Sendika üyelerini işten çıkaran Özel Evrim Okulları önünde eylem

Özel Evrim Okulları'nda çalışan Özel Sektör Öğretmenleri Sendikası Genel Başkanı ve Merkez Yürütme Kurulu Üyesi iki kişinin işten çıkarılmasını protesto eden Özel Sektör Öğretmenleri Sendikası, Şişli'de bulunan Özel Evrim Okulları önünde basın açıklaması yaptı. Açıklamaya Sosyal İş, Eğitim Sen, Devrimci Turizm İş, Enerji Sen, Disk, Emek Partisi (EMEP) ve Türkiye İşçi Partisi (TİP) destek verdi. Basın açıklamasını Özel Sektör Öğretmenleri Sendikası İstanbul Temsilcilerinden Tahsin Yüce Mert okudu.

"UNUTMAYACAĞIZ, UNUTTURMAYACAĞIZ"

Özel Sektör Öğretmenleri Sendikası olarak kurumla görüştüklerini anlatan Örgütlenme Sekreteri Ozan Fındık, "İşten çıkarılan öğretmenlerimizin sendika olarak hakkını aramamıza şaşırdılar. Şaşıracaklar da. Bizler tam da bunun için mücadele ediyoruz. İşten çıkarılan Eren hocamız bebeği olacak. Şimdi işten çıkarılmanın burukluğu içinde. Ülküm hocamız ise öğrencilerini mezun edecekti. 120 yıllık bir okulun öğretmenlerine nasıl kıydığını unutmayacağız, unutturmayacağız" dedi.

"ASIL SEBEP SENDİKAL FAALİYETLER"

İki sendika yöneticisinin işten çıkarılması için okul yönetiminin somut bir neden göstermediğine dikkat çeken Tahsin Yüce Mert ise "İşten çıkarılmanın asıl gerekçesi  arkadaşlarımızın sendikal kimliği ve okulda sürdürülen düşük ücret politikasını kabullenemeyen tutumlarıdır. Özel Evrim Okulları Yönetimi asıl gerekçeyi öne sürmemiş ve kendilerine özellikle velilerden gelen merak içeren soruları 'motivasyon ve güven' gibi kendileri dışında kimsenin inanmayacağı nedenlere dayandırmak istemiştir" dedi.

Sendika Genel Başkanı'nın bu kurumda 7 senedir, MYK Üyesinin ise 15 senedir çalıştığına değinen Mert, "Okul yönetiminin bahaneleri çürüktür, zayıftır. İki arkadaşımız da Sendika kurulduğu günden bu yana gerek okul dışında gerek okul içinde sendikal kimliği açık olarak taşımakta, kamuoyunun önüne sendikal kimlikleri ile çıkmaktadırlar. Şimdiye kadar haklarında herhangi bir şikayet bulunmayan, tutanak tutulmayan arkadaşlarımızın işten çıkarılma gerekçesi sendikal faaliyetlerdir. Özünde sendikal çalışmamızı ve özel öğretim kurumlarındaki örgütlü mücadelemizi hedef alan bu saldırıyı birlikte göğüslemek ve püskürtmek için tüm üyelerimize ve dostlarımıza Sendikamız etrafında kenetlendiğimizi belirtmek için toplandık" ifadelerini kullandı.

"ÖĞRETMENLERİN TALEPLERİ TEPKİ İLE KARŞILANDI"

Öğretmen maaşlarının yetersizliği üzerine Özel Evrim Okulları Yönetiminin hiçbir adım atmadığına vurgu yapan Mert, "Kendi deyimleri ile -Evrim Anonim Şirketinin- öğretmen maaş politikası gittikçe düşmüş ve bu süreç son bir kaç senedir, ülkedeki ekonomik gelişmelerden bağımsızca bilinçli bir şekilde sürdürülmüştür. Özel Evrim Okulları Yönetiminin gider kalemleri arasında yer alan çalışan ücretini zayıflatması bilinçli bir politikadır" şeklinde konuştu.

Öğretmenlik mesleğinin değer kaybettiğine dikkat çeken Mert, "Öğretmenler pandemi döneminde kısa çalışma ödeneği uygulaması üzerinden çalıştırıldı. Tam zamanlı çalıştırılan öğretmenlerin sigorta prim hakkı fırsatçı ve yasa dışı bir yaklaşım sonucu gasp edildi. Öğretmenlerin içinde bulundukları ekonomik zorluk nedeni ile maaşların yükseltilmesi isteği dikkate alınmadı. Bu istemler kişi kişi ya da son süreçte zümre başkanları aracılığı ile yapıldı. Kimi zaman göstermelik küçük zamlar yapıldı" dedi. Şubat ayında asgari ücretin 8 bin 500 TL olması ardından kurumda çalışan öğretmenlerin aldıkları ücretin asgari ücretin altında ya da biraz üzerinde olduğunu anlatan Mert, "Öğretmenler demokratik bir ilişkiyi geliştirmek, talep etme hakkını modern bir zemine oturtmak, ciddiyeti kavranmayan ve çözüm odaklı yaklaşılmayan ekonomik sıkıntılarını daha iyi anlatabilmek için hazırladıkları bir metni, Okul Yönetimine mail yolu ile gönderdiler. Altında 30 civarı öğretmenin ismi olan bu metni Okul Yönetimi tepki ile karşıladı. Metinde öğretmenler arası maaş farkını gerçekçi bir çözüm ile az maaş alandan biraz daha fazla maaş alana doğru aşağıdan yukarıya dengeleyecek oranlar önerildi. 2023-24 yılı yeni eğitim öğretim çalışma dönemi maaşı da 19 bin TL talep edildi. Açlık sınırının 10 bin TL, yoksulluk sınırının 34 bin TL olduğu koşullarda öğretmenlerin talebi gayet makuldü" ifadelerini kullandı.

"ÖĞRETMENLERİ İŞTEN ÇIKARMAKLA TEHDİT ETTİLER"

Okul yönetiminin  elliye yakın çalışanı tehdit ettiğinden bahseden Mert, "Öğretmenlere parmak sallayarak, onları işten çıkarmak ile tehdit etmiştir. Kendisine 'sadık' çalışanlar isteyen Kurucu Temsilcisi açıkça 'tazminat ödemekten kaçınmayacaklarını' da ifade etmiştir. Bu tutum tipik bir patron davranışıdır. Demokratik, çağdaş, laik bir ortam ve kültürü var ettiğini düşünen Evrim Okulları Yönetimi, en ufak bir demokratik talebe dahi tahammül etmemiştir. Yönetim büyük bir yanılgı içindedir çünkü bu demokratik ortamı da var eden, yine Okulun öğretmenleridir. Evrim Okulları, bu öğretmenleri gün geçtikçe kaybetmektedir. Bir çok öğretmen keyfi kararlar gereği işten çıkarıldı ya da öğretmenler koşulları kabul etmeyerek iş yeri değişikliğini tercih etti. Evrim Okulları Yönetiminin tercih ettiği yöntem, iş barışından ve etiğinden uzaktır. Okulun yöntemi, dedikodu kültürüne yaslanmaktadır. Bu yöntem, öğretmenleri işsiz kalma endişesi ile düşük ücretlere mecbur bırakarak sömürü düzenini hakim kılan bir yöntemdir" şeklinde konuştu.

"SENDİKAL FAALİYET YOK SAYILIYOR"

Sendikanın bu işten çıkarılmaları öğretmen emeğine saldırı olarak değerlendirdiğinin üzerinde duran Mert, "İşten çıkarılma haberinin hemen ardından, öğrenci velileri sendikal mücadelemize ve öğretmen arkadaşlarımıza sahip çıkarak bir heyet aracılığı ile kurumla görüşme sağlamıştır. Velilerin yapılan bu yanlıştan dönülmesine dair Kuruma yaptıkları uyarıları e-postalar üzerinden devam etmektedir. Bunun yanı sıra, avukatlarımızdan ve Merkez Yürütme Kurulu üyelerimizden oluşan bir heyet de Okul Yönetimi ile ayrı bir görüşme gerçekleştirerek bu tavrın sendikal mücadeleyi hedef aldığını belirtmiş ve Sendikamızın bu tavra karşı kayıtsız kalmayacağı bilgisi, kurum yetkilileriyle paylaşılmıştır" dedi. Sendika Genel Başkanının işten çıkarılmasının sendikal faaliyeti yok saymak anlamına geldiğini söyleyen Mert, "Yapılan görüşmeler sonrasında, yapılan yanlıştan dönülmesi için 9 Mayıs Salı gününe kadar Okul Yönetimine süre tanınmıştır fakat kendileri bu süre içinde geri adım atmamıştır" şeklinde konuştu.

"SENDİKAMIZIN İRADESİ ÇIĞ GİBİ BÜYÜYECEK"

Özelleştirme politikalarının eğitimde de kendini göstermeye başlamasıyla beraber eğitim-öğretim sürecinde özel öğretim kurumlarının sayısının günden güne arttığına dikkat çeken Mert, "2000’lerin başında özel öğretim kurumlarının tüm eğitim kurumlarına oranı %5 düzeyindeyken bugün bu oran %25’e yaklaşmıştır. Sendikamız; yalnız bırakılmış, saygınlığı sözde kalmış, yoksullukla yüzleştirilmiş yüz binlerce öğretmeni bir araya getirmek için yola çıktı. İlgili Bakanlığın üç maymunu oynadığı bir ortamda Sendikamız, bizzat denetleme görevini üstlendi" dedi.

Güvencesizliğin son bulması, eşit işe eşit ücret ve eşit özlük hakları taleplerinin karşılanması için mücadele edeceklerini söyleyen Mert, "Bu talepleri, kurulduğumuz günden bu yana ülkenin gündemi haline getirdik. Mesleğe göre düzenlenecek torba olmayan bir iş kolunda, 10.000 üyemizle yetkili sendika olma gücüne çoktan eriştik. Yürüdüğümüz yolu; bürokratik bir yönetim ile değil, aramızdan seçtiğimiz öğretmen arkadaşlarımızla sorumluluklar yüklenerek yürüyoruz. Bu 10.000 öğretmenin iradesi, önümüzdeki dönemde de çığ gibi büyümeye devam edecektir. Özel Evrim Okulları patronu da dahil bundan kimsenin şüphesi olmasın. Geleceğimiz, patronların iki dudağı arasında değildir; bunu ispatlamak, Sendikamızın temel mücadele başlığıdır. Sendikamız, özel sektör öğretmenlerinin mücadelesinin kazanımlara ulaşması yolunda her türlü bedeli ödemeye hazırdır" dedi.

Özel Sektör Öğretmenleri Sendikası: İnsanca yaşanacak bir ücret istiyoruz