Kan stokları kritik seviyenin altında | Ameliyat ve tedaviler aksayabilir
Kızılay’a güvensizlik nedeniyle kan stokları asgari seviyenin altına düştü. SES, "Kızılay’a rağmen kan bağışına devam" çağrısı yaptı.
Fotoğraf: Halil İbrahim İdik/AA
Deprem sonrası Ahbap Derneği ve Türk Eczacıları Birliğine çadır satmasıyla tepkilerin odağına yerleşen Kızılay’a güvensizlik nedeniyle kan stokları asgari seviyenin altına düştü. Uzmanlar, yaşananların hayati sonuçlar doğurabileceği uyarısı, yurttaşlara kan bağışından vazgeçmeyin çağrısı yapıyor.
Altınbaş Üniversitesi Tıp Fakültesi Dekanı ve Çocuk Hematoloji Onkoloji Uzmanı Prof. Dr. Tunç Fışgın, ülkemizde en çok bulunan A pozitif, 0 pozitif gibi kan gruplarında bile sıkıntı yaşanmaya başladığını söyledi. Kızılay’a yönelik eleştirilere rağmen kan bağışı yapmaktan vazgeçilmemesini isteyen Fışgın “Çünkü herkesin her an acil kana ihtiyacı olabilir ve bu durumdan en çok da hastalar zarar görüyor” dedi.
"PANDEMİDE BU SEVİYEYE DÜŞMÜŞTÜ"
Prof. Dr. Fışgın, Kızılay kan bankası stoklarının kritik seviyesinin altına inmesinin, kendileri açısından büyük bir endişe yarattığına vurgu yaparak “Biz bunu pandemide, salgının aktif olduğu dönemde görmüştük. Türkiye’deki günlük kan bağışı seviyesi 2 bin ünitenin altına düşmüştü. Sağlık sisteminin normal bir şekilde yürüyebilmesi için günde 5 ila 10 bin ünite civarında kan bağışının yapılması gerekiyor” dedi. Türkiye’deki ulusal kan sağlayıcı, temin edici tek kurumun Kızılay olduğunu hatırlatan Fışgın “Kızılay’a yönelik eleştirilerle kan bağışını mutlaka ayrı bir kulvarda tutmamız lazım. Çünkü başka bir kan sağlayıcı yok” dedi.
"ERTELENEMEYECEK AMELİYATLAR VAR"
Kan stoklarının düşmesinden en çok kan hastalıkları ile mücadele eden çocuklar ve yetişkin hastaların etkilendiğine dikkati çeken Prof. Dr. Fışgın, “Bu hastaların ciddi zarar göreceğini düşünüyoruz. Çünkü bu hastaların sürekli ve düzenli olarak eritrosit süspansiyonu, trombosit süspansiyonu dediğimiz kan ve kan ürünlerini alması gerekiyor. İkincisi kan ürünlerinin yoğun kullanıldığı genel cerrahi gibi birçok ameliyatımız olabiliyor. Şu anda da ameliyat için gelen ve kana ihtiyaç olacak nerdeyse her hastada öncelikle ailelere dönüyoruz. Ama bazen aileler de yetemiyor” dedi. Bir diz protezi ameliyatını 2 hafta erteleyebilirsiniz ama bir kalp damar cerrahisi ile ilgili, aortla ilgili bir problemde acil bir ameliyata girecekseniz; kanın o gün orada hazır olması gerektiğini dile getiren Fışgın “Dolayısıyla 18-65 arası herkesi olabildiğince kan bağışı yapmaya davet ediyoruz” ifadelerini kullandı.
"3 GÜNLÜK KAN STOKUMUZ VAR"
Türk Kızılay Kan Hizmetleri Genel Müdürü Dr. Saim Kerman, ulusal kan stokunun asgari seviyenin altına düştüğünü belirterek, “Depremlerde 2 aylık bir kesinti oldu. Bugün sabaha 20 bin 600 ünite kanla başladık. Yani 3 günlük kan stokumuz var diyebiliriz” dedi. Türkiye’nin minimum kritik stokunun 52 bin ünite olduğunu söyleyen Kerman, düşen kan bağışını ise depremde yaşamını kaybeden potansiyel kan bağışçılarına bağlayarak “Mart ve şubatta deprem bölgemizden kan son derece düşük düzeyde geldi. Ramazan da devreye girince diğer bölgelerimizin katkısı da azaldı” ifadelerini kullanarak her bölgeden aylık yaklaşık 1500 ünitelik kan kaybı yaşadıklarını söyledi. Kerman, Kızılay’ın kan sattığı iddialarını ise yalanladı.
SES: KIZILAY’A RAĞMEN KAN BAĞIŞINA DEVAM
Sağlık ve Sosyal Hizmet Emekçileri Sendikası (SES), Kızılay’a yönelik artan güvensizliğin kan bağışına yönelik olumsuz etkilerine dikkat çekerek “Tüm olumsuzluklara rağmen kan bağışı sürekli olmalıdır” uyarısını yaptı. SES, bir yandan toplum yararına faaliyet yürütecek bir Kızılay’ı yaratmaya çalışırken diğer yandan da yaşamak ve yaşatmak için tüm halka bir kan bağışı yapmaktan imtina etmeyin çağrısı yaptı. (HABER MERKEZİ)