Malatyalı depremzedeler: "Suya muhtaç bırakanlar oy beklemesinler"
Malatya’da seçimlere günler kala çadır kentlerde görüştüğümüz depremzede yurttaşlar, “Bu süreç gerçek yüzlerini gösterdi. Bundan sonra da bizden oy istemesinler" diyor.
Fotoğraf: Berfin Güler/ Evrensel
Berfin GÜLER
Malatya
Depremin üzerinden 3 ay geçmesine rağmen Malatya’da birçok sorun hâlâ devam etmekte. Barınmadan hijyene, yemekten suya kadar hiçbir sorunu çözülmeyen yurttaşlar, seçimi de bu sorunlarla karşılıyorlar. Seçimlere 26 gün kala çadır kentlerde görüştüğümüz yurttaşlar, AKP’li hiçbir vekilin gelmediğini belirterek "Aylardır burada birçok sıkıntı ile karşı karşıya kaldık. Bir tane yetkili bizi ziyaret etme gereği bile duymadı. Bu saatten sonra bizden oy beklemesinler” dedi.
"3 AYDIR BİZE EL UZATMAYANLAR, OY DA BEKLEMESİNLER"
Cemal Gürsel Mahallesi’nin en tepesinde çadır kentten ayrı olarak 9-10 çadırla oluşturulmuş bölgeye gidiyorum. Giderken etrafta pek bir şey görmenin mümkün olmadığını fark ediyorum, bir çöp konteyneri bile yok. Havalar ısınmaya başlasa da sobalar hâlâ yanıyor. Odunlar ortak bir alana yığılmış, herkes azar azar alıyor belli ki. Bir yanda bulaşık yıkayanlar, bir yanda yeni komşularıyla sohbet edenler… Bir çadırın önüne doğru gidiyorum. Kadınlarla bir araya geliyorum. Hem sorunları hem de seçime dair konuşmaya başlıyoruz.
Malum deprem bölgesinin de sorunlardan sonra başlıca konusu seçim. Depremin bütün yıkımı, seçim sürecine dair de belirleyici rol üstleniyor. Çadırlarda kalan Zeynep ile konuşuyoruz. Depremden bu yana hiçbir yetkilinin kendilerini ziyaret etmediğini söylüyor Zeynep. Açıktan konuşmak istemediğini ancak söyleyeceklerinin mevcut iktidarın sorumluluğuna dair olduğunu belirterek şunları dile getiriyor:
“Evimiz gitmiş, yiyecek yemeğimiz yok, içecek suyumuz, alacak paramız yok. 5 bin TL emekli maaşı alıyorum. İki çocuk okutuyorum. Telefon faturası ödedim 300 TL. Kıyafetler olmuş 400-500 TL. Çocuğuma kıyafet alamıyorum. Kaç ay geçmiş depremin üzerinden bir tane bile yetkili halimizi sormaya gelmedi. Biz dardayken bize el uzatmayanlar, bundan sonra da kapımıza gelip bizden oy istemesinler. 250 kişi buradaydık, o zaman görünselerdi. Bundan sonra da gelmesinler.”
Fotoğraf: Berfin Güler/ Evrensel
"SANDIKTA CEVABI VERECEĞİZ"
Meryem yanaşıyor yanımıza. Eşinin depremden sonra işsiz kaldığını, birçok işe başvurduklarını ama iş bulamadıklarını söylüyor. Geçim sıkıntısı çektiklerini belirten Meryem, deprem sürecinde yaşadıklarının hesabını sormak için seçimi beklediğini söyleyerek, “Depremin üzerinden neredeyse 3 ay geçmiş, bir paket yardım bile almadık. Ben kiracıyım, evim yıkıldı, kaldık ortada. Bir tane yetkili de gelmeye bile tenezzül etmedi. 3 aydır soğukta, karda kışta bir şekilde ayakta kaldık ama bunları unutmayacağız. 14 Mayıs’ta sandıkta gereken cevabı vereceğiz” diyor.
"BU SÜREÇ GERÇEK YÜZLERİNİ GÖSTERDİ"
3 çocuğu olan Mustafa da depremden bu yana çadırda kalanlardan. O da depremin ilk günü çadır bulamayanlardan. Seçime dair neler düşündüğünü sorduğumuzda, “Seçim çalışmalarına paralar akıtıyorlar ama deprem bölgesi için televizyonda toplanan milyarları depremzedelerin ihtiyaçları için harcamıyorlar. En azından bize gelen bir şey yok. Biz burada bir su bulamıyoruz. İnsan suya muhtaç bırakılır mı ya? Günlerce soğukta yattık. Odun, çadır bulamadık. Perişan olduk dışarıda. Tek bir tane yetkili de çıkıp bize el uzatmadı. Ne belediye başkanı ne bir milletvekili. Günlerce yağmur yağdı, çoluk çocuğumla rezil olduk. Bu süreç bana gerçek yüzlerini gösterdi. Ben önceleri AKP’ye oy veriyordum, belediyeciliklerini de beğeniyordum. Ama bu süreçte gördüm her şeyi. Bundan sonra benden oy falan beklemesinler” cevabını veriyor öfkeyle.
Suriye’deki gelişmeler ve kapısı aralanan yeni ‘süreç’
Değişimin zorunluluğu
Dünyayı uyandırmak değil, uyutmak için miting
Almanya ABD’nin arka bahçesi mi?
22 yıllık, 72 yıllık gerileme: MEB’in, AKP’nin, milli görüşün ‘Milli Maarif’ ve ‘MESEM’ başarısı
2025’e ilk yazı: Kim av, kim avcı?
