Fransa’da işçilerin ayak sesleri: Ne bir gün fazla ne bir avro eksik!

Ali ÇARMAN
Strasbourg

Fransa’da ocak ayı ortalarında bu yana sular durulmak bilmiyor. Zira hükümetin emeklilik yaşını yükseltme planları var. Emeklilik yaşının 64’e çıkarılmasıyla birlikte bir işçi veya memur, emeklilik maaşını tam alabilmek için 43 yıl prim ödemek zorunda kalacak. Bu da işçilere, emekçilere yaşamı zindan etmek anlamına geliyor.

Gelinen noktada, ülkenin dört bir tarafında vucüt bulan işçi emekçi hareketinin fikri ve pratik adımlarına bütün dünya tanıklık etmekte.

EYLEMDE BİRLİK

Sınıfın kazanımlarına karşı başlatılan bu büyük saldırı dalgası karşısında, başta CGT (Genel İş Konfederasyonu) olmak üzere bütün sendikalar ortak hareket ediyorlar. Böylece, grev ve eylemlere katılım sayısı artıyor, özellikle de yürüyüşler rengarenk bayraklarla coşkulu ve kitlesel geçiyor.

Çarşamba günü gerçekleşen grev için Almanya’dan Fransa’nın Strasbourg kentine gittik. Öğle saatlerine doğru trenden indiğimizde istasyon ve çevresi polis ve bariyerle doluydu. Polis engeline takılmadan mitingin başlangıç alanına doğru yol aldık. Normal şartlarda cıvıl cıvıl olan şehir tam bir sessizlik içindeydi. Birçok mağaza 14.00’te "kapalıyız" levhalarını kapılarına asmıştı.

“Avenue de la Liberte (Özgürlük Bulvarı)" adlı alana önce sendikaların görevlileri ve sahne olarak kullanılan arabaları geldi. Saat 2’yi biraz geçince alan boydan boya doldu taştı. Ve her yerden "Tous ensemble (Hep birlikte)" sesleri yükselmeye başladı. Yarım saat sonra yoğun kalabalıktan dolayı şehir merkezine doğru yürüyüş başlatıldı.

Yürüyüşte her yaş grubu ve bütün iş kollarından emekçilerin varlığının yanı sıra gençlerin yoğun katılımı dikkat çekiyordu. Birçok sendika, söylenen şarkıları eşlik edilmesi için direniş şarkıları yazılı bültenler dağıtmış. İşçi sınıfının en temel marşı Enternasyonal de sık sık söylendi.

Taşınan pankart, döviz ve bayrakların ise haddi hesabı yok. İşte bunlardan birkaç örnek: “Ne bir gün fazla ne bir avro eksik”, “60 yaş, net emeklilik maaşı”, “Hep birlikte kazanacağız”, “Dayatmalara boyun eğmeyeceğiz”, “Biz her şeyiz”, “Kapitalizme karşıyız”.

GENÇLİK GELECEĞİNE SAHİP ÇIKIYOR

Sendikalardan bağımsız, hayli kalabalık bir gençlik korteji oluşturulmuş ki, yürüyüş sonuna kadar coşku ve sesleri eksilmedi.

Gençlik kortejinin en önünde sıralanmış beş kişiden biri ritim verirken, ellerinde megafonlarla dört genç ise taleplerini haykırıyordu.

Senatodan geçirilen "emeklilik reformu" bugün bu kez parlamentoda ele alınacak. Sonuç ne olursa olsun, Fransa işçi sınıfı kendi tarzında herkese önemli uyarı ve dersler vermeye devam edecek.

"ŞİMDİ FRANSIZCA KONUŞMA ZAMANI"

Fransa’da sendikalar ortaya çıktığı günden beri doğrudan siyasal eylemler yapmaktan geri durmadılar. Bunun için Almanya’daki işçi eylemlerinde sık sık “Şimdi Fransızca konuşma zamanı” seslerini duyarız.

Ocak ayı ortasında başlayan grevler daha ne kadar devam edecek bilinmez. Ancak ne olursa olsun Fransa işçi sınıfı “Her şeye bize bağlı” tutumundan kolay kolay vazgeçmeyecek görünüyor.

Binlerce kişinin katıldığı yürüyüş akşam saatlerinde bir şekilde sona erdi. Mücadele eden işçi ve emekçilerin deneylerinden öğrenilecek çok şey var.

Fransa'da "emeklilik reformuna" karşı ülke genelinde eylemler düzenlendi