Erzurum'da saldırıya uğrayan İmamoğlu: Kötülüğe son vereceğiz, iyilik kazanacak
Erzurum'da yaşanan saldırının ardından Ekrem İmamoğlu, Sabiha Gökçen'de binlerce İstanbulluya seslendi. İmamoğlu, "Kötülüğe son vereceğiz, iyilik kazanacak" dedi.
İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı ve cumhurbaşkanı yardımcısı adayı Ekrem İmamoğlu’nun Erzurum mitinginde provokasyon yaşandı. Mitingi sabote etmek için alana gelen bir grup, taş atarak konuşmayı böldü. İmamoğlu mitingi erken bitirerek seçim otobüsyle alandan ayrıldı. Provokasyona uzun süre seyirci kalan polis, seçim otobüsünü takip etmeyi sürdürenlere TOMA ile müdahale etti.
Yaşananlar büyük tepki toplarken CHP İstanbul İl Başkanı Canan Kaftancıoğlu, İstanbulluları saat 20.15'te İmamoğlu'nu karşılamaya Sabiha Gökçen Havalimanı'na çağırdı.
Çağrının ardından İstanbullular Sabiha Gökçen'e akın etti. Miting havasının hakim olduğu alanda genç, yaşlı, kadın, çocuk binlerce kişi “Hak, hukuk, adalet” ve “Birleşe birleşe kazanacağız” sloganları ve halaylarla İmamoğlu'nu bekledi.
May 7, 2023
İmamoğlu, saat 22.30'da Sabiha Gökçen'e geldi. Ardından Canan Kaftancıoğlu ve Millet İttifakı partilerinin il başkanları halkı selamladı.
İmamoğlu, otobüs üzerinden İstanbullulara seslendi. İmamoğlu'nun konuşması sırasında sık sık “Patates soğan, güle güle Erdoğan”, "Hizbullahçılar bizi yıldıramaz", "Ekrem'e uzanan eller kırılsın" ve Süleyman Soylu karşıtı sloganlar atıldı.
Ekrem İmamoğlu, şunları söyledi:
SÜLEYMAN SOYLU'YA: UTANMAZ ADAM, İFTİRACI, YALANCI
"Hepinize çok teşekkür ediyorum. Ekrem'e değil milletimin her bir ferdine uzanan her el kırılsın. Sevgili hemşehrilerim biraz dertleşelim. Bu saatte buraya geldiniz, Allah razı olsun.
İçişleri Bakanı bir televizyon kanalına çıkarak Erzurumlulara nasıl provokatör dediğimi anlatacakmış. Utanmaz adam. İftiracı. Yalancı. Ve bu adam gözü dönmüş bir şekilde, gözü fır fır dönerek konuşuyor. Ahlakını yitirmiş bir adam."
"ERZURUMLU MERTTİR"
"Peşin peşin söyleyeyim. Üç defa kendim televizyonlara bunu söyledim. Kendim yayınladım. Allah biliyor çocukluğumdan beri Erzurum'la irtibatı olan bir insanım. Trabzon ve Erzurum kapı komşudur. Ticareti, ilişkileri çok derindir. O şehirde benim akrabalım var, hısımlarım var, orada eğitim yaşamını geçirmiş akrabalarım var. Spor yöneticiliğimde defalarca gittim. Stadında maç izledim. O stadı da biz yapacağız, onlar yapamadı. Erzurumlu boşuna Dadaş adını almamıştır. Erzurumlu merttir. Erzurumlu Nene Hatun'un torunlarıdır. Erzurumlu bu bir avuç ne olduğu belli olmayan insana papuç bırakacak bir şehir değildir. Hadlerini de bildirecek onlara cevabını da verecek. Hiç kuşkum yok."
"ERZURUMLU İLE UZAKTAN YAKINDAN İLGİSİ YOK BU İŞİN"
"Yaşanan süreci birazdan sorularla beraber burada aydınlatacağım ama söyleyeyim: Bugün Erzurum'da olan bitenden benim sevgili Erzurumlu kardeşlerimin, hemşehrilerimin, dostlarımın üzerine bir toz zerresi bile değmemiştir. Çünkü Erzurumlu ile uzaktan yakından ilgisi yoktur bu işin. Bilgilenin soranlara cevap verin."
SALDIRIYA GİDEN SÜREÇTE NELER YAŞANDI?
"Biz bugün Çorum'a, Sivas'a gittik. Erzurum'a gideceğiz, bir anda haber geldi. Halk buluşması yapacağımız yere otobüsler çekiliyor. Efendim neymiş Büyükşehir Belediyesi orada otobüs tanıtımı yapacakmış! Bakın, o an itibarıyla arkadaşlarım diyalog kurmaya başladı. Bize söylenen şu: 'Bu yanlıştır, doğru değildir.' Ardından Vali'nin verdiği cevap: 'Merak etmeyin tedbirleri aldık, 5 bine yakın polisimiz en yüksek tedbirler problem çıkarmayacak. Dedikodulara kulak asmayın.' Peşinden bu otobüsler oradan çekildi. Sonra Vali tekrar hem danışman arkadaşlarımza hem Grup Başkanvekilimize 'Bir sorun yok, gelecekler, konuşmalarını yapacaklar, hiçbir sorun olmayacak' dedi. Uçakla Sivas'tan Erzurum'a indik. Orada bir grubun toplanmakta olduğunu haber verdiler. Dedik ki problem var mı, 'Problem yok, polis tedbir aldı' dediler. Ve biz oraya gittik. Bu arada ben arkadaşlarıma sordum. Süreç nasıl ilerledi? Bu konu hafta içi konuşuluyor. Ve burada önce miting alanı tartışılıyor. Miting alanında sorun çıkarıyorlar. Daha sonra burasıyla ilgili 'Sorun olmaz, Ekrem Bey gelir, selamlama yapar, hatta gerekirse sonra otobüsle esnafı selamlayarak gezisine devam eder'. Vali ile uzlaşılıyor. İl Emniyet Müdür Yardımcısı Umut Bey ile uzlaşılıyor. Karar alanıyor. Bu ilan ediliyor. Biz bu kararla oraya gidiyoruz."
"BUNLAR AZMETTİRİLMİŞ İNSANLARDIR"
"Gittik. Biz oraya vardığımızda aynı böyle bir ortam. Vatandaşa sesleniyoruz. Arkamız boşluk. Hemen arkasında sözüm ona bir buçuk metrede bir polislerin yüzüne doğru baktığı 150-200 kişi. Beni polis kardeşlerim de dinlesin. 150-200 insan orada. Sizden daha fazla bir kalabalık beni karşılıyor. Konuşmama başlıyorum ve benim milletine nasıl seslendiğimi bilirsiniz. Başladım, belki beşinci belki altıncı dakikasında taşlar yağmaya başladı. Ve tek bir müdahale yapılmadan izlendi. Aşağıya indim. Bu arada arkadaşlarıma, camlara isabet eden taşlar. Ben bu konuşmayı yaparken yaklaşık 150 metre ileride de yine bir 150-200 kişi. Topu topu bu. 300-400 kişi. Bunlar azmettirilmiş insanlardır. Bu insanlar taşları attıkça gözümün önünde çocuğun başı kanamaya başladı. Bir teyzenin gözü kanamaya başladı. Bir amcanın gözü başı yarıldı, yere yığıldı. Bir yandan taşlar yağıyor. Arkadaşlarım beni korudular. Aşağıya indik."
"MÜDAHALE EDİLMEDİ, TEDBİR ALINMADI"
"Hitap ettim. Dedim siz cevap vermeyin, geriye doğru çekilin, sakın geriye hiçbir şey atmayın. Allah var insanlarımızın bir tanesi bile o tarafa taş atmadı. Ve o insalar çaresizce bekledi. Müdahale edilmedi. Tedbir alınmadı. TOMA var, tek bir su fışkırtmadı. Bunları izledik. Daha sonra oradan polisi uyarmama rağmen hareket edilmedi. Daha sonra dedim ki vatandaşlarım bakın, aranızda kaldım, benden dolayı taşa maruz kalıyorsunuz, mecburen sizin emniyetiniz için ayrılıyorum, sizi polis koruyacaktır deyip ayrıldım."
"HAVALİMANINA GİDERKEN BİZE SADECE BİR TRAFİK POLİSİ EŞLİK ETTİ"
"Havalimanına giderken bize hepi topu bir trafik polisi eşlik etti. Bu polis meselesi değil. Polisimiz bizim kardeşlerimiz. Birincisi Belediye Başkanı zavallı bir hamle yaparak tarihe kara leke almış bir yerel yönetici olarak geçmiştir. Az kaldı, bir hafta. Beni dinleyin. Şimdi ne yazık ki vatandaşımızı koruması gereken emniyet güçleri orada taş atanları resmen koruma altına alarak onların taş atmasını seyretti."
SORULAR
"Soru bir: Emniyet Müdürü kimdir, nasıl bir talimat aldı ki nasıl bir talimat verdi ki o polis yerinden kımıldayamdı.
İki: Defalarca seyrediyorsunuz, elinde Türk bayraklarıyla buraya gelmiş binlerce insana taş yağıyor dememe rağmen ne oldu da Emniyet Müdürü sana soruyorum, kılını kıpırdatmadın?
Üç: Emniyet Müdürü, 'Vali'den bile talimat almayacaksın, görevini yapacaksın' diye bir talimat almış mıdır? Hesabını verecek.
Diğer soru: Onlarca insan. Benin iki buçuk saat havalimanında bekledim. Ulaşabildiğim 12-13 tane yaralıyla görüntülü konuştum. Hastanedeydiler. Bana, arkadaşlarıma Vali bilgi vermek için aradı. '7 yaralı tespit ettik' dedi. Ben sadece 12 kişiyle konuştum. Peki bu insanlara taş atan milletin gözü önünde, bu arada yandaki Telekom binasının çatısında kamerayla çekim yapan polisler de var, bizim görüntülerimiz de var, suç duyurularımızın hepsinde bu olacak. Bu saldırıyı yapan o 200-300 kişi içerisinden şu ana kadar kaç kişi gözaltına alındı? Haber ve cevap bekliyoruz.
Belediye Başkanı, halkı, insanları provoke eden bir dil ve anlayışla otobüsleri koyarken, izinsizce bu süreci yaparken niçin seyirci kalındı?
Vali Bey 5 bin polisle tedbir alındığını söylemesine rağmen, böyle bir sayıyı sahada görmediğimiz gibi, niçin hiçbir müdahalede bulunulmadı?
Niçin biz havalimanına giderken yanımızda tek bir polis aracı doğru dürüst bulunmadı.
Soru: Başımıza bu olay gelmiş. Millet İttifakının önemli bir insanı olarak oraya gitmiş seçilmiş bir belediye başkanı, bu olayları yaşamış. İki buçuk saat havalimanında beklememe rağmen tek bir emniyet müdür yardımcısı ya da vali yardımcısı ya da bir yetkili gelip 'Kardeşim ne oldu? Geçmiş olsun' niçin diyemedi?
"BU SORULARIN CEVABINI BİR HAFTA SONRA TEK TEK ALACAĞIZ"
"Şimdi bu soruların cevabını bu dönemin ve sürecin içindeki bir avuç insandan asla beklemiyorum. Bu soruların cevabını bir hafta sonra tek tek alacağız. Tek tek. Milletimiz adına alacağız."
Fotoğraf: @ekrem_imamoglu/Twitter
"BU ATILAN TAŞLAR KARDEŞLİĞİMİZE ATILMIŞTIR"
"Bu atılan taşlar Ekrem İmamoğlu'na atılmadı. Bu atılan taşlar kardeşliğimize atılmıştır. Bu memleketin değerlerine, inancına atılmıştır. Milletin birlik ve beraberliğine atılmıştır. Çok şey yaşatıldı bu millete bunu biliyoruz. Bu azmettirici zihniyeti de biliyoruz, onu söyleyeyim. Biz bugün karşımızdaki bir avuç insanın siyasi stratejisinin içinde bulunan sitemi, aklı, o birtakım düşünceleri, örgütlü yapıları açıklarken acaba biricikleri rahatsız mı oldu biricikleri? Bunu izleyeceğiz."
"BU DEVLETİ BİR ŞAHIS DEVLETİ YAPMALARINA ASLA MÜSAADE ETMEYECEĞİZ"
"Bunlar bin yıllık devlet geleneğimizi çürüttüler. Ama biz bu memleketin esas unsurları, yani milletimiz, 86 milyon insanımızla devlet geleneğini hep birlikte ayağa kaldıracağız. Bu devleti bir parti devleti, bir şahsın devleti yapmalarına asla müsaade etmeyeceğiz."
"ÇOCUKLARI BİLE BUNLARDAN UTANIYOR, BUNLARIN YÜZÜ MEŞİN SURAT OLMUŞ"
"Bu bir avuç insanın var ya çocukları bile bunlardan utanıyor. Onların evladı olmaktan utanıyor. Ben onların gözlerinin içine bakıyorum, görüyorum bazen. Ama bu bir avuç insanda utanma kalmadı. Bunların hepsinin yüzü meşin surat olmuş meşin. Bunlar yaşadıklarımızdır, uyarılardır."
"EVET BEN SEVGİ PITIRCIĞIYIM, VAR MI!"
"Ama şimdi size zevkli şeyler söyleyeceğim. Güler yüzünüzü sakın eksiltmeyin. Ben burada gençleri, hanımefendileri görüyorum. Bakın nasıl bugüne kadar güleryüzle kazanmışsak, unutmayın bana ne dediler 2019'da, efendim 'Bu sevgi pıtırcığıymış' dediler. Evet ben sevgi pıtırcığıyım var mı! Senin gibi o bir avuç insan gibi, bizde mendebur suratlı derler, öyle olacağıma ben sevgi pıtırcığıyım sevgi. Her biriniz bulunduğunuz yeri sevgiye boğacaksınız sevgiye."
"SARILIN, KUCAKLAŞIN"
"Ve şunu söyleyim size: 2019'da yaşadıklarımızı hatırlıyorsunu değil mi. Seçimi elimizden almaya kalktılar. Ne yaptık? Coşa coşa sokaklara geçtik. Bize oy vermeyenler bile 'İyi ki bu adam kazandı' dedi. Kötülüğe son vereceğiz, iyilik kazanacak iyilik. Kötülüğe son vereceğiz, hazır mıyız? Herkesle güzel konuşacağız. Yüzümüz güleç konuşacağız. (Kollarını sıvadıktan sonra) Allah bu memleketi korusun. Allah bu milleti korusun. Allah bu memleketi ve bu milleti bu bir avuç insanın kötülüklerinden korusun. Benim güzel hemşehrilerim size söz, biz korkar mıyız ya, her şey çok güzel olacak. Yanınızdakinin eline vurun, sarılın, kucaklaşın. Buradan evinize güler yüzlü, sakince yürüyerek gideceğiz tamam mı? Aramızda kalsın, giderken gördüklerinize deyin ki kazanıyoruz. Allah yolumuzu açık etsin. Hepinize teşekkür ediyorum."
Fotoğraf: Onur Kavak/Evrensel
Fotoğraf: Eylem Nazlıer/Evrensel
Fotoğraf: Onur Kavak/Evrensel
Fotoğraf: Eylem Nazlıer/Evrensel
Fotoğraf: Eylem Nazlıer/Evrensel
Fotoğraf: Eylem Nazlıer/Evrensel
(İstanbul/EVRENSEL)
İsrail’in kirli savaşı
İsrail devlet terörü ve işgalin kalıcılaştırılması planı
Saldırıyı püskürtmek için
AKP ve MEB’in büyük mahareti: Bağnazlığı ve emek sömürüsünü sürdürmeye diplomalı çözüm
Almanya'nın Orta Asya hamlesi tutar mı?
