02 Mayıs 2023 17:05

Bu enkazı ancak biz kaldırabiliriz

İnsanların dönüştürücü gücünü ortaya çıkaracak olan şey örgütlenmek ve bulunduğu her yeri mücadele alanına çevirmektir.

Görsel: Pixabay

Paylaş

Damla DURLU

Boğaziçi Üniversitesi

 

Ülke tarihinin belki de en önemli seçimine 1 aydan kısa bir süre kaldı. Türkiye gençliği, 14 Mayıs günü 20 yıllık gerici AKP iktidarına karşı sandığa gidecek. Peki seçimler bizim için ne ifade ediyor, sandıktan çıkacak sonuç hayatımızda neyi, ne kadar değiştirecek?

Gençler olarak özgürlüklerimizi günden güne kısıtlayan, yaşam alanlarımıza saldıran, bizleri bilimsel ve parasız eğitimden yoksun bırakan bir iktidarla karşı karşıyayız. Bu karanlık iktidar üniversitelere atadığı kayyumlarda, sansürlenen kulüp faaliyetlerinde, pasifleştirilen CİTÖK’lerde, yemekhane ve yurt zamlarında suret buluyor. Yine bu iktidar, üniversitelerde bu düzene karşı örgütlenen, ses çıkaran öğrencilere disiplin soruşturması açıyor, sanık sandalyesine oturtuyor, hapis cezalarıyla yargılatıyor.

Özellikle son yıllarda keskinleşen bu tablo karşısında çözüm ne? Gencinden işçisine toplumun her kesimi gelecek umutlarını AKP’nin seçimleri kaybetmesine bağlamış vaziyette. Evet, tek adam iktidarının yenilgisi ve AKP’nin gitmesi yıllardır sömürülen ve geleceksizliğe mahkûm edilen bizler için hayatidir. Ancak burada aklımızdan çıkarmamamız gereken şey AKP’nin bizlere 20 yıllık bir enkaz bıraktığıdır. Bu enkazı herhangi bir siyasi parti veya ittifak kaldıramaz. Bu enkazı ancak biz kaldırabiliriz.

TARİHİN ÖZNESİ İNSANDIR

Tarihin öznesi insandır, onu dönüştüren de. İnsanların dönüştürücü gücünü ortaya çıkaracak olan şey örgütlenmek ve bulunduğu her yeri mücadele alanına çevirmektir. Bizler AKP’nin 20 yıllık enkazına karşı bilimsel, demokratik ve parasız eğitim talebi için birleşeceğiz. Kapatılan BÜLGBTİ+’nın açılması, CİTÖK’ün aktifleştirilmesi için mücadele edeceğiz. Liyakatsiz atamalara, bir gece yarısı kurulan kayyum fakültelere karşı örgütleneceğiz. Bunun için birbirimize omuz vereceğiz, birbirimizin mücadele arkadaşı olacak ve enkazı hep birlikte kaldıracağız.

“Biz kardeşiz. Paylaştığımız şeylerde kardeşiz. Hepimizin tek başına çekmek zorunda olduğu acıda, açlıkta, yoksullukta, umutta biliyoruz kardeşliğimizi. Biliyoruz, çünkü onu öğrenmek zorunda kaldık. Bize birbirimizden başka kimsenin yardım etmeyeceğini, eğer elimizi uzatmazsak hiçbir elin bizi kurtaramayacağını biliyoruz. Uzattığınız el de boş, tıpkı benimki gibi. Hiçbir şeyiniz yok. Hiçbir şeye sahip değilsiniz. Hiçbir şey sizin malınız değil. Özgürsünüz. Sahip olduğunuz tek şey ne olduğunuz ve ne verdiğinizdir.”*

*Ursula K. Le Guin, Mülksüzler

ÖNCEKİ HABER

"Norm kadro yoksa oy da yok"

SONRAKİ HABER

Sınıfın bil safa gel Martin Eden

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa