26 Nisan 2023 10:22
Son Güncellenme Tarihi: 26 Nisan 2023 15:19

Amasra maden davası | Sanık avukatından madenci ailelerine: Başınıza gelenleri hak etmişsiniz

Amasra davası ikinci gününde sanıkların savunmalarıyla devam ediyor. Sanık Ekmekci ifadesinde ocakta proje dışı üretim yapıldığını, bunun TTK Genel Müdürlüğünün bilgisi dahilinde olduğu söyledi.

Fotoğraf: Hilal Tok/Evrensel

Paylaş

Hilal TOK
Bartın

Türkiye Taşkömürü Kurumu (TTK) Amasra Müessesesine ait maden ocağında 14 Ekim 2022’de meydana gelen ve 43 işçinin hayatını kaybettiği, 9 işçinin ise yaralandığı patlamaya ilişkin 8’i tutuklu 23 sanığın yargılandığı davanın ilk duruşması ikinci gününde devam ediyor.

116 müştekinin yer aldığı iddianamede, tutuklu Amasra Müessese Müdürü Cihat Özdemir, İşletme Müdürü Selçuk Ekmekci, İş Güvenliği ve Eğitim Başmühendisi Volkan Soylu ve Başmühendis Mehmet Tural hakkında yaşamını yitiren her madenci için 'olası kast ile öldürme' suçundan 25 yıla kadar hapis istendi. Yöneticiler hakkında ayrıca, 'olası kast ile kişinin yaşamını tehlikeye sokacak şekilde kasten yaralama' suçundan da ağır yaralanan 4 kişiden her biri için 4 yıla kadar hapis talep edildi. Diğer 4'ü tutuklu, 19 kişi içinse ‘bilinçli taksirle birden fazla kişinin ölümüne ve yaralanmasına neden olma’ suçundan 22 yıl 6'şar aya kadar hapsi talep edildi.

GMİS AİLELERİ YALNIZ BIRAKTI

TTK işçilerinin üye olduğu GMİS (Genel Maden İşçileri Sendikası) temsilci ve yönetiminden davayı takip eden kimse gelmedi. Davaya çağrı yapan ya da ailelerin yanında olduklarına dair hiçbir paylaşım da yapılmadı. Katliamda hayatını kaybeden Suat Demirkıran'ın yakını sendikanın tutumuna tepki göstererek "korktukları için gelmemişlerdir" dedi.

Bartın 1'inci Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen ilk duruşma salonun küçük olmasından dolayı adliye koridorunda devam etti. Duruşmaya Sanık Cihat Özdemir'in avukatı müdafi Miraç Yıldız ile devam edildi.

Avukat Yıldız'ın savunmasının ardından aileler tepki gösterdi. Madende grizu patlamaların olağan olduğunu söyleyen Yıldız, ocak açılmadan yargılamanın olamayacağını söyledi. Aileler, "Nasıl savunuyorsunuz bu katilleri, hayatımızı gençliğimizi bitirdiniz, bunlar çıkarsa ben bunu çocuğuma anlatamam, benim çocuğum baba diye sayıklıyor" diye tepki gösterdi. Ailelerin tepkisi üzerine sanık avukatları masumiyet karinesini öne sürerek ailelerin dışarı çıkarılmasını istedi. Mahkeme salonunda yükselen tansiyonda fenalık geçirenler oldu.

"BU KOŞULLARDA YARGILAMA YAPILAMAZ"

Müşteki vekilleri salonun uygun olmadığını, avukatların bilgisayarlara ulaşamadığını, zabıt tutulmadığını davanın ertelemesi gerektiğini söyleyerek heyete, "Burada yargılama, kayıt güvenliği yok", "Bu koşullarda yargılama yapılamaz" diye seslendi.

Mahkeme heyeti ise, "Elimizden ancak bu geliyor, spor salonunda olsa sadece bir tık iyi olacaktı çok da bir fark olmayacaktı. Şu an en büyük sıkıntımız müşteki yakınlarının müdahalesi" dedi.

Müşteki yakınları salondan, "Sarayın avukatını uyarın" diye bağırarak sanık avukatlarını gösterdi.

“TAHLİSİYE EKİBİ NEREDEYDİ”

İşletme Müdürü Selçuk Ekmekci'nin savunmasıyla devam eden duruşmada Ekmekci, hiçbir ihmalin olmadığını öne sürdü. Bazı günler barutçuların gaz ölçüm cihazı taşımadığını söyleyen Ekmekci, işçileri sorumlu göstermeye çalıştı.

Mesleğinde tecrübe açısından yeterli olduğunu söyleyen Ekmekci, “Olay günü, post 2 vardiyasında metan gazı ve havalandırma ile ilgili herhangi bir sorun tespit edilmemiştir. Çalışan temsilcilerinden iş yeri ile ilgili herhangi olumsuz bir durum da gelmemiştir. Herhangi olumsuz bir durum tarafımca tespit edilmemiş ve tarafıma gelmemiştir. Olaydan 20 gün önce kartiyeye gittiğimde barutçunun üzerinde gaz ölçüm cihazı yoktu, yazılı tutanak tuttum. Bu zincirlemede bir halka görevini yapmazsa kaza kaçınılmazdır. Ben denetim görevimi yerine getirdim. Vicdanım bu konuda rahattır. Olay bana bildirildikten sonra kurtarma çalışmasına katıldım. Kastım olsaydı yangın riskine rağmen ocağa girmezdim. Olayın olduğu düşünülen -320 kotunda 5 adet alarmlı ışıklı cihaz bulunmaktadır. Barutçularda gaz ölçerler vardır. Ocakta bir eksik müfettişlerce de tespit edilmemiştir. Bu kadar tespitten denetimden geçen iş yerinde eksiklik söz konusu değildir. Bilirkişi raporu yer altını görmeden afaki değerlendirmelerde bulunmuştur" diye konuştu. Ekmekci havalandırmanın yetersiz olamadığını söyleyerek, bilirkişinin bilimsel olamayan verilerle rapor hazırladığını öne sürdü.

Olay günü vantüplerin yandığını gördüğünü söyleyen Ekmekci, “Bu olmamalıydı. Onun alev almaz özellikte olması gerekir. Bu patlama sonrası yangının diğer bölgeye taşınmasına neden olduğunu düşünüyorum. Bu sorumluluk TTK genel müdürlükteki satın alma müdürlüğünün sorumluluğudur" dedi.

Sanığın, tüm yönetim ekibi olarak kurtarma çalışmalarına katıldığına dair ifadelerine aileler tepki gösterdi: "Kurtaracak kimse yoktu, itfaiye soktunuz oraya. Tahlisiye ekibi neredeydi."

20 Eylül günü -320 sağ kalın damar üst taban bölgesinde metan birikmesi sürecinde üretimi durduklarını Ekmekci'ye hatırlatan müşteki vekili Derviş Emre Aydın, 14 Ekim günü pervane arızası olmasına rağmen neden üretimi devam ettirdiklerini sordu. Sanık Ekmekci, "Bu arıza hakkında olay günü bilgim yoktu, ben 15.00 tertibine katılmadım. Bu sorun o vardiyadaki nezaretçilerce çözülebilecek sorundu" dedi.

SANIK EKMEKCİ, PROJE DIŞI KAÇAK ÜRETİM YAPILDIĞINI İTİRAF ETTİ

Selçuk Ekmekci’nin ifadelerinde “Lavara sokmadan kuyunun dibine çıkardıkları yığılı kömürü çıkarmamızı TTK Genel Müdürlüğü, Müessese Müdürüne söylemiş kendisi bana iletti. Lavara sokmadan en fazla 300-400 ton kömür çıkarmışızdır. Kazım Eroğlu biliyordu bu şekilde kömür çıkardıklarımızı, emekli olan müdür yardımcısı da biliyordu” diyerek kaçak kömür üretildiğini söyledi.

Ekmekçi'nin sorgusu, avukat Evren İşler'in sorularıyla devam etti. İşler, "Amasra'da herkes, kaçak üretim sonucu çıkarılan kömürün Bartın Valiliği tarafından yardım amacıyla dağıtıldığını söylüyor. Bu iddia doğru mu?" diye sordu. Ekmekçi "Bilmiyorum, ocağın önüne yığılan kömürler paketlenmedi" yanıtını verdi. O sırada salonda bulunan madenci yakınları "Yalan söylüyor, iddia doğru" diyerek tepki gösterdi. Mahkeme başkanı, İşler'in sorusuna, "Aynı şeyleri sormayın" diyerek müdahale etti.

Avukat Evren İşler, fazla çıkarılan kömürün üretim baskısı yaratıp yaratmadığını, siyasi çıkar amaçlı dağıtıldığına ilişkin iddiaları sordu, sanık bunu bilmediğini kendisine gelen talimatlara göre hareket ettiğini söyledi.

Öte yandan müşteki avukatı Ceren Yılmaz, “Dün sanık Cihat Özdemir -350 kota kadar ancak projelendirme olduğunu belirtti” sorusuna, sanık Ekmekci, “-360 ve -365’e kadar faaliyetimiz sürüyordu” dedi.

Müşteki vekilleri tarafından bir ses kaydı dinletildi. Ses kaydında -370 ve -390 kota kadar faaliyet yapıldığı belirtildi. Kaçak kota ilişkin soruya cevaben sanık Selçuk Ekmekci konuşan gaz izleme operatörünün durumu bilmeden konuştuğunu belirtti.

Projede -350’ye kadar faaliyet yapabilecek bir alanda, proje dışı kaçak kot çalışmaları yapılması sorularına Ekmekci, “Buralarda denetim gerçekleşti, raporlarda bunlar yer almıyor. Konumuz iş güvenliği mi faaliyetimiz mi, anlamıyorum” diye cevap verdi.

“MASKE EĞİTİMLERİ MAKET ÜZERİNDEN, MASKELER AÇILMADAN YAPILMAKTADIR”

"İş güvenliği eğitimleri yeterlidir" diyen Ekmekci'ye, 19 işçinin zehirlenerek öldüğünü, işçilerin maskelerinin takılmadığı, maske eğitimlerinin sadece teorik olduğuna dair tanık ifadelerini hatırlatan Ankara Barosu avukatı Emine Ak'a Ekmekci'nin yanıtı, “Maske eğitimleri maket üzerinden, maskeler açılmadan yapılmaktadır, doğru. Çünkü gerçek maskelerin maliyeti çok yüksektir. Bunun kararını verecek merci ben değilim” dedi.

"Hangi güçler var arkanda, kimi aldın arkana" diye Selçuk Ekmekci'ye tepki gösteren aileler arasından bir kadın mahkeme başkanının talimatıyla dışarı çıkarıldı.

-320 KOTUN RİSK ANALİZİ KAYIPMIŞ

Dava iş güvenliği baş mühendis Volkan Soylu’nun ifadeleriyle devam etti. Avukat Derviş Emre Aydın’ın -320 kalın damar için risk analizi yapılıp yapılmadığı sorusuna, “Evet yaptırdık, ben de imzalamış olmalıyım” cevabını verdi. Avukat Aydın’ın ortada böyle bir rapor olmadığını belirtmesi üzerine “kaybolmuş olabilir” ifadelerini kullanan Soylu, raporların dijital olarak kaydedildiğini ama üst birime gönderilmediğini söyledi.

HARİTADAKİ SENSÖR YERLERİ YALAN ÇIKTI

Soylu’nun harita üzerinde gösterdiği detaylara göre, daha önce  iddianameye giren harita üzerindeki sensör yerlerinin bilgisinin yanlış olduğu ortaya çıktı.

SANIK AVUKATI: BAŞINIZA GELENLERİ HAK ETMİŞSİNİZ

Duruşmaya verilen aranın ardından yarın devam etme kararı alındı. Duruşmanın bitiminde müşteki aileler ile sanık Selçuk Ekmekci'nin avukatı Çağla Dursun arasında gerginlik yaşandı.

Dursun, kendisine tepki gösteren bir madenci yakınına "başınıza gelenleri hak etmişsiniz" diye bağırdı. Müşteki avukatlarının tepki göstermesi üzerine, Avukat Çağla Dursun "Nereye şikayet ederseniz edin, bana kim ne yapabilir" diye bağırdı. Avukatın uzaklaştırılması sonrası aileler adliyeyi terk etti.

Sosyal medya hesabında AKP'li Cumhurbaşkanı Erdoğan'la fotoğrafları bulunan Dursun'un Yargıtay üyesi Yüksel Kocaman'ın baldızı olduğu geçmişte ise AKP Zonguldak İl Başkan Yardımcılığı görevi üstlendiği öğrenildi.

ÖNCEKİ HABER

Prof. Dr. Dulundu: Kovid genç yaştaki kanser vakalarını tetiklemiş olabilir

SONRAKİ HABER

Naci Görür’den 6,8 büyüklüğünde deprem iddiasına yanıt: Olabilir ama o kadar da büyük değil

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa