22 Mart 2023 13:23

Depremin üzerinden 1,5 ay geçti, Adıyaman’da ASM’lerin 4’te 3’ü devre dışı

Depremde Adıyaman’da çöken sağlık hizmetleri halen ayağa kaldırılamadı. Hastanelerin yıkıldığı, ASM’lerin 4’te 3’ünün çalışamaz hale geldiği kentte molozların gelişigüzel dökülmesi de tehlike saçıyor.

Arşiv | Fotoğraf: Şerif Karataş/Evrensel

Paylaş

Şerif KARATAŞ
Adıyaman

6 Şubat’ta meydana gelen depremlerde büyük bir yıkım yaşayan Adıyaman’da sorunlar hâlâ giderilemedi. Kesin rakam bilinmese de en az 120 sağlık emekçisinin hayatını kaybettiği kentte depremin üstünden bir buçuk ay geçmesine rağmen kentteki 32 aile sağlığı merkezinden (ASM) sadece 8’i hizmet verebiliyor. Hastanelerin de kullanılamaz hale geldiği kentte yeni sorun ise yıkılan binaların enkazlarının sağlıklı bir şekilde tahliye edilememesi. Devletin kurumlarının ilk 4 gün ortada olmadığı kentte ilk günden itibaren yaraları sarmak için seferber olan sağlık emek ve meslek örgütleri temsilcileri kentin sağlık alanındaki genel durumunu ve yapılması gerekenleri Evrensel'e anlattı.

"İLK GÜNDEN İTİBAREN SAHADAYIZ"

Adıyaman Tabip Odası Başkanı İsmail Tosun, depremde Kadın Doğum Hastanesinin ağır hasar alarak devre dışı kaldığını, ilk gün 400 yataklı hastaneye gidip orada çalışmalara yardım ettiklerini hatırlatarak “İkinci depremde de oranın ameliyathanesinin tavanı çöktü” dedi. Öte yandan çoğu sağlık emekçisinin yakınlarını kaybettiği için enkaz başında olduğunu hatırlatan Tosun, tabip odası olarak depremin üçüncü günü Yeni Mahalle’de bir aile sağlık merkezi (ASM) önünde kadın doğum ve genel poliklinik hizmetini devreye soktuklarını belirterek “Dördüncü gün ise ikinci bir yeri açtık. Beşinci gün 13 gezici ekiple köyleri dolaşmaya başladık. Eczacılar Odasının getirdiği ilaçları kronik hastalara dağıttık. İlk 13 gün yani ilk 2 hafta burada sağlık hizmetlerini Tabip Odası götürdü” diye konuştu.

HASTANELER AYAKTA KALMALIYDI

Kentteki 400 yataklı kamu hastanesine ‘hafif hasarlı’ raporu verilmesine şaşıran Tosun “Mühendis değiliz ama hafif hasarlı denmesine de inanmıyorum. Böyle denilerek maalesef sağlık emekçileri çalışmak zorunda bırakılıyor” dedi.  Hastanelerin yapı denetimlerinin de düzgün yapılmadığının depremde ortaya çıktığını dile getiren Tosun, “Kentte az da olsa ayakta duran binalar vardı. O binalar ayaktaysa hastaneler de ayakta kalmalıydı” ifadelerini kullanarak ASM’leri de çalışamaz duruma getiren sağlıksız binalardan kurtarılması gerektiği çağrısını yaptı.

MOLOZLAR ŞEHRE YAKIN YERE DÖKÜLMEMELİ

Adıyaman’da şimdi de enkaz kaldırma çalışmaları sonrası molozların şehir merkezine çok yakın bir yerlere dökülmesini eleştiren Tosun şu uyarılarda bulundu: “Bu enkaz ve molozların içindeki asbestin ileride kansere sebebiyet verme olasılığı çok yüksek. Şehirdeki toz ortada nefes bile alınamıyor. Bunun önlenmesi için molozlar uzak bir yere dökülüp üzeri toprakla kapatılmalı” dedi.

Adıyaman’da 121 sağlık emekçisinin yaşamını yitirdiğini belirleyebildiklerini söyleyen Tosun, “Kentteki sağlık emekçilerinin de güvenli çalışma alanı, güvenli bir barınma olmadan ve çocuklarını güvenli bir şekilde kreş ve okula gönderecekleri ortam sağlanana kadar idari izinli olmalarını istiyoruz. Ayrıca depremzede sağlık çalışanı ve hekimlerin ödenekleri kesilmemeli” diye konuştu.

ÜÇ HASTANE, ŞEHİR HASTANESİ İÇİN YIKILDI

Sağlık ve Sosyal Hizmet Emekçileri Sendikası (SES) Adıyaman Şubesi Eş Başkanı İbrahim Halil Aydın, kentte hizmet veren 3 kamu hastanesinin yapılacak şehir hastanesi için yıkıldığı bilgisini verdi. Aydın “Bu 3 hastane yıkılarak yerine şehirden, insanlardan uzak bir şehir hastanesi yapıldı. Bu üç hastane yıkılmasaydı kentte bu kadar çok sağlık sorunu yaşanmazdı” dedi. Deprem sonrası koruyucu sağlık hizmeti veren birinci basamak sağlık hizmetinin aktif bir şekilde yürütülmesi zorunluluğuna işaret eden Aydın “Çünkü depremle birlikte bulaşıcı hastalıklardan tutalım da birçok hastalık ortaya çıkıyor. Ama birinci basamak, koruyucu sağlık hizmeti ticarethaneye çevrildi. ASM’ler sağlıksız yerlere, bodrum katlarına tıkıldı. Deprem sonrası Adıyaman’daki 32 ASM’den şu an hizmet veren 7-8 ASM kaldı, geri kalanı ağır hasarlı” diye konuştu.

SAĞLIK EMEKÇİLERİ DE DEPREMZEDE

Yüzü aşkın meslektaşlarını kaybetmelerine rağmen ilk günden beri Tabip Odasıyla birlikte sahada olduklarını belirten Aydın “Ama buradaki sağlık emekçileri de birer depremzede. Depremin ikinci haftası sağlık emekçileri travma ve yas sürecini bitirmeden işe çağrıldılar. Çoğu ailesini il dışına bırakarak dönmek zorunda kaldı. Yetkililer bu kararla bizleri ikinci kez enkaz altında bıraktı. Gönüllü sağlık emekçileri geliyor. Buradaki sağlık emekçilerine üç ay dokunulmamalıydı” dedi.

Halkın ve sağlık emekçilerinin en önemli talebinin kendi şehirlerinde yaşamaya devam etmek olduğunu dile getiren Aydın bunun için de barınma sorunu acilen çözüme kavuşturulmasını istedi. Şimdi enkazlar kaldırılırken yeni sorunların ortaya çıktığına dikkati çeken Aydın “Moloz kaldırılan alan sulanmalı. Yoksa ciddi solunum yolu enfeksiyonları ortaya çıkabilir. Enkazlar ayrıştırılmalı ve ekolojik dengeyi bozmamak için de dere yataklarına boşaltma yapılmamalı” uyarısını yaptı.

ÇADIRKENTLER TOPLAMA KAMPI GİBİ

Çadırkent ve konteynerlerin toplama kampı gibi kurulmuş olmasını eleştiren Aydın “Buralar yaşam alanı olmalı. Buralar dizayn edilerek orada yaşayanların yönetimine bırakılmalı.  Engelli ve yaşlılar göz önünde bulundurulmalı. Çocuklar için oyun alanları kurulmalı. Dezavantajlı gruplar ve kadınlar gözetilmeli” dedi.

ÖNCEKİ HABER

CHP’li Antmen: Mersin acilen afet bölgesi ilan edilmeli

SONRAKİ HABER

Sanatçı mimar ve mühendisler deprem bölgesine su tankı alabilmek için sergi açtı: Sanat bir sığınaktır

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa