Sağlık emekçileri ücretlerine ek zam talep ediyor
“Memur olduğumuz için inanılmaz paralar kazandığımız söyleniyor ama ben ve eşim ikimiz de memuruz, bizim ikimizin maaşı yoksulluk sınırının ucundan geçiyor."
Fotoğraf: Eda Aktaş/Evrensel
Eda AKTAŞ
Emirhan DURMAZ
İzmir
Türkiye İstatistik Kurumuna (TÜİK) göre yıllık enflasyon yüzde 43. ENAG ise aynı veriyi yüzde 105 olarak açıkladı. Artan enflasyon ve alım gücünün düşmesi nedeniyle geçinmekte zorlandıklarını ifade eden sağlık emekçileri ise ek zam istiyor. Ocak ayında memur maaşlarına yapılan yüzde 30’luk zammın ellerine geçmeden eridiğini belirten İzmir’deki sağlık emekçileri, net ücretlere yansıyacak şekilde ek zam talep ediyor.
“TALEBİMİZ EŞİT İŞE EŞİT ÜCRET”
Buca Seyfi Demirsoy Hastanesinde sağlık personeli olarak çalışan Ertuğrul Yılbaş, “11 bin 700 lira ücret alıyoruz, asgari ücret ise 8 bin 500 lira. Bizim alımımızı bölerek yapıyorlar ve maaş farkı ortaya çıkarıyor. 2-3 yıllık arkadaşlar 16 bin lira alırken, lisans mezunu olanlar ise 11 bin lira alıyor. Aralarında bir uçurum var. Talebimiz eşit işe eşit ücret” dedi.
Meslek tanımına uygun alanda çalışmadığını belirten Yılbaş, “Sağlık ve idari mali işler bölümünde çalışmam gerekiyorken görev tanımım dışında bir birimde çalışıyorum. Biz bu sorunun da çözülmesini istiyoruz” diye ekledi.
“ŞİDDETE MARUZ KALMAK İSTEMİYORUZ”
SES İşyeri Temsilcisi Osman Kuzucu da yedi yıldır hemşire olarak çalıştığını ancak aldığı ücretle geçinemediğini söyledi. Yoğum bakım hemşiresi olan Kuzucu, en çok acil ve yoğum bakımlarda yaşanan şiddet olaylarının kendilerini yıprattığını dile getirdi.
“Maddi yönünden öte önce manevi yönden huzur istiyoruz. Dövülmediğimiz, şiddete maruz kalmadığımız çalışma ortamı istiyoruz. Doktorlar yurtdışına sadece maddi yönden değil şiddette maruz kalmak istemediği için gidiyor. Artık biz haklarımızı almak istiyoruz” diyen Kuzucu, sağlık emekçilerinin sorunlarını anlattı.
Fotoğraf: Eda Aktaş/Evrensel
“GEÇİMİ DEĞİL HASTALARIMI DÜŞÜNMEK İSTİYORUM”
Kuzucu, “Memur olduğumuz için inanılmaz paralar kazandığımız söyleniyor ama ben ve eşim ikimizde memuruz, bizim ikimizin maaşı yoksulluk sınırının ucundan geçiyor. Çocuk sahibi olmak istiyorum ama zor bir durumdayken çocuğa nasıl bakacağımızı düşünüyorum. Ben hastamı düşünmek zorundayım ama diğer yandan nasıl geçineceğimi düşünmek, yarın gelecek haczi düşünmek, banka kredisini ve ev kiramı da düşünmek zorundayım. Bunlar varken hastama yüzde 100 sağlıklı hizmet veremiyorum. Refah seviyesine ulaştığımız bir maddi güce sahip olduğumuzda, diğer sosyal haklarımız verildiğinde bizler daha faklı şekilde hastamıza hizmet sunmuş olacağız, mutlu şekilde çalışıyor olacağız” diyerek, ek zaman taleplerini yineledi.
“FAZLA NÖBETLERLE GEÇİNİYORUZ”
Hemşire Nuran Bulut ise, “Uzun saatler mesai yapmak zorunda kalıyoruz. Bunun nedeni ise ekonomik sıkıntı. Net maaşlarımız düşün olduğu için daha fazla sayıda nöbet tutarak gelirimizi arttırmaya çalışıyoruz” dedi.”
Sabit maaşlarına ek zam istediklerini ifade eden Bulut, “Uzun mesai saatlerinde çalışmak yorucu ve yıpratıcı. Düzgünce dinlenmediğimiz için bizler açısından bu durum sağlıklı bir çalışma ortamı olmuyor. Ayrıca yeni yapılan binamızda çalışanların düzgünce bileceği alanlar yok, bunlar düşünülmeden bina tasarlanmış. Sadece ekonomik nedenler değil ayrıca çalışan sayısının azlığından kaynaklı da zorunlu olarak uzun saatler çalışıyoruz. Bizler net maaşlarımıza zam ve personel alımının yapılmasını istiyoruz” diye ekledi.
Rüzgâra karşı
Sermayeye ‘Çayırhan’ mezadı: Stratejik kurumları üç kuruşa satıyorlar
Tek adam yönetiminin ülkeyi nereye getirdiğinin bir haftaya sığan fotoğrafıdır!
‘America’ mı, ‘Amerika’ mı?
Yargılama sürelerini kısaltmak iktidarın görevi
150. Yazı - Üçüncü Mektup
