20 Mart 2023 16:26

Belge saklayan savcılar HSK’ye bildirildi

Memur Suçları Soruşturma Bürosu, 10 Ekim Davasının soruşturma savcıları hakkında bazı bilgilerin saklanması ve “görevi kötüye kullanma”ktan Hakimler ve Savcılar Kurulu’na (HSK) bildirimde bulundu.

Fotoğraf: Evrensel 

Paylaş

Birkan BULUT
Ankara

10 Ekim Ankara Katliamı’nın üzerinden geçen 7 yılı aşkın sürede, kamu görevlilerinin saldırıdaki ihmal ve sorumlulukları hiç gündemden düşmedi. Mülkiye müfettişlerinin, emniyetin katliamdan önce saldırı istihbaratları almasına rağmen görevini yerine getirmediği, katliamın örgütlenmesinde doğrudan yer alan birçok IŞİD’linin farklı davalarda serbest bırakılması, takip edilen IŞİD’lilerin yakalanmaması, Suriye sınırında telefon dinlemelerine de yansıyan IŞİD’lilerin askerlerle görüşmeleri gibi birçok delile rağmen kamu görevlileri yargılanmadı. Dava avukatlarının suç duyurularına karşın kamu görevlilerinin soruşturulmasına izin verilmedi.

Ancak kamu görevlilerinin yargılanmasına ilişkin tüm talepler reddedilirken, aralık ayında soruşturma savcılarının görevi kötüye kullanmaktan Hakimler ve Savcılar Kurulu'na (HSK) bildirildiği ortaya çıktı. Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı Memur Suçları Soruşturma Bürosu tarafından savcılar hakkında “görevi kötüye kullanmak”tan görevsizlik kararı verildi.

EMNİYETTEN ‘BİZ BİLDİRMİŞTİK’ SAVUNMASI

Memur Suçları Araştırma Bürosunun IŞİD’li Yakup Şahin’in katliamdan 10 gün önce gübre alırken ihbar edilmesiyle ilgili evrakları sorması üzerine Ankara Emniyeti Terörle Mücadele Şubesi tüm evrakları savcılığa verdiğini savundu. Ankara Emniyeti Terörle Mücadele Şube Müdürlüğü “Müdürlüğümüzce tanzim edilen fezlekede ‘Şüpheli-12’ olarak kaydedilen Hüseyin Tunç isimli şahsın Şüpheli Yakup Şahin ile irtibatlı olduğunun öğrenilmesi üzerine Çağlayan Mahallesi Mehmet Akif Caddesi No:75/1 Şehitkamil/Gaziantep adresinde yapılan aramada gözaltına alındığı ve ikametinde arama yapılarak dijital materyallerine el konulduğu, hazırlanan iddianamede de bu hususlara yer verildiği görülmektedir. Bu bakımdan adı geçen şahıs hakkındaki bilgilerin soruşturma aşamasında elde edilerek dosyaya eklendiği anlaşılmaktadır” denildi. Ancak ne emniyet fezlekesinde ne 10 Ekim Ankara Katliamı iddianamesinde bu bilgi yer almıyor.

“EMNİYET VE SAVCILIK GİZLEDİ”

Konuya ilişkin sorularımızı yanıtlayan 10 Ekim Katliamı Dava Komisyonundan Avukat Erkan Ünüvar, “Nizip Emniyeti, katliamdan 10 gün önce aldığı ihbarı Antep emniyetine ve savcılığına bildirmişti. Ancak bomba için gübre alırken ihbar edilen Yakup Şahin yakalanmadı. Katliamdan sonra yakalanan Yakup Şahin’e ilişkin Antep’te araştırma yapılınca, Nizip Emniyeti istenen evrakların yanı sıra katliamdan önce Yakup Şahin hakkında aldıkları ihbar ve yaptıkları işlemleri de sundu. Bu konudaki bilgiler Ankara Emniyeti ve Ankara Cumhuriyet Başsavcılığına da gönderildi. Fakat katliam hazırlığına dair alınan ihbar gibi önemli bir bilgi soruşturma dosyasına eklenmedi. Ankara Emniyeti son yazısında tüm evrakları verdiğini söylese de bu konuda fezleke yok.

Soruşturma savcıları da iddianameye eklemedi. Yakup Şahin’in bomba için gübre almaya çalışırken ihbar edildiği ve yakalanmadığını katliamdan 4 yıl sonra, adliye bulunduğu söylenen ‘kayıp klasörler’de öğrendik. Yani Ankara’da hem emniyet hem savcılar bunu gizlediler. Delil sakladıkları net olarak ortaya çıkınca da emniyet ‘Biz göndermiştik’ diyerek topu savcılara attı” değerlendirmesinde bulundu.

ÖNCEKİ HABER

Kamu TİS’inde TÜHİS’in teklifi bekleniyor

SONRAKİ HABER

Ahmet Şık, Bakan Yanık'a sordu: Şenyaşar davası firarisi İbrahim Yıldız hastanede nasıl tedavi oldu?

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa