Gezi tutuklularının 1. yılı | Gezi ortak geleceğimizdir
Gezi Davası tutuklularının 1’inci yıldönümü ile ilgili TMMOB tarafından yapılan açıklamada Gezi Davası tutuklularının bu ülkenin yüz akı ve onurlu tarihinin bir parçası olduğu ifade edildi.

Fotoğraf: Evrensel
Gezi Parkı davasında haklarında 18’er yıl hapis cezası ve tutuklama kararı verilen Mücella Yapıcı, Tayfun Kahraman ve Can Atalay için bir araya gelen TMMOB Ankara İl Koordinasyon Kurulu, mahkeme kararının birinci yılında basın açıklaması gerçekleştirdi. Açıklamayı okuyan TMMOB Ankara İKK Sekreteri Seyit Ali Korkmaz, “ Siyasi iktidar hukuku, siyaseten hesaplaşmaktan, siyaseten yüzleşmekten korktuğu gerçeklerden kaçmanın bir aracı olarak kullanmaktadır. Dostlarımız suç işledikleri için değil, halkın çıkarlarını savundukları için, Taksim Meydanı’na ve Gezi Parkı’na sahip çıktıkları için, iktidarın rant projelerine karşı çıktıkları için, mesleki sorumluluklarının gereğini yerine getirdikleri için cezaevindeler. İnanıyoruz ki 14 Mayıs’tan sonra bu ülkede adalet yeniden işlemeye başlayacak. Yargı organları iktidarın talimatlarına göre değil hukuka göre karar vermeye başlayacak. Ve arkadaşlarımız özgürlüklerine yeniden kavuşacak.” dedi. TMMOB Yönetim Kurulu Başkanı Emin Koramaz ise, “Bir ülkeyi nasıl yönettiklerini anlamak için o ülkenin mahkemelerine ve onların aldığı karara bakın. Kavalaya ve diğer arkadaşlarımıza Gezi ile verilen ceza bunun en açık göstergesidir. Gezi bir darbe girişimi değil; Gezi bu ülkenin başına gelmiş en güzel şeydir.” diye konuştu.
“HALKIN ÇIKARLARINI SAVUNDUKLARI İÇİN İÇERDELER”
TMMOB Mimarlar Odası Ankara Şubesi önünde yapılan basın açıklamasına TMMOB ve bağlı odaların yönetim kurulları ile yöneticilerinin yanı sıra çok sayıda mimar, siyasi parti temsilcisi, demokratik kitle örgütlerinin temsilcileri ile Yeşil ve Sol Parti Ankara 1. Bölge 1. Sıra Adayı Emirali Türkmen ile 2. Sıra Adayı Selma Gürkan da katılarak destek verdi. Açıklamayı okuyan Ankara İKK Sekreteri Seyit Ali Korkmaz, “Ülkemizin en görkemli halk hareketlerinden biri olan Gezi Direnişi hakkında iktidar güdümündeki mahkeme tarafından verilen o utanç vesikası kararının üzerinden tam bir yıl geçti.” diyerek aralarında TMMOB Yönetim Kurulu Üyesi Mücella Yapıcı, Şehir Plancıları Odasının İstanbul Şube eski başkanı Tayfun Kahraman ve Mimarlar Odasının Hukuk Müşaviri Can Atalay’ın da aralarında olduğu Gezi tutuklularının 1 yıldır, Osman Kavala’nın ise 5 buçuk yıldır Gezi Direnişini örgütledikleri gerekçesiyle cezaevinde tutulduğunu ifade etti.
“GEZI DIRENIŞI BU ÜLKENIN YÜZ AKI VE ONURLU TARİHİDİR”
“FETÖ hükümlüsü emniyet mensuplarının uydurduğu delillerle, FETÖ firarisi savcının kurguladığı iddianameyle yürütülen yargı süreci, AKP İktidarının hukuk ve adalet anlayışının çarpıklığının en somut göstergesi olarak tarihe geçmiştir. Artık hepimiz biliyoruz ki; siyasi iktidar hukuku, adaleti sağlamanın, haksızlıkları gidermenin bir aracı olarak değil, toplumsal muhalefeti cezalandırmanın bir aracı olarak kullanmaktır.” diye açıklamaya devam eden Korkmaz; siyasi iktidarın hukuku, kendi gelecek planı önündeki engelleri ortadan kaldırmanın bir aracı olarak kullandığına dikkat çekti. Korkmaz ayrıca, “Dostlarımız suç işledikleri için değil, halkın çıkarlarını savundukları için, Taksim Meydanı’na ve Gezi Parkı’na sahip çıktıkları için, iktidarın rant projelerine karşı çıktıkları için, mesleki sorumluluklarının gereğini yerine getirdikleri için cezaevindeler.” diyerek Gezi Direnişinin nasıl ki bu ülkenin yüz akı ve onurlu tarihinin bir parçasıysa, Gezi Davası’nda tutuklananların da kendilerinin yüz akı ve onurlu tarihlerinin bir parçası olduğunu kaydetti.
“14 MAYIS’TAN SONRA BU ÜLKEDE ADALET YENİDEN İŞLEYECEK”
“İktidarın ve yandaş medyanın pervasız saldırılarına rağmen, hiçbir iftira, hiçbir senaryo, hiçbir karar arkadaşlarımızın masumiyetine ve haklılığına leke düşürmeyi başaramamıştır. Gezi Direnişinin arkasında dimdik durduğumuz gibi, Gezi Davasında yargılanan ve ceza alan arkadaşlarımızın da yanında dimdik durmaya devam ediyoruz.” diye devam eden Korkmaz, “365 gündür sürdürdüğümüz Adalet Nöbetleriyle, arkadaşlarımıza desteğimizi, arkadaşlarımızla dayanışmamızı dosta düşmana gösteriyoruz. Tutuklu arkadaşlarımıza verilen ve hiç azalmadan devam eden toplumsal destek onların mücadelelerindeki haklılıklarının göstergesidir. Bizler AKP iktidarından adalet beklediğimiz için, AKP’nin oyuncağı haline gelmiş hakimlerden adaletli bir karar beklediğimiz için nöbet tutmuyoruz.” diyerek Gezi tutuklularına olan özlem ve onların suçsuzluğuna olan inancı göstermek için nöbet tuttuklarını ifade etti. “14 Mayıs’tan sonra bu ülkede adalet yeniden işlemeye başlayacak.” diye açıklamaya devam eden Korkmaz, “Yargı organları iktidarın talimatlarına göre değil hukuka göre karar vermeye başlayacak. Ve arkadaşlarımız özgürlüklerine yeniden kavuşacak.” dedi.
“GEZİ BU ÜLKENİN BAŞINA GELMİŞ EN GÜZEL ŞEYDİR”
Basın açıklaması ardından TMMOB Yönetim Kurulu Başkanı Emin Koramaz da söz aldı. Koramaz şunları söyledi: “Bir ülkenin nasıl yönetildiğini anlamak için o ülkenin mahkemelerine ve aldıkları kararlara bakmak yeterlidir. Osman Kavala’ya ve diğer arkadaşlarımıza verilen ceza bunun açık bir göstergesidir. Bu ülkeyi yönetenlerin de nasıl bir intikam güderek ülkeyi yönettiğini ifade etmek de gerek! Arkadaşlarımız mesleki yeterliliğimiz neticesinde bir meslek odası yöneticisi olmanın sonucu olarak siyasi bir iktidar tarafından cezalandırılmıştır. Bugün sokaklarda yürümek suç değildir! Gezi bir darbe girişimi değildir! Gezi direnişinde yaşananlar gösteriyor ki; iktidar intikamcı bir anlayışla hareket etmiştir. Bu, bu ülkeyi yönetenlerin antidemokratik tutumunun bir göstergesidir. Bu, ülkeyi yönetenlerin bilimi ve ilimi tanımayanlar tarafından yönetildiğinin bir göstergesidir. Gezi direnişi bu ülkenin onurlu geçmişidir. Gezi bu ülkenin başına gelmiş en güzel şeydir. Ülkemizi yöneten bu karanlık iktidarın, bu zihniyetin gezideki kolektif anlayışla baş edecek bir siyasi metodu olmadığı için arkadaşlarımızı mahkemeler eliyle susturmak istemiştir. Bu anlayış gidecek; karanlık kaybedecek, gezi kazanacak! Tam 20 gün sonra seçimler yapılacak; inanıyoruz ki arkadaşlarımıza kavuşacağız. Bir kez daha kahrolsun istibdat, yaşasın hürriyet!.” Koramaz’ın ardından söz alan Mimarlar Odası Ankara Şube Başkanı Tezcan Karakuş Candan ise Gezi Parkı direnişinin ortak bir düşüncesi olmayan insanların ortak bir gelecek kurabiliriz diye bir araya geldiği bir oluşum olduğunu ifade edip “14 Mayıs seçimlerinde toplum bu iktidarın gitmesi için yan yana durabiliyorlar ise bunu gezi yarattı.” diye konuştu. (Ankara/EVRENSEL)
Evrensel'i Takip Et