Hekimler seçimler öncesi seslendi: "Giderlerse gitsinler" diyenleri unutmuyoruz
Hekimler, ‘giderlerse gitsinler’ diyenleri sandığa giderken unutmayacaklarını söyleyerek tüm meslektaşlarına, emeklerini değersizleştiren, sağlığı meta haline getirenlere karşı oy vermeye çağırdı.
Fotoğraf: Eylem Nazlıer/Evrensel
Hekimler, AKP sayesinde doktor dövmekle övünenleri ve ‘giderlerse gitsinler’ diyen iktidar sahiplerini sandığa giderken unutmayacaklarını söyledi. Hekimler, emeklerini değersizleştiren, sağlığı meta haline getirenlere karşı tüm meslektaşlarına oy kullanma ve sandıklara sahip çıkma çağrısı yaptı.
İstanbul Tabip Odası Yönetim Kurulu, Cağaloğlu’nda bulunan şube binalarında 14 Mayıs seçimi öncesi basın toplantısı düzenledi. “Emeğimizi değersizleştirenleri, mesleğimizi itibarsızlaştıranları unutmuyoruz” diyen İstanbul Tabip Odası, 14 Mayıs günü yapılacak seçimlerde meslektaşlarını oy kullanmaya ve seçim sonuçları kesinleşene kadar oylarına ve sandıklara sahip çıkmaya çağırdı.
“BİR ÜLKENİN ÖVÜNÇ KAYNAĞI DOKTOR DÖVMEK OLABİLİR Mİ?”
Basın toplantısında AKP'li bir seçmenin, “Sonuna kadar reis. Neler yaptı? 25 sene önceyi hatırlamazsınız siz. Şu an doktor dövüyoruz, doktorları beğenmiyoruz, doktor dövüyoruz” dediği sokak röportajı izlettirildi. İzlettirilen videoyu yorumlayan İstanbul Tabip Odası başkanı Prof. Dr. Nergis Erdoğan, “Hanımefendi 20 yıldaki iktidarın kazanımları anlatmaya çalışıyor. Bu ne kadar vahim. Bir ülkenin sağlık sisteminin en büyük övünç kaynağı doktor dövmek olabilir mi?” diye sordu. “Neresinden tutarsak tutalım sağlık hizmeti elimizde kalıyor” diyen Erdoğan, “Gelecek olacak iktidardan bizlerin beklentisi çok fazla. Çünkü dertimiz çok. Hekimlik mesleği görülmediği kadar itibarsızlaştırıldı” dedi.
Özel hastanelere başvurunun arttığını dile getiren Erdoğan, “Kamu hastanelerin gerilemesinden ve de özel hastanelerin öne çıkmasından yana. Gecede 500-1000 hastanın başvurduğu acillerimiz var. Eğer buna dur denmezse sağlık sistemi içinden çıkılmaz hale gelecek” değerlendirmesinde bulundu.
“OY VERİRKEN ‘GİDERLERSE GİTSİNLER’ SÖZÜNÜ UNUTMAMALYIZ”
Erdoğan’ın ardından İstanbul Tabip Odası Genel Sekreteri Dr.Ertuğrul Oruç söz aldı. Oruç, iktidarın emeği değersizleştiren, sermayeden yana tercihini kullanan, sağlık hizmetini alınır satılır meta haline getiren, para vermeden nitelikli sağlık hizmetine ulaşalamayan bir sağlık alanı yarattığını aktardı. Erdoğan, “Biliyorlar ki yarattıkları sağlık sistemindeki sorunları çözmeleri imkansız. Bu nedenle sağlık emekçilerini vatandaşla karşı karşıya getirerek aradan çekiliyorlar. Bu 20 yıllık iktidara TTB olarak çok şey söyledik. Bazı şeyleri unutmamız gerek. ‘Giderlerse gitsinler’ sözünü unutmamalıyız. Bizim esas talebimiz herkese eşit,ücretsiz sağlık. Başka bir sağlık sistemini her zaman hatırlatacağız. Taleplerimiz de insani koşullarda yaşayabileceğimiz, alım gücümüzün olduğu bir insani ücret, şiddete uğramadığımız, ölmediğimiz bir çalışma alanı bunlar en temel taleplerimiz. Biz halkımıza nitelikli sağlık hizmeti sunmak istiyoruz Meslektaşlarımıza ve halkımıza çağrımız bizin taleplerimizi dikkate alan, programlarında sunan adaylara ittifaklara oy vermeleri yönünde” dedi.
“SAĞLIK SİSTEMİ 20 YILDIR BÜYÜK YARALAR ALDI”
İstanbul Tabip Odası Yönetim Kurulu üyesi Dr.Esin Tuncay ise, “20 yıllık bir tahribatla karşı karşıyayız. Sağlık sistemi 20 yıldır çok büyük yaralar aldı” dedi ve bunun düzelmesi için yeni yönetimlere büyük iş düştüğünü aktardı.
“YÜZYILIN SEÇİMİ”
Basın açıklamasını İstanbul Tabip Odası Yönetim Kurulu üyesi Prof. Dr. Hacer Ayşen Yavru okudu. Cumhuriyetin yüzüncü yılında yapılacak bu seçimler aynı zamanda “Yüzyılın Seçimi” olacağını aktararak sözlerine başlayan Yavru, “Öte yandan bu seçimler yirmi yıllık AKP iktidarının; yirmi yıllık emek, doğa, kadın, LGBTİ+ düşmanı politikaların, yirmi yıllık baskıcı “Tek Adam Rejimi”nin oylanacağı bir referandum olacak” dedi.
“BU SEÇİMDE EMEĞİMİZİ DEĞERSİZLEŞTİRENLERİ UNUTMUYORUZ”
İstanbul Tabip Odası olarak ülkenin kaderini belirleyecek bu seçimleri son derece önemsediklerini belirten Yavru, “ve bütün meslektaşlarımızı 14 Mayıs günü yapılacak seçimlerde oy kullanmaya ve seçim sonuçları kesinleşene kadar oylarına ve sandıklara sahip çıkmaya çağırıyoruz” diye konuştu. Meslektaşlarına seslenen Yavru, tercihlerini yaparken yirmi yılda yaşadıklarını unutmamalarını dile getirdi. Yavru, “Doktorların eli hastaların cebinde, Doktor Efendi dönemi bitti, Ben doktorlara iğne yaptırmam. Adamı felç ederler alimallah, Giderlerse gitsinler!” diyenleri unutmuyoruz.Emeğimizi değersizleştirenleri, mesleğimizi itibarsızlaştıranları unutmuyoruz” dedi.
"SAĞLIK ÜCRETSİZ OLMALI"
İstanbul Tabip Odası adına Dr. Yavru taleplerini şöyle sıraladı:
- Bir Dünya Bankası-Uluslararası Para Fonu-AKP yapımı olan “Sağlıkta Dönüşüm Programı”ndan derhal ve külliyen vazgeçilmelidir.
- Sağlığı ticarileştiren, sağlık hizmetlerini metalaştıran, eşit, ücretsiz, nitelikli sağlık hizmetinin önündeki öncelikli engel olan sağlıktaki bütün katkı-katılım payları ve ilave ücretlerkaldırılmalıdır.
- Sağlık hizmetleri prime dayalı genel sağlık sigortası yerine genel bütçeden finanse edilmeli, sağlık hizmet sunumu ile finansmanı birleştirilmelidir.
- Aşı ve ilacın kamusal olarak üretimi ve dağıtımı sağlanmalıdır.
- Sağlık ortamlarının şiddetten arındırılması için TTB tarafından hazırlanan Sağlıkta Şiddet Yasası acilen çıkarılmalıdır.
- Birinci basamakta “Sağlık Hizmetlerinin Sosyalleştirilmesi” döneminde olduğu gibi bölge/nüfus tabanlı, ekip hizmetine dayanan sisteme geçilmeli, aile hekimleri ve aile sağlığı elemanları devlet memuru statüsüne geçirilmelidir.
- Sağlık Bakanlığı hastanelerinin her türlü kadro ve altyapı eksikleri giderilmelidir.
- “Kamu-Özel Ortaklığı” modeliyle kurulan “Şehir Hastaneleri” acilen kamulaştırılmalıdır.
- Tıp fakülteleri hastaneleri ekonomik, yönetsel ve akademik yönden özerk hale getirmelidir.
- Hekimler arasında dayanışma yerine rekabete yol açan, hekimlik uygulamalarını değersizleştiren, hastaları “puan”adönüştüren “performansa göre ücretlendirme” sisteminden vazgeçilmelidir.
- Sağlık Uygulama Tebliği'nde yer alan ve yurttaşların sağlık hakkını engellemenin yanı sıra hekimlerin mesleki ve klinik bağımsızlığını yok eden bütün kısıtlamalar kaldırılmalıdır.
- Hekimlerin tedaviyi düzenlemesine yönelik bütün düzenlemeler, Türk Tabipleri Birliği ve uzmanlık derneklerinin katılımı ile ve bilimsel çalışmalara dayalı olarak yapılmalıdır.
- Kamu sağlık kurumlarında her tür esnek-kuralsız, fazla çalıştırma ve angaryaya son verilmelidir.
- Özel sağlık kurumlarında çalışan hekimlerin sözleşmelerinde Türk Tabipleri Birliği taraf olarak kabul edilmeli; işten çıkarmalar Sağlık Bakanlığı ve Türk Tabipleri Birliği'nin iznine bağlı olmalıdır.
- İşçi sağlığı alanının “Ortak Sağlık Güvenlik Birimleri”/OSGB’ler yoluyla ticarileştirilmesine son verilmeli; işyeri hekimlerinin eğitim, atama ve ücretlerinin belirlenmesinde Türk Tabipleri Birliği yetkili olmalıdır.
- Hekimleri, sağlık çalışanlarını kamuoyu ve hastalar nezdinde sevgisiz, hürmetsiz, küçük düşürücü söylemlere son verilmelidir.
- Hekim ücretleri, iş güvenceli tek bir işte çalışarak yaşamaya, emekliliğe yansıyacak biçimde düzenlenmeli; ücret artışlarının halen emekli olan hekimlere yansıtılması sağlanmalıdır.
- “Tıbbın Alternatifi Olmaz” gerçeği göz önünde bulundurularak modern tıp karşıtı her türlü şarlatanlık yasaklanmalıdır.
- Sağlıkta yirmi yıldır “liyakate göre değil sadakate göre”yapılan bütün atama ve görevde yükseltmeler iptal edilmelidir.
- Sağlık ortamlarımızdaki her türlü dinci gerici düzenleme ve uygulamalara son verilmelidir. (İstanbul/EVRENSEL)