kız çocukları için güvenli yaşam alanları oluşturulmalıdır. Deprem sonrası artacak olan şiddet, taciz ve istismara karşı özel önlemler alınmalıdır.
4) Kadın ve kız çocuklarının temel ihtiyaçlarından olan hijyen kiti, mama ve bez vb. ürünlerin ücretsiz, düzenli ve sürekli bir şekilde deprem bölgesine ulaşması organize edilmelidir.
5) İstanbul Sözleşmesi ve 6284 sayılı Yasa, etkin bir şekilde uygulanmalıdır.
6) ILO 190 sayılı Şiddet ve Taciz Sözleşmesi onaylanmalıdır.
7) Toplumsal cinsiyet eşitliği, çalışma yaşamı başta olmak üzere, yaşamın her alanında hayata geçirilmeli, kadınların karar mekanizmalarında yer almasını sağlayacak politikalar uygulanmalıdır.
8) Kamu hizmetleri başta kadınlar ve kız çocukları olmak üzere, eşitsiz ve korunması gereken gruplar için yeniden organize edilmelidir.
(İzmir/EVRENSEL)
EMEK PARTİSİ MATA İŞÇİLERİNİ ZİYARET ETTİ
İstanbul Tuzla’da Birleşik Metal İş’in örgütlü olduğu Mata’da işçiler ek zam mücadelesinin 9. Gününde direnişi sürerken, Emek Partisi, 8 Mart'ta işçileri ziyaret etti. 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü dolayısıyla direnişteki kadın işçilerle birlikte pasta kesildi.
March 8, 2023
GEBZE'DE KADINLAR FABRİKALARDAN SESLENDİ: 8 MART RUHUYLA EL ELE VERMEYE DEVAM EDECEĞİZ
8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü'nde kadınlar fabrikalardan seslendi, "Depremden en çok etkilenen kadın ve çocuklara 8 Mart ruhuyla dayanışma elimizi uzatacağız, el ele vermeye devam edeceğiz" dedi.
March 8, 2023
Gebze'de Türk-İş'e bağlı Petrol-İş ve DİSK'e bağlı Birleşik Metal-İş örgütlü olduğu fabrikalarda kadın işçiler 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü'nde yan yana geldi. Kimi fabrikalarda 8 Mart'ın izin günü olması sebebiyle buluşmalar bir gün önceden yapıldı.
DİSK Genel Başkanı Arzu Çerkezoğlu ve Birleşik Metal-İş Genel Başkanı Adnan Serdaroğlu, Birleşik Metal-İş Gebze 1 No'lu Şubenin örgütlü olduğu Copreci Beyaz Eşya fabrikasında 8 Mart öncesi kadın işçilerle buluştu. Birleşik Metal-İş Gebze 2 No'lu Şube yöneticileri de örgütlü bulundukları Legrand fabrikasında kadın üyeleriyle bir araya geldi. Öte yandan Birleşik Metal-İş Gebze 2 No'lu Şubede örgütlü bulunan fabrikaların kadın işçileri, şube binasında Kocaeli Üniversitesi'nden Doç. Dr. Betül Urhan'ın katılımıyla "Ücretli-Ücretsiz Kadın Emeği" konulu etkinlik gerçekleştirdi.
"8 MART RUHUYLA EL ELE VERMEYE DEVAM EDECEĞİZ"
Türk-İş'e bağlı Petrol-İş Sendikasının örgütlü olduğu Novares, Araymond, Tekno Kauçuk, Durden Plastik ve Plascam fabrikalarında bildiriler okundu. 8 Mart ruhuyla dayanışmayı sürdüreceklerini belirten petrokimya işçisi kadınlar, "Evini ve yakınlarını kaybeden, felaketten olumsuz etkilenen sınıf kardeşlerimizin dertlerine ortak olmaya, yaralarını sarmaya devam edeceğiz.
Depremden en çok etkilenen kadın ve çocuklara 8 Mart ruhuyla dayanışma elimizi uzatacağız. İşçi ve emekçiler olarak bir yandan da çetin bir kara kışın ortasındayız. Derin bir ekonomik kriz yaşanıyor. Alım gücümüzün eridiği, yoksulluğun, işsizliğin arttığı, taleplerimizin yok sayıldığı, kazanılmış haklarımıza saldırıların arttığı, en demokratik hakların bile rafa kaldırıldığı bir dönemden geçiyoruz. Kadına yönelik şiddet, taciz, kadın cinayetleri, mobbing uygulamaları artarak devam ediyor. Bu sorunlara karşı mücadelemizi güçlendirmek için 8 Mart ruhuyla el ele vermeye devam edeceğiz" dedi.
(Gebze/EVRENSEL)
DENİZLİ'DE BELEDİYE VE SAĞLIK İŞÇİLERİNDEN ORTAK AÇIKLAMA
Denizli’de, Türk-İş'e bağlı Sağlık-İş ve Belediye-İş 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü'nde ortak basın açıklaması yaptı. Belediye-İş Denizli Şube Başkanı Uğur Cihan ve Merkezefendi Belediyesi’nden kadın işçilerin katıldığı açıklama Türk-İş Denizli İl Temsilciliği önünde yapıldı. Açıklamayı Sağlık-İş Denizli İl Başkanı Pakize Güneş okudu.
1857'de New York'ta 40 bin tekstil işçisinin başlattığı direnişi hatırlatan Güneş, 8 Mart'ın kadın işçilerin mücadele günü olduğunu vurguladı. Deprem bölgesinde kadınların yaşadığı sorunlara da değinen Güneş, "Önlem alınması ortak talebimizdir. Maruz bırakılan her durum ve olayda olduğu gibi yine en çok kadınların etkilendiği gerçeğinin bir kez daha yüzlere çarptığı doğal afet, savaş gibi unsurların yıkıcılığı ülkemizde ve dünyada ortadadır" dedi. Açıklama mücadele sloganları ile son buldu. (Denizli/EVRENSEL)
İZMİR BAROSU: HER TÜRLÜ ŞİDDETE KARŞI MÜCADELEMİZ SÜRECEK
İzmir Barosu Kadın Hakları Merkezi, 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü kapsamında Alsancak’ta bulunan baro binası önünde toplanarak, “Susmuyoruz, korkmuyoruz, itaat etmiyoruz”, “Erkek adalet değil gerçek adalet”, “Yaşasın 8 Mart, yaşasın mücadele” sloganları atarak Türkan Saylan Kültür Merkezi önüne kadar yürüdü.
March 8, 2023
Burada basın açıklamasını Kadın Hakları Merkezi adına Av. Büşra Marangozoğlu ve Av. Gözde Önal okudu. Kadınların uzaklaştırma ve koruma kararlarına rağmen polis önünde katledildiği hatırlatılan açıklamada, Pınar Gültekin’i canice katleden sanığa verilen 23 yıl hapis cezasına tepki gösterildi.
“NAFAKA HAKKINA TEPKİ GÖSTERENLER KADIN KATİLLERİNE TEPKİ GÖSTERMİYOR”
Depremde kadınların daha fazla sorunla karşılaştığı belirtilen açıklamada, “Bu ülkede depremzede Alev Altun, barınma ihtiyacı devlet tarafından karşılanmadığı için şiddet gördüğü eşinin evine yerleşmek zorunda kaldı, üzerine kaynar su döküldü” denildi.
“Bu ülkede hiçbir şeye ses çıkmadı da kadınların yaşamına, haklarına gelince herkes hep bir ağızdan konuştu. Bu ülkede kadınlara nafaka verilmesine karar verildiğinde gösterilen tepki, kadınlar katledildiğinde gösterilmedi. Erkeklerin bitmeyen istekleri konuşuldu da sıra kadına gelince, erkeklerin yorumlarından kadınlara söz sırası gelmedi” ifadelerine yer verilen açıklamada, İzmir Barosu Kadın Hakları Merkezi olarak, kadınlara yönelik her türlü şiddete karşı mücadele etmeye devam edecekleri duyuruldu. (İzmir/EVRENSEL)
BURSA BAROSU: İSTANBUL SÖZLEŞMESİ’NDEN VAZGEÇMİYORUZ
Bursa Barosu, 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü dolayısıyla Bursa Adliyesi önünde bir açıklama yaptı. Bursa Adliyesi önünde yapılan açıklamayı Bursa Barosu Kadın Hakları Merkezi Başkanı Büşra Pınar Altınok okudu.
8 Martlar bir kutlama günü değildir diyen Altınok, “Tüm dünyadaki emekçi kadınların; kendilerini ailede, toplumda, siyasal, sosyal ve ekonomik alanlarda eşit bir birey olarak görmeyen zihniyete karşı verdikleri bir mücadele ve dayanışma günüdür. Bizler bu yıl 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü’nü ülkemizde yaşanan deprem felaketinde, kaybettiğimiz insanlarımız ve tüm değerler için mücadeleye devam ederek karşılıyoruz. Bugünlerde yürüttüğümüz mücadelede her zamankinden daha çok dayanışmaya ihtiyacımız vardır.
İçinde bulunduğumuz afet döneminde, toplumsal cinsiyet eşitliğinin sağlanamamasının yarattığı sakıncalar, deprem felaketinden sonra çok daha vahim ve net bir şekilde ortaya çıkmıştır. Afetin yarattığı mağduriyetler kadınların barınma, kıyafet, yemek ve hijyenik ihtiyaçlar ile nakdi yardımlara varana kadar yaşadığı eşitsizliklerin yanı sıra haklarına erişimin de imkânsızlaşması konusunda yaşanmaktadır” dedi.
8 Mart 1857’den günümüze geçen süreçte kadınlar halen ailede, toplumda, siyasal, sosyal ve ekonomik alanlarda eşit bir birey olarak görülmemekte, eşit eğitim ve iş olanaklarına ulaşamamakta, kültürel ve siyasi alanda eşit şekilde temsil edilmediğini vurgulayan Altınok, “Bir kez daha Medeni Kanun’a ve 6284 sayılı Kanun’a dokunulmamasını, İstanbul Sözleşmesi’nin yeniden yürürlüğe konulmasını, yasaların etkin bir şekilde uygulanmasını ve toplumsal cinsiyet eşitsizliğini ortadan kaldıracak politikaların oluşturulmasını, öncelikle aile içi şiddet olmak üzere, şiddetin her türüne son verilmesini, kadın cinayetlerinin ve çocuk evliliklerinin önlenmesini talep ediyor ve 'İstanbul Sözleşmesi yaşatır' diyoruz” dedi. (Bursa/EVRENSEL)
ADANA BAROSU: KADINLAR DEPREM YARDIMINA ULAŞAMIYOR
Adana Barosu Kadın Hakları Merkezi “8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü” nedeniyle Avukatlar Salonu’nda basın açıklaması yaptı.
Av. Deniz Eylem Coşkun tarafından okunan açıklamada deprem bölgesinde özellikle kadınların ve çocukların yaşadığı zorluklara değinirken, 2022 yılında 396 kadının erkekler tarafından öldürüldüğünü hatırlattı, kadına karşı şiddetin, ayrımcılığın, sömürünün sona erdiği günlere ulaşmayı arzuladıklarını söyledi.
Açıklama öncesi Baro Başkanı Av. Semih Gökayaz yaptığı konuşmada, depremin yıktığı kentleri ve halen devam eden eksiklikleri hatırlattı ve "Bu yaraları hep birlikte el ele verip saracağız. Hep birlikte deprem bölgesinin sorunlarına odaklanmış durumdayız. Kadınlarımız bölgede zor şartlarda, çocuklarını bakmaya, ailelerini ayakta tutmaya çalışıyorlar. Kadınlar, deprem yardımlarına ulaşma noktasında büyük sıkıntılar yaşamaktadırlar. Devletin öncelikle tüm imkanlarını bu konuda seferber etmelidir” İfadelerini kullandı.
Açıklamada 2022 yılında 396 kadının erkekler tarafından öldürüldüğü hatırlatılarak, kadına karşı şiddetin, ayrımcılığın, sömürünün sona erdiği günlere ulaşmayı arzuladıkları ifade edildi. (HABER MERKEZİ)