Sendikasızlaştırıp perişan ettiler, hakkını isteyeni işten attılar

ABB Elektrik’te işçiler sendikasızlaştırılmalarının ardından düşük ücrete mahkum edildi. Düşük zamma isyan eden işçiler ‘hırsızlık’ suçlamasıyla işten atıldı.

19 Nisan 2023 04:40
Paylaş

Hasret Gültekin KOZAN
Gebze

İsviçre sermayeli ABB Elektrik’in Dilovası fabrikasında, düşük ücret zammını kabul etmeyerek iş durduran işçilerin 12’si işten atıldı. Tazminatsız olarak işten atılan işçiler fabrika önünde haklarını istiyor.

2020 yılına kadar yetkili sendika olan Birleşik Metal-İş’in yetkisinin düşürüldüğü ve sendikasızlaştırılan fabrikada, işçiler haklarını isteyince kapı önüne konuldu. Düşük ücrete ve ağır çalışma koşullarına karşı 4 gün boyunca iş durduran işçilerden 12’si işten atıldı. Kocaeli’nin Dilovası ilçesindeki fabrika önünde toplanan işçiler, Kod 46’nın kaldırılmasını ve yasal haklarının verilmesini istiyor. 

8 yıldır ABB Elektrik’te çalışan Cihan Akdemir fabrikanın sendikasızlaştırılma sürecini anlattı: “2020 yılına kadar Birleşik Metal-İş Sendikasına üye işçilerdik. O dönem fabrikada bir yönetim değişimi oldu. Hem insan kaynaklarında, hem de fabrika müdürlüğünde değişim olunca sendikamızın yetkisini düşürdüler. Daha önce de zaten fabrikada mavi yaka işçiler azınlıktaydı hep ama yöneticiler süreci sendika ile beraber yürütüyorlardı, beyaz yakayı da sendikaya üye yapıyor, çoğunluğu sağlıyorlardı. Ama yeni yönetim gelince ilk hedefi sendikamızı elimizden almak oldu” dedi.

"İŞÇİ ÜZERİNDE BASKI OLUŞTURULDU"

Bazı sözlerin de verildiğini söyleyen Akdemir, “Sendikalı olduğumuz süreçteki bütün haklarımızı koruyacaklarını, sendikalıymış gibi çalışacağımızı söylediler. Biz bunun sözünü aldık, işçilerin önünde söz verdiler ama bu uzun sürmedi. 1 sene içerisinde 2 adet bayram ve yılbaşı çekimizin birini elimizden aldılar. Kendi aramızda belirleyeceğimiz işçi temsilcilerinin olacağını söylediler ama bu zamanla işlevsel bir kurum olmaktan çıktı, toplantı taleplerimiz kabul görmedi. ‘Devamlı sizinle görüşeceğiz, süreci sizinle beraber yürüteceğiz’ dediler ama 1 senede biz, dediklerinin tam karşı hareketler gördük. İçeride her tarafı kamera sistemiyle donattılar. Sayı bazlı çalışıyoruz, pano sayılarının günlük belirli bir limiti var. Bizden bu limitleri aşmamızı istemeye başladılar. Zoraki, bazen parmak sallayarak, bazen bağırıp çağırarak işçi ve işveren barışını bozdular. İSG kurallarına da aykırı bir şekilde yetkisiz işlerde çalıştırılmaya başladık. Bunları söyleyince de verilen tepkileri az çok bilirsiniz. Sendikamız olmadığı için işten çıkarma tehdidiyle işçi üzerinde baskı oluşturuldu” diye konuştu.

"İŞTEN ÇIKARMA OLMAYACAK DEDİLER"

14 yıldır ABB Elektrik’te emek verdiğini belirten Yasin Eryılmaz, verilen düşük zammın ardından işçilerin hep birlikte iş durdurduğunu söyledi. “Mart ayında zam aldık, her zamanki gibi zarflar içerisinde bildirim şeklinde öğrendik zammı. Beklentilerimizden çok farklı şeylerle karşılaştık. Sadece saat ücretlerimize değil, sosyal haklarımıza da zam almamız gerekiyordu ama bununla ilgili bir şey göremedik. Fabrikada zarfları alan herkes mutsuz ve üzgündü” diyerek yaşadıklarını anlattı. Eryılmaz, “Kendi aramızda konuşmaya başladık temsil heyetimiz de bir araya gelerek işverenle görüşme talep etti. İşveren vekili ‘Elinizdeki zarflarda ne yazıyorsa odur, bir görüşme yapmayacağız, bu şekilde çalışmaya devam edeceğiz’ dedi. Biz de bu durumun üzerine toplu bir şekilde, 90 işçi arkadaşımızın kendi iradesiyle yasal hak arayışımıza başladık” dedi.

14 Mart Salı günü iş bıraktıklarını aktaran Eryılmaz, “İşverenle görüşme talebinde bulunduk. Bizim tek gayemiz bizimle görüşmeleri ve ortak yol bulmamızdı. Hazırladığımız bir metinde taleplerimizi de sıraladık, bunu ilettik. Bizimle eş değer çalışan diğer fabrikaların verdiği hakları istedik. Bu metni tüm çalışan arkadaşlar imzaladı, işverene iletildi. En son 17 Mart Cuma günü işveren tarafından, ‘Temmuz ayında bir iyileştirme yapacağız, tekrar görüşeceğiz’ denildi. Ekstradan bu süre zarfı içerisinde herhangi bir işten çıkarma yapılmamasını talep ettik. Onlar da bunu kabul etti, herhangi bir şekilde işten çıkarma olmayacak denildi” diye konuştu.

"AÇLIĞA, ZULME VE SEFALETE BIRAKILDIK"

Patronun sözü üzerine 20 Mart Pazartesi günü iş başı yaptıklarını söyleyen 7 yıllık ABB Elektrik İşçisi İsa Boynuince, “Geldik işimize başladık, hatta fazla mesai yaptık, aradaki açığı kapatmaya çalıştık. O süreçte disiplin kuruluna sevk edildik, bunu işten atıldıktan sonra öğrendik. O hafta boyunca çalıştık, 25 Mart Cumartesi günü mesaj yoluyla toplamda 12 arkadaş işten atıldığımızı öğrendik. Diğer arkadaşlara da 4 gün çalışmadıkları günü ve artı 1 günlük yevmiye kesintisi yapacaklarını söylediler. Burada bir ayrımcılık var. Biz bu eylemi hep beraber yaptık, ortak bir karar aldık. Bizi Kod 46 ile kapının önüne koydular. Tazminatsız işten atıldık” dedi. “Demokratik bir hak arayışımızı sürdürmeye çalışıyoruz” diyen Boynuince, “Bunu herkese duyurmaya çalışacağız. Bizim istediğimiz çok bir şey değil, Kod 46 kaldırılsın, yasal haklarımız geri verilsin. Yasal süreci başlattık ama buralarda heba olmak istemiyoruz. Belki 2 yıl boyunca işe giremeyeceğiz. Kod 46’yı gören firma beni hırsız sanıyor, böyle bir şey olmamasına rağmen. Biz evimize nasıl ekmek götüreceğiz? Hiç yoksa iş bulamıyorsak bile işsizlik maaşından faydalanalım. Bu şekilde işsizlik maaşından da faydalanamıyoruz. Açlığa, zulme, sefalete bırakılmış durumdayız” dedi.

"NE İŞSİZLİK MAAŞI, NE DE BAŞKA BİR İŞ..."

Tarkan Gürgen ise 13 yıllık ABB Elektrik işçisi. “Bize en büyük acıyı veren Kod 46 ile işten atılmamız oldu” diyen Gürgen, “Hırsızlık ve ihanetle suçladılar bizi. Burada toplu yapılan bir eylemde bunu bize mal etmeleri de bizi yıprattı. Ben buraya 13 yıl emek verdim. Bizim çabalarımızla bir yerlere geldiler. Bizi bu şekilde işten atmamaları gerekiyordu. Bitmiş durumdayız, önümüz kesildi. Ne işsizlik parası alabiliyoruz, ne de başka bir firmada işe başlayabiliyoruz. Bu kodla gittiğimizde insanların kafasında soru işareti oluşuyor. Haklarımızı barışçıl yollardan aramaya devam edeceğiz” diye konuştu.

ÖNCEKİ HABER

Kılıçdaroğlu'dan Erdoğan'a yanıt: "Alışmışlar tefecilere para vermeye, sanıyorlar biz tefecilerin peşinde koşuyoruz"

SONRAKİ HABER

12 yıl sonra ilk kez: Suudi Arabistan Dışişleri Bakanı, Şam'a gitti

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa