25 Mart 2023 16:54

Depremzedelere sabah ve öğlen yemek dağıtımına son verildi: Ramazanda kahvaltı ve karavana yok

Ramazanın gelmesiyle birlikte çadır kentlerde sabah dağıtılan çorba dağıtılmamaya, öğlen dağıtılan karavana yemek verilmemeye başlandı.

Fotoğraf: Nurgül Deniz/Evrensel

Paylaş

Burcu YAMAN
Nurgül DENİZ
Adıyaman

6 Şubat depremi ve selin ardından çadır kentlerde ve mahalle aralarındaki çadırlarda çamurun içerisinde yaşamını devam ettirmeye çalışan Adıyamanlılar kitle örgütlerinin, belediyelerin, gönüllülerin ve Kızılay ile AFAD’ın dağıttığı yemeklerle 3 öğün karınlarını doyurabiliyordu. Çadır kentlerde karavana olarak dağıtılan yemekler, depremzedelerin temel besin kaynağıydı.

Ancak ramazanın gelmesiyle birlikte bu rutin değişti. Çadır kentlerde sabah dağıtılan çorba, dağıtılmamaya, öğlen dağıtılan karavana yemek verilmemeye başlandı.

Eğriçayı’daki çadır kent oldukça geniş bir alana kurulu. Birçok yerde çeşitli kitle örgütlerinin mobil aşevleri bulunuyor. Ramazan öncesinde, yemek saatlerinde çadır kent aşevlerinde ve seyyar yemek dağıtan araçların önünde ellerinde kovalarla, çeşitli kaplarla bekleyen insanların oluşturduğu kuyruklar alışıldık görüntülerken, ramazanla birlikte seyyar yemek dağıtan araçları hiç görmemeye, yemek almaya gelen insanlara rastlamamaya başladık. Onun yerine, iftar saatine doğru oluşan bir sessizlik var.

Öğle saatlerinde dağıtılan ve içerisinde kahvaltılıkla hurmanın olduğu paketler gözümüze ilişiyor. İnsanlar üçer beşer alırken dağıtım yapanlara “Sabah kahvaltısı ve öğle yemeği dağıtımı yapılıyor mu?​” diye soruyoruz. Bize, yemek yiyebileceğimiz açık esnafları, fırınları sayıyorlar.

KAHVALTI PAKETİNİ SAHURDA ALIYORLAR

Eğriçayı’da kurulan çadır kentte kalan depremzedeler, çocuklar için sahurda bolca kahvaltı paketi alıp gündüz kullandıklarını anlatıyorlar. Üniversite içerisinde kurulan çadır kentte kalanlarsa akşam çıkan yemeğin artık çok özenli ve güzel çıktığını söylüyorlar. Mahalle aralarına kurdukları çadırlarda kalan depremzedeler için yemeğe ulaşım daha zor. Belirli saatlerde dağıtılan yemekler, ramazanla birlikte kesildiği gibi, sahurda dağıtılan ve fazla alıp biriktirebilecekleri bir şey de yok. Yaşlılar, hastalar, çocuklar için süreç daha da zorlaşıyor. İftar saatlerinde yakınlardaki çadır kentlere gidip oralarda yemek yiyorlar. Ya da, yağmur yağmadığı zaman çadırlarının önünde, yağdığında çadırlarının içerisinde kurdukları sobalarda yemek yapmaya çalışıyorlar. Evlerine yakın yerlerde çadır kuranlar yemek yapabilmek için evlerine girmek zorunda kalırken yakınlarındaki çadır kentlere, başka illerden gelen belediyelerin aşevlerine gidenler de var. Ufak mutfak tüpü, yemek yapabilmek için büyük avantaj. Ancak mutfak tüplerinde yapılabilecek şeyler sınırlı. Bir depremzede, “Çay, makarna tamam da başka şeyler yapmak zor oluyor” diyor.

ÖNCEKİ HABER

İHD deprem raporu: Sorumlular yaşam hakkı ihlalinden yargılanmalı

SONRAKİ HABER

Erdoğan’dan nefret dili kullanmakla suçladığı muhalefete: Asalaklar, zehir dilliler, kifayetsizler

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa