İzmir’deki belediye işçileri: 1 Mayıs’ı özüne uygun kutlamalıyız

Aliye CEYLAN
Kenan ÇETİN
İzmir

Türkiye’de emekçiler 1 Mayıs’ı ve seçimleri derinleşen yoksullukla karşılıyor. İşçi Sınıfının Uluslararası Birlik, Mücadele ve Dayanışma Günü 1 Mayıs’ın mücadele günü olduğunu ifade eden İzmir’deki belediye işçileri, “Bugünü özüne uygun olarak kutlamalıyız” diyor. Belediye işçileri arasında “İnsanca yaşamaya yetecek ücret” talebi öne çıkıyor.

Bekar olduğunu ve zor geçindiğini söyleyen 6 yıllık bir işçi, “Evli olan arkadaşlarımın nasıl geçindiğini anlayamıyorum. 1 Mayıs’ın kitlesel ve güçlü geçmesini istiyorum. Taban ücretlerimizin asgari ücretin altında kalmamasını talep ediyorum” dedi.

16 yıllık bir park ve bahçeler işçisi de “Bizim en önemli talebimiz taban ücretlerimizin ileride de asgari ücretin altında kalmayacak bir seviyede olması” dedi.

8 yıldır İZSU’da çalışan iki çocuk babası Uğraş Bilgen, “Eve peynir almakta bile zorlanır olduk. Geçenlerde eşim internet üzerinden kart harcamasına bakmış, ‘350 TL’ye ne aldın?​’ diye sordu, kıyma almıştım. O kadar vahim durumdayız. Eskiden senede birkaç gün bile olsa tatile gidiyorduk ama şu an öyle bir şansımız yok” diye konuştu.

"ZAMLAR DURDURULMALI"

1 Mayıs’a giderken en önemli talebinin temel tüketim maddelerine gelen zamların durdurulmasını olduğunu ifade eden Bilgen, “İnsan bu seçimde eski tercihlerinden vazgeçecek gibi görünüyor. Demokratik uygulamaları hayata geçiren bir yönetime ihtiyacımız var. Mesela greve gideceksin, gidemiyorsun. Eylem yapacaksın, polis müdahale ediyor. İnsanların hükümet değişiminden sonraki beklentisi çok büyük ama benim değil. Çünkü bu sistemde çok büyük bir değişiklik olacağını düşünmüyorum” dedi.

İki çocuk annesi, 4 yıllık ana cadde süpürge işçisi bir kadın da tüm işçilerin birlikte, özgürce kutlayabileceği 1 Mayıs olmasını istediğini belirterek, “1 Mayıs ülkemize özgürlük getirsin, ucuzluk getirsin. Umuyorum ki, her şey çok güzel olacak” diye konuştu.

"İCRA DOSYALARIM VAR"

11 yıldır Karşıyaka Belediyesinde park ve bahçelerde çalışan bir işçi de “Ne alım gücü kaldı ne de bir umut. İyice bunalttılar. Zorluklar içinde çalışıyoruz. Ne zaman düzelecek bilmiyoruz. 21 tane icra dosyam var borçlardan. Böyle bir sürecin içinden geçiyoruz” diye konuştu.

Ücretlerin ödenmesinde sıkıntılarla karşılaştıklarını dile getiren başka bir park ve bahçeler işçisi de “Sendika gerekeni yapıyor diyemiyorum çünkü sendika da zor durumda kalıyor bazı konularda. Belediyenin de borçları var, baskı altında oldukları durumlar var. Ama biz de mağduruz. Seçimler de yaklaşıyor. Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde Kılıçdaroğlu’nun seçileceğini düşünüyorum. Sıkıntımızın büyük olduğu bu dönemde umut etmek zorundayız” dedi.

"YAŞAM KALİTESİ YÜKSELTİLMELİ"

İşçi Ersem Atlı, Karşıyaka Belediyesi sosyal tesislerde çalışıyor. 1 Mayıs’a dair talebi hayat standartlarının yükselmesi. Seçimlerden de umudu bu yönde. “1 Mayıs’a her zamanki gibi neşe dolu gideceğiz” diyen Atlı şunları söyledi: “Normalde resmi tatil ancak bizim sosyal tesisler sürekli açık olduğu için herkes çalışıyor. İzin alıp gidilebiliyor tabi. Ülke genelinde ciddi sıkıntılar var. Geçim sıkıntısı başlıca derdimiz. Yeni bir yönetim gelirse önce işçinin sıkıntılarını, taleplerini dinlemesi gerekiyor. Maddi manevi yaşam kalitesini yükseltmesi gerekiyor.”

"İNSANCA YAŞAM İSTİYORUZ"

İki çocuk babası, 7 yıllık Buca Belediyesi İşçisi Hüseyin Çınar, 1 Mayıs’ın özüne uygun şekilde kutlanmasının önemli olduğunu söyledi. Çınar, “1 Mayıs biz işçilerin emekçilerin hakları için mücadele ettiği gündür” dedi. Sendikaların da işçileri bilinçlendirmesi gerektiğini dile getiren Çınar, en önemli taleplerinin insanca yaşama ve çalışma koşulları olduğunu ifade etti.

Buca Belediyesi Park ve Bahçeler İşçisi Ercan Karakoyun da bekar bir işçi olduğunu belirterek, “Bu ekonomik koşullarda evlenmeyi düşünemiyorum. Evli olsam ailemi geçindiremem. Biz işçilerin birlik içinde mücadelesini yükselteceği gün olan 1 Mayıs’ta benim en önemli talebim ailemin geçimini sağlayabilecek bir ücret” diye konuştu.

9 yıllık Buca Belediyesi Park ve Bahçeler İşçisi Hasan Nalbant da iki çocuk babası. Nalbant, 1 Mayıs’ın hem iş yerlerinde hem alanlarda kutlanmasının önemli olduğunu söyledi. Ücretlerinin her geçen ay eridiğini, geçimin zorlaştığını ifade eden Nalbant, “Öncelikle insanca yaşamaya yetecek bir ücret istiyorum. Haftalık çalışma süresinin düşürülmesini istiyorum. Kadrolu çalışma ve hak, hukuk olsun istiyorum” dedi.