Boğaziçi direnişinin 803’üncü gününde akademisyenler arkalarını 548’inci kez rektörlük binasına döndü
Boğaziçi Üniversitesi direnişinin 803’üncü gününde akademisyenler “#KabulEtmiyoruzVazgeçmiyoruz” diyerek arkalarını 548’inci kez rektörlük binasına döndü
Fotoğraf: Nazım Çapkın
Boğaziçi Üniversitesi akademisyenleri haftanın her iş günü olduğu gibi bugün de 12:15’te “#KabulEtmiyoruzVazgeçmiyoruz” diyerek arkalarını 548’inci kez rektörlük binasına döndü.
Akademisyenler nöbet boyunca ellerinde “Özerk, Özgür, Demokratik Üniversite”, “Kabul Etmiyoruz”, “Vazgeçmiyoruz” yazan dövizler ve üzerlerinde #KabulEtmiyoruzVazgeçmiyoruz” yazan Can Candan, Mohan Ravichandran ve Tolga Sütlü fotoğrafları taşıdı.
Boğaziçi Üniversitesi akademisyenleri 548. nöbetlerinin ardından her haftanın son iş gününde olduğu gibi haftalık açıklamalarını (Bülten 108) okudu.
“KAYYUM YÖNETİMİ HABERLEŞME PLATFORMUNU ERİŞİME KAPATTI”
Kayyım Naci İnci yönetiminin, tüm üniversite paydaşlarının özgür haberleşme, tartışma ve dayanışma alanlarını hedef aldığı belirtilen açıklamada; “!1996 yılında öğretim üyelerinin inisiyatifiyle kurulan, gönüllü katılımı esas alan ve özgür, gayrı resmi bir haberleşme platformu olarak işlev gören Instforum 8 Mart günü yönetim tarafından herhangi bir ön bilgilendirme veya açıklama yapılmadan erişime kapatıldı. Kayyım yönetimi geçen Kasım ayında yine ani ve tepeden inme bir kararla Instforum’u tüm emekli ve yarı zamanlı hocalara kapatmış, özveriyle kuruma hizmet vermeye devam eden yüzlerce kullanıcıyı bu iletişim ağından dışlamıştı. İlerleyen günlerde birçok başka hocamız da sadece yaptıkları eleştirel paylaşımlar gerekçe gösterilerek Instforum’dan çıkarıldı, disiplin soruşturmalarına tâbî tutuldu. Kurulduğu günden beri Instforum, eğitim, araştırma hayatı ve kampüs deneyimleriyle ilgili fikir, öneri ve eleştirilerimizi özgürce paylaştığımız mecralardan biri oldu. Şahit olduğumuz bu son yasakçı müdahale, kayyım yönetiminin Boğaziçi Üniversitesi’nin çok sesli akademik kültürüne karşı duyduğu tahammülsüzlüğün bir göstergesi. Bizler, farklı iletişim mecralarında fikir ve düşüncelerimizi özgürce paylaşmaya devam ediyoruz. İçinde bulunduğumuz karanlık dönem sona erdiğinde Instforum’u yeniden canlandıracağız. Bu mecrada kayyım yönetiminin özgür ve eleştirel düşünceye karşı aldığı düşmanca tavır utançla hatırlanacak” denildi.
“YÖNETİME YAKINLIĞI SAYESİNDE İŞE ALINAN ELEMANLAR HÜLLE İLE HIZLA TERFİ ETTİRİLİYOR”
Yönetimin idari personeli hedef alan kadrolaşma hamlesinin hız kesmeden devam ettiği; yönetime yakınlığı sayesinde işe alınan elemanların diğer kayyım üniversitelerinde denenmiş hülle yöntemleriyle kısa sürede terfi ettirildiğinin altı çizilen açıklamada şu ifadelere yer verildi; “Üniversite rektörlüğü son aylarda yayımlanan iş ilanlarıyla yüzlerce kişiyi idari kadrolarda istihdam etti. İşe alım sürecinde birçok kişi, KPSS sınavlarında diğer adaylardan düşük puan almalarına rağmen siyasi “referans” ve kayırmacı tercihlerle üniversite kadrolarına alındı. Bu şekilde ele geçirilen kadrolar siyaseten yönetime yakın olan sendikaya da nüfuz kazandırıyor. Özellikle son dönemde hayali birimler olan İletişim Fakültesi ve Veri Bilimi ve Yapay Zeka Enstitüsü, kadro yükseltme kuluçkası gibi işlev görüyor. Bu birimlere sekreter kadrosundan, geçici görevlendirme ile alınan liyakatsiz elemanlar kısa sürede sınava girmeden, hülle yöntemiyle şube müdürü olarak yönetim kademelerine atanıyorlar. Naci İnci yönetimine ve bu kadroları işgal eden personele, buna benzer gayrimeşru istihdam usulleri aleyhinde yargı kararları olduğunu, eşitlik ve liyakat ilkelerinin ihlal edildiği usulsüz atamaların hukuken sorgulanacağını hatırlatmak isteriz.”
“İTİRAZ VE ALTERNATİF ÇÖZÜM ÖNERİLERİNE RAĞMEN HAYVAN BARINAĞI YERİNDEN EDİLİYOR”
Güney Kampüs arazisi içindi 22 yıl önce kurulmuş köpek barınma merkezinin, gönüllülerin tüm itirazları ve alternatif çözüm önerileri göz ardı edilerek yerinden edildiği belirtilen açıklamada; “Bağışlarla varlığını sürdüren barınma alanı, 2015 yılından beri çeşitli eğitim faaliyetlerinin yürütüldüğü bir merkez olarak işlev görüyor. Bu merkezde hem üniversitemiz öğrencilerinin hem de lise öğrencilerinin topluma hizmet dersleri kapsamında gönüllü çalışmaları destekleniyor; hayvan hakları ve sokak hayvanlarıyla yaşam gibi konularda seminerler ve farkındalık yaratma etkinlikleri organize ediliyor. Bu hafta kayyım yönetiminin, taşınma konusunda merkez gönüllülerinin alternatif önerilerini göz ardı ederek barınma merkezinde alelacele söküm işlemleri başlattığını öğrendik. Merkez, şartlı bağışla kampüse dahil edilmiş ve altyapısı yeterli olmayan başka bir alana, bağış protokolünün şartlarına aykırı şekilde taşınmak isteniyor. Kampüs çevresindeki binalara çok yakın olan bu alan köpeklerin yaşam şartlarını zorlaştırmakla kalmayacak, çevre sakinlerine de rahatsızlık verecek. Kayyımlığın, konuyla ilgili tüm tarafların zararına olacak bu girişiminden ivedilikle vaz geçmesini talep ediyor, gönüllülerle müzakere yolunun açılarak alternatif ve akılcı çözümlerin değerlendirilmesini gerekli görüyoruz.”
Boğaziçi Üniversitesi’nin geçmişi, bugünkü durumu ve geleceğine dair görüşlerin tüm öğretim üyelerinin katılımına açık bir platformda paylaşılmasını amaçlayan BOUN 310 etkinlik serisinin sonuncusunun 16 Mart Perşembe günü gerçekleştirildiği ifade edilen açıklamada; “ ‘Ne Öğretiyoruz? Nasıl Öğretiyoruz?’ başlıklı etkinlikte farklı meslektaşlarımız Boğaziçi’ndeki eğitim deneyimlerini ve geleceğe yönelik öneri ve beklentilerini paylaştı” denildi.
TALEPLER YİNELENDİ
- Boğaziçi akademisyenleri açıklamanın sonunda şu taleplerini yineledi;
- Üniversitedeki gayrimeşru uygulamalar bir an önce sona ermelidir.
- Üniversitemizdeki tüm fakülte dekanları, enstitü müdürleri ve yüksek okul müdürü seçimle göreve gelmeli ve seçilmiş kurullarla denetlenebilmelidir.
- Şeffaf ve demokratik yollardan belirlediğimiz ve haksızca işlerine son verilen dekanlarımız ve enstitü müdürümüz bir an önce görevlerine iade edilmelidir.
- Atama ve yükseltme kriterleri hiçe sayılarak, bölüm, fakülte ve enstitülerin onayı alınmadan, tepeden inme kararlarla yapılan tüm atamalar gayrimeşrudur, geri alınmalıdır.
- İşlevsizleştirilen Boğaziçi Üniversitesi Yayınevi ve Cinsel Tacizi Önleme Koordinatörlüğü işinin ehli çalışanlarıyla birlikte bir an önce tekrar faal hâle getirilmelidir.
- Gayrimeşru yönetim tarafından gerekçesiz şekilde el konulan İstanbul Matematiksel Bilimler Merkezi binası eski işlevine kavuşturulmalı, yeniden araştırmacıların kullanımına sunulmalıdır.
- Naci İnci ve yönetimi ile bugüne kadar hukuksuzca kadrolaşmış tüm isimlerin istifasını talep ediyoruz.
- Fakülte ve bölüm kararları yok sayılarak işine son verilen ve dersleri iptal edilen meslektaşlarımızın haksızca uzaklaştırıldıkları işlerine iade edilmelerini, ayrıca öğrencilerimiz, akademik ve idari personelimiz hakkında mesnetsiz gerekçelerle açılmış tüm disiplin soruşturmalarının geri alınmasını bir kez daha talep ediyoruz.” (HABER MERKEZİ)