23 Mart 2023 16:30

Ayhan Bilgen ve Altan Tan’ın ifadelerinin HDP’lilerin tutukluluğuna gerekçe yapıldığı ortaya çıktı

Kobane davasında Selahattin Demirtaş dahil HDP’liler hakkındaki tutuklama ve tutukluluğa devam kararlarında, Ayhan Bilgen ve Altan Tan’ın ifadelerinin gerekçe olarak kullanıldığı ortaya çıktı.

Altan Tan (solda) ve Ayhan Bilgen | Fotoğraflar: DHA, MA

Paylaş

Kobane davasında HDP’liler hakkındaki tutuklama ve tutukluluğa devam kararlarında, eski HDP’liler Ayhan Bilgen ve Altan Tan’ın ifadelerinin gerekçe olarak kullanıldığı açığa çıktı. Ayhan Bilgen, "Tüm ifadelerimin arkasındayım" dedi.

Diken'in haberine göre, 26 Nisan 2021’de görülen davanın ilk duruşma serilerinin tutanaklarında, Demirtaş’ın tutukluluğu için verilen devam kararlarında sık sık 15 Haziran 2021’de tahliye edilen Ayhan Bilgen’in ifadelerine atıf yapıldığı ortaya çıktı.

Bilgen’le birlikte Altan Tan’ın da ifadeleri tutukluluğun devamına gerekçe yapılırken, daha sonra Bilgen’in adını kullanmayı bırakan savcı, yalnızca Tan’ın ifadelerini Demirtaş’ın tutukluluğunun devamına gerekçe yaptı.

Tutanaklarda Bilgen ve Tan’ın gözaltı ve tutuklama sonrası açıklamalarına da atıf yapıldı ve şu ifadelere yer verildi:

“Sanıklar Altan TAN ve Ayhan BİLGEN’ in gözaltı ve tutuklama işlemlerinden sonraki süreçte yaptıkları açıklamalar ile ilgili tespitler yapılmış, yapılan açıklamalar bir bütün olarak ele alındığında HDP’nin (Hakların Demokratik Partisi), organlarının ve içerisinde siyaset yapan şahıs-şahısların PKK/KCK silahlı terör örgütünün güdümünde faaliyet gösterdikleri, PKK/KCK silahlı terör örgütü güdümünde özellikle metropol illerimiz başta olmak üzere her türlü bombalı, silahlı ve şiddet eylemlerinin PKK/KCK silahlı terör örgütünü tarafından organize edildiği, bu faaliyetlerin terör örgütünün talimatlar ve çağrıları sonrası gerçekleştirildiği anlaşılmıştır.”

AYHAN BİLGEN'İN SAVUNMASI

Ayhan Bilgen'in tahliye edilmeden önce duruşmadaki savunmasında şu ifadeleri kullandığı aktarıldı:

"Ben HDP içerisinde şeffaf karar alma süreçlerini, demokratik karar alma süreçlerini önemseyen birisiyim. Ve zaman zaman bunun dışında birtakım uygulamalara da tanıklık etmiş birisiyim. Bundan rahatsız olan birisiyim. Yani siyaset ancak kendi mekanizmaları içerisinde, kendi demokratik kanallarıyla ve şeffaf yürürse kriminalize edilmez. Ben belediyede göreve başladığım tarihten itibaren bütün hesapları hem internette yayınladım hem de belediye binasını açtım. Şimdi kimsenin kalkıp bana 'Sen örgüte para gönderdin' deme yani belediye başkanlığı dönemimdeki görevimden dolayı beni kriminalize etme ihtimali yok.

Eğer bugün HDP ile ilgili birtakım polemikler yapılıyorsa, yani sadece iktidar tarafı değil, muhalefet tarafı da HDP ile birlikte olmayı, yan yana durmayı, resim çektirmeyi kendisi açısından zor görüyorsa, HDP’nin dönüp bunlara göre kendine özeleştirisini yapmasının gerektiğini düşünüyorum. Ama bakın burada şunu özellikle tekrar zikretmek isterim: Bunu ifade etmek istiyorum. Burada dışarıdan müdahaleler değil, yani oradaki cümlem tam o şekilde. Burada birilerinin kendilerine oraya ait bir vücut kullanıyormuş gibi bir algı oluşturmasıdır.

Tam belediyeye yapılan baskınlar gibidir kastettiğim şey. Yani birisi kalkıp siyasette eğer işte 'Örgüt böyle istiyor' ya da işte 'İmralı böyle istiyor', 'Kandil böyle istiyor' gibi ifadeler kullanılarak eğer demokratik siyaset yapma yoluna giderse, bunlar konuşulursa, siyasette bunlar tartışılırsa, siz demokratik platformlarda ittifak da kuramazsınız, genişleyemezsiniz de toplumsallaşamazsınız da.

Ben bunun yanlış olduğunu, bunların asla yapılmaması gerektiğini, buna fırsat verilmemesi gerektiğini söylüyorum. Yani burada demin de ifade ettiğim gibi, yapılmış işler değil, yapılmaması gereken ya da yapılması gereken işlere dair bir uyarıdır, bir eleştiridir. Ben bu yöntemlerin siyaseti kriminalize ettiği kanaatindeyim."

BİLGEN: "İFADELERİMİN ARKASINDAYIM"

Haberin ardından Ayhan Bilgen, Twitter hesabından açıklama yaptı.

Bilgen, ilk paylaşımında "Ben tüm ifadelerimin arkasındayım. Bana ait ifade tutanakları isteyen her avukat tarafından görülebilir" dedi.

Ardından yaptığı paylaşımlarda ise "İfade tutanaklarına kolayca ulaşılabilir. Yayıncılık ahlakı ve sorumluluğunun gereği bu ifadeleri yayınlamaktadır. Aksi halde gerekli yasal süreci başlatacağım" ifadelerini kullandı.

Bunun üzerine Diken.com.tr Ankara Temsilcisi Altan Sancar, tutanaktan bir bölümü paylaşarak "Haberdeki sav çok açık: Mahkeme ve savcılığın, ifade ve açıklamalarınızı tutuklama gerekçesi yaptığı mahkeme tutanaklarında yer alıyor. Bu da tutanaklardan yalnızca biri. Yasal işlem başlatmak hakkınız, ama mahkeme tutanakları bunu söylüyor. Ben söylemiyorum. Haberde 'Şunu söyledi' denmiyor, tutanaklarda yer alan tutukluluğa devam gerekçesinin açıklama ve ifadeleriniz olduğu belirtiliyor. Özetle haber mahkemenin kendi tutanaklarında yer alıyor. Bunun da tutanakları haberde yer alıyor" dedi.

Bilgen'in buna yanıtı ise "Öcalan yıllardır tecritte tutulurken Demirtaş anlık basın açıklamaları ile partiyi yönetiyor. Başkası cenazesine gönderilmezken O özel uçakla hasta ziyaretine götürülüyor ve bu sizin hiç ilginizi çekmiyor.Haber değeri içermiyor" oldu.

(HABER MERKEZİ)

ÖNCEKİ HABER

Boğaziçi direnişinin 809’uncu gününde akademisyenler arkalarını 552’nci kez rektörlük binasına döndü

SONRAKİ HABER

Mata işçisi fabrikada hak, ülkede değişim istiyor

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa