13 Mayıs 2023 04:45

Soma’nın üzerinden 9 yıl geçti: İşçiler mezarda suçlular dışarıda

Soma Katliamı’nın üzerinden 9 yıl geçti. 301 işçinin ölümünden sorumlu olan tutuklu hiçbir sanık kalmazken, davanın avukatlarından ÇHD Genel Başkanı Selçuk Kozağaçlı ve Can Atalay ise tutuklu.

13 Mayıs 2014'te Soma'daki katliamda 301 madenci hayatını kaybetmişti.
Fotoğraf: Emin Mengüarslan/AA

Paylaş

Manisa’nın Soma ilçesinde 301 maden işçinin yaşamını yitirdiği katliamın üzerinden 9 yıl geçti. Yıllarca madenci ailelerinin ve avukatların yürüttüğü Soma davasında 301 işçinin ölümünden sorumlu olan tutuklu hiçbir sanık kalmazken davanın avukatlarından ÇHD Genel Başkanı Selçuk Kozağaçlı ve Can Atalay ise çeşitli gerekçelerle tutuklu.

13 Mayıs 2014 günü Manisa’nın Soma ilçesinde meydana gelen, cumhuriyet tarihinin en büyük iş cinayeti olarak kayıtlara geçen katliamda 301 işçi yaşamını yitirmişti. Soma Katliamı, siyasetle sermaye arasındaki rant ilişkisini ve sendikal bürokrasinin rolünü tüm çıplaklığı ile gözler önüne sermişti.

Yörede tarımın bitirilmesi ile madenlere mahkum edilen emekçilerin, madende çalışabilmek için önce AKP’ye üye olmalarının şart koşulduğu ortaya çıkmıştı. İşçiler mesai saatlerinde iş yerinden çıkarılıp AKP’nin Manisa’daki mitinglerine götürülmüşlerdi. Bunun karşılığında şirket yeni ihaleler almıştı.

HADİ HADİ DÜZENİ

Soma kömürlerinde işe alımların tarımdaki gibi “dayıbaşı”lar, yani taşeronlar eliyle yapıldığı, kendileri de madende çalışıyor görünen bu “dayıbaşı”ların çıkan kömür miktarı üzerinden prim aldığı, işçiler üzerindeki “Hadi hadi” şeklindeki üretim baskısının bunlar eliyle yapıldığı da öğrenilmişti.

Bir başka çıkar grubunu da zamanında binasını işçilerin kendi elleriyle yaptığı Maden-İş Sendikası yöneticileri oluşturuyordu. Patron eliyle örgütlenip, işçilerin şikayetlerine kulak tıkayan sendikacılar, her seçimde işçilerin ellerine zarf tutuşturup istedikleri yöneticileri seçtiriyorlardı.

Katliamın kamu ayağındaki sorumluları ise hiç yargılanmadı. Devlet bürokrasisi ve hükümet içindeki sorumluların mahkeme hatta Danıştay kararlarına rağmen yargı önüne çıkmaları amirleri tarafından engellendi. Hesap vermediler.

Soma davası, üyeleri değiştirilen Yargıtayın düşük cezaları onamasından sonra Anayasa Mahkemesine taşındı. Öte yandan Soma Katliamı davasının avukatlarından Selçuk Kozağaçlı hâlâ tutukluyken, geçen sene Gezi davasında verilen skandal kararla davanın avukatlardan Can Atalay da tutuklandı. Soma Katliamı’nın sorumlularına verilen cezalar ödül niteliğini taşırken avukatlara verilen hapis cezalarına da tepkiler sürüyor.

AİLELERİN ACISI DİNMEDİ

Ölen Madenci Ali Kavas’ın eşi Gülten Kavas, çocuklarıyla hayata tutunmaya çalıştığını söyledi. AA’ya konuşan Kavas, “9 senemiz bitti, acımız aynı acı. Ben o günün gelmesini istemiyorum. O gün geldiği zaman yüreğim yanıyor, aynı acıyı tekrar yaşıyorum. Unutmadım, unutmak da istemiyorum. Bizim yaşadığımız acıyı başkaları yaşamasın, bizim çocuklarımızın yaşadığı babasızlığı başka çocuklar yaşamasın. Benim iki çocuğum var, bizim evimizde ‘baba’ kelimesi geçmez. Hâlâ çocuklarım da aynı acıyı yaşıyor. Birbirimize hissettirmemeye de çalışıyoruz ama ne kadar iyi annelik de yapsam babanın yerini tutmuyor” dedi.

Eşi Ali Kavas ile olay gününün sabahı işe giderken kapıdaki vedalaşmalarını unutmadıklarını dile getiren Kavas, sözlerini şöyle sürdürdü: “O güne kadar çocuklarımın erken kalkıp bizimle birlikte kahvaltı yapma alışkanlıkları yoktu. 10 sene babaları yer altında başka madenlerde çalıştı, çocuklarımın kalkıp birlikte kahvaltı yaptıklarını bilmem ama o pazartesi sabah oğlum saat 05.00’te uyandı ve babasıyla kahvaltı yaptı. Kızım uyandı ve kapıdan o uğurladı. Uğurlarken kızım, babasına son kez bir bardak su verdi kapıda. O son anımızı unutamıyorum. İçim yanıyor, buz gibi su da dökseler, geçmez. Her bayram geldiğinde herkes babasıyla bayramlaşırken biz mezar başına gidiyoruz. Çocuklarım mezar taşını öpüyor.”

"301 MADENCİ UNUTULMASIN"

Katliamda oğlu Uğur Çolak’ı yitiren Soma 301 Madenciler Derneği Başkanı İsmail Çolak da “Acılarımız ilk günkü gibi tazeliğini koruyor. Kolay değil biz aileler olarak zor şeyler yaşadık. Yıl dönümü yaklaşınca acılarımız katlanıyor” diye konuştu.

Soma 301 Madenciler Derneği çatısı altında sadece oğlu Uğur Çolak için değil, evladı olarak gördüğü tüm madencilerin unutulmaması için mücadele verdiğine dikkat çeken Çolak, “Biz burada hayatını kaybeden 301 madencimizin bir tek tırnağını geri getiremeyeceğimizi biliyoruz. Biz sadece Uğur Çolak için değil, 301 madencinin unutulmaması ve onların hakkının korunması için mücadele veriyoruz” dedi. (İŞÇİ SENDİKA SERVİSİ)

ÖNCEKİ HABER

TRT personeline kaygılandıran yasak: Seçim yayınını başkaları yapacak

SONRAKİ HABER

Akgedik TOKİ’de 4 yıldır evlerini bekleyen yurttaşlar: Yüksek taksitler bizi zorluyor

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa