12 Mayıs 2023 04:35

Kamu işçileri: Artık kazanım dediğimiz kayıp vermeme noktası

2023 Yılı Kamu Toplu İş Sözleşmeleri Çerçeve Protokolünü değerlendiren Harb-İş üyesi işçiler, özellikle son birkaç sözleşmenin kayıplarını karşılamadığını söylüyor.

Fotoğraf: AA

Paylaş

Aliye CEYLAN
Eda AKTAŞ
İzmir

Kamuda kara yolları, demir yolları, il özel idareleri, şeker fabrikaları, elektrik üretim santralleri, kömür işletmeleri, bakanlıklar, üniversiteler ve hastaneler gibi birçok iş kolunda çalışan 700 binden fazla işçiyi ilgilendiren 2023 Yılı Kamu Toplu İş Sözleşmeleri Çerçeve Protokolünde anlaşma sağlandı. Protokole göre en düşük brüt kamu işçisi ücreti önce 15 bin liraya çekildi, sonrasında tüm ücretlere yüzde 45 zam yapıldı. İzmir’de görüştüğümüz kamu işçilerinden özellikle kısa bir süre önce taşerondan kadroya geçen ve açlık sınırında ücretlerle çalışanlar protokolü iyi bulurken, uzun yıllardır kamuda çalışan işçiler ise Türk-İş’in açıkladığı 33 bin 15 liralık yoksulluk sınırını hatırlatıyor. Harb-İş üyesi işçiler özellikle son birkaç sözleşmenin kayıplarını karşılamadığını söylüyor.

Milli Savunma Bakanlığına (MSB) bağlı tersanede çalışan T. Harb-İş üyesi bir işçi, “Bu süreçte biz iki defa Karşıyaka’da eylem yaptık. Yüzde 80 civarı zam beklerken taslakta yüzde 45 artı yüzde 15 refah payı istediler. Ondan da sadece yüzde 45 alındı ve yüzde 27’lik vergi dilimine gireceğimizden dolayı eridi gitti. Bizim taleplerimiz karşılanmadı” dedi.

"BU AY KURTARSA GELECEK AY KURTARMAYACAK"

MSB’nin tersanesinde çalışan bir başka işçi de “Açıkçası bizim beklentimizi karşılamadı. Biz geçen yıl mart ayından bu mart ayına kadar geçen süreçte enflasyon farklarıyla beraber yaklaşık yüzde 80 zam aldık. Geçen seneden beridir yüzde 80 zam almamıza rağmen yoksulluk sınırının altındayız. Şimdi alınan yüzde 45’te kaldı. Eylülde de yüzde 15 alındığında toplamda yüzde 60 alacağız. Bu ay bizi kurtarsa da bir dahaki ay kurtaramayacağı ortada” diye konuştu.

Net ücretlerinin asgari ücretin 1.7’si kadar bile etmediğini dile getiren işçi, “Temmuzda asgari ücrete zam gelirse 1.5 katlarına kadar düşeceğiz. Ayrıca her şeye zam geliyor, geçinmek daha da zorlaşıyor” dedi.

"EN AZ YÜZDE 70 DEMİŞTİK"

Sivil tersanelerde çalışan işçilerden daha iyi ücret aldıklarını anlatan bir işçi de “Biz Anadolu gemisinin, jetlerin, Altay tanklarının bakımlarını yapıyoruz. Bakımlarını yaptığımız parçalar çok pahalı ve savunma sanayisinde çalıştığımız için sorumluluğumuz çok yüksek” dedi.

Sözleşme sürecinde sendikacıların refah payını sendika seçimlerinde propaganda malzemesi haline getirdiklerini anlatan işçi, “Tabanda en az yüzde 70 gibi bir zam ihtiyacı çıkmıştı. Türk-İş Başkanı çıkıp istediğimiz zam alınmış gibi açıklama yapıyor. Açıkçası o konuda da kandırıldık. Şimdi bizim toplu sözleşme görüşmelerimiz de devam ediyor TÜHİS ile. Burada ayrıca kazanımlar alınacağını söylüyorlar ama bunların nasıl olacağını bilmiyoruz” diye konuştu.

Kamu işçisinin ücretinin yıllar içinde eridiğini, uzun bir süreçte kayıplarının arttığını dile getiren işçi, “Bir noktadan sonra yeni kazanımlar bir yana elimizdekini kaybetmemek kazanım olarak gösterilmeye çalışıldı. Savunma sanayiden nemalananlar varken işçilerden kimse bahsetmiyor” dedi.

"YILLARDIR AÇLIK SINIRINDA ÜCRETLERLE ÇALIŞTIK"

Özellikle 696 sayılı KHK ile taşerondan kadroya geçen işçilerin ücretlerinin çok düşük olduğunu ifade eden bir sağlık işçisi, “Konfederasyonlar 15 bini ortaya attığında bu rakam işçiye uçuk geldi, çünkü biz yıllardır neredeyse açlık sınırında çalıştık. Ben 11 bin lira maaş alıyordum. Böyle olunca şimdi hiç olmayacak bir şey başarılmış gibi bir hava oluştu. Bizim iş kolunda işçilerin birçoğu memnun gibi görünüyor” ifadelerini kullandı.

Vergi kesintilerinin ciddi bir sorun olduğunu dile getiren sağlık işçisi bir kadın da “Şu an açıklanan rakam yüzde 20’lik dilimde 2 bin, 2 bin 500 liralık kesintiye yol açıyor. Bizim ücretlerimiz brüt üzerinden açıklanıyor, 15 bin brüt olan. 2 ay sonra yüzde 27’lik vergi dilimi gireceğiz. O zaman ücretler daha da düşecek. Yani bir taraftan veriyorlar diğer taraftan geri alıyorlar. Ayrıca protokolde taşerondan geçen işçilerin tayin, becayiş haklarıyla ilgili açıklama yok” dedi.

"ENFLASYON DÜŞMEZSE NE OLACAK?"

Bir başka işçi de “Sonraki aylarda enflasyonun yükselişi bu şekilde devam ederse bu ücretler yine çok altta kalacak. Ekonomik sorunlardan dolayı işçi şu an ücrete yönelmiş durumda olduğu için bu durum şu anlık sözleşmeye imza atanları kurtardı. Sürekli sefalet ücretinde çalışan işçileriz. 10 bin lira ile kirasını ödeyemeyen, çocuğuna istediğini alamayan, ek iş yapmak zorunda kalan işçileriz. Şu an yapılan zam işçi için gibi ama bir iki ay içinde yine yetmeyecek” dedi.

Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığına bağlı çalışan işçilerin ise yetkili sendika Öz Sağlık-İş’in imzaladığı sözleşmeden dolayı kamu çerçeve farklarından kasım ayına kadar faydalanamayacağını da sözlerine ekleyen sağlık işçisi, “Orada çalışan arkadaşların durumu daha kötü. Asgari ücretle çalışıyorlar. O işçi arkadaşlarımız için de ek protokol yapılmalıdır. Tüm işçiler geçinebilecek bir ücretle çalışmalıdır” diye konuştu.

EN DÜŞÜK KAMU İŞÇİSİ ÜCRETİ NE OLDU?

2023 Yılı Kamu Toplu İş Sözleşmeleri Çerçeve Protokolü anlaşması önceki gün AKP Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Vedat Bilgin, Türk-İş Başkanı Ergün Atalay ve Hak-İş Başkanı Mahmut Arslan’ın yaptığı basın toplantısıyla duyuruldu.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan hem toplantıda yaptığı açıklamada hem de daha sonra sosyal medya hesaplarından paylaştığı grafiklerde kamu işçilerinin ücretlerine yüzde 45 zam yapıldığını, böylece en düşük kamu işçisi ücretinin brüt 15 bin lira olduğunu ilan etti.

Ancak protokol maddelerinde ise en düşük brüt çıplak ücretlerin 15 bin liraya çekildiği, ardından ilk 6 ay için tüm ücretlere yüzde 45 zam yapıldığı yer aldı. Buna göre zamlı haliyle kamuda en düşük brüt çıplak ücret 21 bin 750 lira oldu.

Protokole göre ikinci 6 ay yüzde 15, üçüncü ve dördüncü 6 aylarda ise yüzde 10 zam yapılacak.

ÖNCEKİ HABER

Bir bloku yıkılan İskenderun Devlet Hastanesi için güçlendirme çağrısı

SONRAKİ HABER

Boğaziçi direnişinin 858’inci gününde akademisyenler arkalarını 584’üncü kez rektörlük binasına döndü

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa