Kamu işçisi alınacak zam oranından endişeli
Kamu işçileri 10 sene önce asgari ücretin 2-3 katı ücret alırken bugün 20 senelik işçinin asgari ücretin biraz üzerinde ücretlere çalıştığını anlattı.
Fotoğraf: Murat Uysal/Evrensel
Murat UYSAL
İstanbul
Kamuda çalışan 700 binden fazla işçiyi ilgilendiren kamu çerçeve protokolü süreci devam ediyor. 2023-2025 dönemini kapsayacak olan sözleşme için Türk-İş ve Hak-İş ilk 6 ay için yüzde 45, diğer 6 aylar için enflasyon artı 5 puan zam isterken, asgari ücrete yapılan zam oranı olan yüzde 54 isteyen kamu işçileri ise pazarlık sonucu alınacak oranın daha da düşük olmasından endişeli.
Seneler içerisinde ücretlerinin eridiğini söyleyen kamu işçileri 10 sene önce asgari ücretin 2-3 katı ücret alırken bugün 20 senelik işçinin asgari ücretin biraz üzerinde ücretlere çalıştığını anlattı. 2021 yılında iki yıllık olarak bağıtlanan kamu çerçeve protokolüyle son büyük darbeyi yediklerini anlatan işçiler görüşmeleri süren protokolden hak ettiklerini almak istiyor.
"SÜREÇLE İLGİLİ İŞÇİYE BİLGİ VERİLMİYOR"
Ankara’dan Demiryol-İş üyesi bir işçi, konfederasyonların talepleri en alt sınırdan ortaya koyduğunu, bunların masada pazarlık edileceğini hatırlatarak, “Konfederasyonların şimdiye kadar açıklamış olduğu ücret bazlı talep işçilerin istediğini tam olarak karşılamasa da zaten zor durumda olan işçi için ortalama bir iyileştirme demek. Yani bu talepler kamu işçisini eski günlerindeki gibi ücretlere kavuşturmaz ama en azından açlık sınırından kurtarır. Özellikle ilk 6 aydan sonra yapılması istenen enflasyon artı 5 puan zam işçiler içerisinde olumlu karşılandı. Hazırlanan taslağın tek elle tutulur yanı bu diyebiliriz. Elbette bunun ne kadarı alınabileceği de önemli” dedi.
Öte yandan kamu işçilerinin süreci söylentilerle takip edebildiğini anlatan kamu işçisi, “Kapalı kapılar ardında sendika yöneticileri devlet görevlileri elbette konuşuyor ancak işçiye süreçle ilgili bilgi verilmiyor. Seçimden önce sözleşmenin imzalanacağı söyleniyor. İki aydan az bir zaman kaldı hâlâ kulaktan dolma bilgilerin dışında bir şey yok elimizde” dedi.
"KAMU İŞÇİSİ BU KOŞULLARDA GEÇİNEMİYOR"
Milli Savunma Bakanlığında çalışan kamu işçileri de kamu çerçeve protokolünden çıkacak sözleşmeyi bekliyor. T. Harb-İş üyesi kamu işçileri en son geçtiğimiz yıl eylül ayında ek zam talebiyle eylemler yapmıştı. İsmini vermek istemeyen Harb-İş’ten bir sendikacı konfederasyonların sessizliğinin işçiler içerisinde tepkiyi büyüttüğünü ifade etti. Nisan ayı başında da net açıklama gelmezse işçilerde biriken tepkinin eylemlere dönüşmesinin kaçınılmaz olduğunu belirten sendikacı şunları söyledi: “Harb-İş üyesi Milli Savunma Bakanlığında ve tersanelerde çalışan kamu işçilerinin ücretleri 10-15 sene içerisinde ciddi manada düştü. Asgari ücretin 3 katı maaş alırken bugün 20 senelik bir işçi 12-13 bin lira ücret alıyor. Elbette talepler yeterli değil, işçiler 10 sene önce maaşlarının döviz karşısındaki gücüne yeniden kavuşmasını istiyor. Düşen alım gücü, her gün artan enflasyona yetişemiyor işçiler. Maalesef kamu işçileri bu koşullarda yaşayamıyor, geçinemiyor.” Öte yandan son dönemde İstanbul dışına tayin isteyen işçilerin sayısının arttığını anlatan sendikacı bunun sebebinin de ekonomik zorluklar nedeniyle işçilerin çalıştıkları yerde barınamaması olduğunu söyledi.
"İŞÇİLER TARTIŞMALARDAN BİHABER"
Kamu çerçeve protokolü kapsamındaki en fazla işçinin bulunduğu iş kolu olan sağlık iş kolunda da tartışmalar farklı değil. 2021 yılında ilk kez protokole dahil edilen üniversite hastanelerinde çalışan sağlık işçileri de alım güçlerinin düştüğünden şikayet ediyor. Protokolden insanca yaşamaya yetecek ücret beklediklerini söyleyen sağlık işçileri de görüşmelerin ayrıntılarından bihaber. Türk-İş ve Hak-İş’in hazırladığı taslağı sosyal medyadan gördüğünü söyleyen bir işçi sendikaların süreçle ilgili bilgi vermediğini anlattı.
TÜHİS’TEN TEKLİF BEKLENİYOR
Türk-İş ve Hak-İş Kamu Kesimi Toplu İş Sözleşmeleri Çerçeve Anlaşma Protokolüne ilişkin hazırladıkları taslağı Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığına ve Türk Ağır Sanayii ve Hizmet Sektörü Kamu İşverenleri Sendikasına (TÜHİS) ilettiklerini açıklamıştı.
Açıklamadaki talepler arasında ilk sırada, toplu iş sözleşmelerinin yürürlük başlangıç tarihinde sosyal haklar hariç aylık brüt ücretlerin 15 bin liranın altında olan işçilerin aylık brüt ücretlerinin 15 bin liraya çekilmesi yer aldı. İşçilerin ücretlerinin 15 bin lira taban ücrete çekilmesinin ardından bütün ücretlere yüzde 15 oranında refah payı ilave edilmesi istenerek, ilk 6 ay için yüzde 45, diğer 6 aylar için ise enflasyon artı 5 puan zam talep edildi.
Taslakta ayrıca, “Toplu iş sözleşmelerinde 6772 sayılı Kanun’a göre ödenen ilave tediye, kapsamdaki tüm işçilere (Belediye şirketleri ve il özel idare şirketleri dahil) ödenir. İş bu ilave tediye dışında işçilere toplu iş sözleşmesi ile ödenen ikramiye gün sayısı 60 günden az olan iş yerlerinde ikramiye gün sayısı 60 güne tamamlanacak. Toplu iş sözleşmeleri kapsamındaki işçilere, sosyal yardım olarak 2023 yılı için her ay net 2 bin 500 lira, 2024 yılı için her ay net 3 bin 500 lira olarak ödenecek” ifadesi de yer aldı.